D.
HAYATIN
RENKLERİNİN DÜŞMANLARI
Allah'ın bu ve benzeri
ayetlerine aykırı hareket edilmesi yüzünden dinimiz çok büyük zarar görmüştür.
Örneğin müzik hakkında tüm bu
kısıtlamalar olmasaydı, İslam aleminden, Bach gibi, Beethoven gibi birçok
dehaların çıkmaması için hiçbir sebep yoktu. İslam aleminde çıkan
müzik dehalarını Hıristiyan dünyayla objektif bir şekilde kıyaslarsak bu
alandaki geri kalmışlığımızı da üzülerek fark edebiliriz.
Hıristiyan uydurmacılığı
daha ziyade Peygamberleri'ni ilahlaştırarak iş görürken, bizim uydurmacılarımız
ise dine ilavelerle dini yozlaştırarak, hayatı renksizleştirerek iş gördüler.
Müzik sayesinde birçok dini mesaj
verilip, insanların bilinçaltına birçok gerçek çakılabilirdi.
Bizdeki kısıtlı dini müzik eserlerine
karşı Hıristiyanların sayısız üretimini ve bunu dini anlatmada nasıl olumlu
bir şekilde kullandıklarını görürsek müzik yasağının dinimize verdiği zararı
anlarız.
Aynı şekilde heykel ve sanatın diğer bir
çok öğesinin yasaklanmaması, Hıristiyanların bu unsurları da kullanıp daha güzel,
daha medeni, daha estetik bir yaşam tarzı oluşturmalarını sağlamıştır.
Birçok insan Hıristiyan uydurmacılığının
inanç alanına soktukları saçma izahlara rağmen, sırf bu daha medeni, renkli yaşam
stilinin etkisiyle Hıristiyan olabilmiştir.
Oysa inanç alanını uydurmacılıktan daha
sağlam bir şekilde korumasına rağmen, uygulama alanında kapılarını ardına
kadar uydurmalara açan dinimizin mezhepleriyse daha mantıklı inanç izahlarına
rağmen renksiz, içinden çıkılmaz hayat görüşleriyle birçok insanı dinimizden
kaçırmışlardır.
Kuran'ın diniyle uydurma dinin farkını
bilmeyen yığınlarsa, renksiz çöl bedeviliğini İslam sanan bu kafanın sunduğu
dini, din sanıp, ondan uzaklaşmışlardır.
Hıristiyanlar nasıl Hz.
İsa'yı ilahlaştıran izahları dinlerinden atıp Allah'ın indirdiği dinlerine
kavuşmak zorundaysalar, biz de dinimize yapılan bu ilavelerden dinimizi kurtararak
mezheplerin, geleneklerin , uydurmaların İslam'ından Kuran'ın İslam'ına dönmek
zorundayız.
E.
RESSAMLIK
PUTPERESTLİKTEN KÖTÜ MÜ?
Sanata din adına yapılan zulmü iyice görmek için şu uydurma
hadisleri inceleyelim:
Resim yapanlara
kıyamet günü muhakkak azap olunur. Bu kimselere, yaptığınız resimleri diriltin
denir.
Süneni
Îbni Mace h: 2151
Şu resimleri
yapanlar yok mu? İşte kıyamet günü bunlara haydi yaptığınız resimlere can
veriniz diye azap edilir.
Sahihi
Buhari 12/112
Kıyamet günü en şiddetli azaba uğrayacak olan
ressamlardır.
Îbn
Hacer El Heytemi, Îslam'da Helal ve Haramlar 2/92Buhari, Tesavir 89
Özellikle sonuncu hadise göre resim yapmak zinadan, adam öldürmekten,
hatta putperestlikten bile daha tehlikeli sayılabilir. Çünkü putperestlerin
veya katillerin değil, ressamların en büyük azaba çarptırılacağı,
Peygamberimiz'e iftira olarak uydurulan hadislerle geniş kitlelere
sunulmuştur.
Görüldüğü gibi Kuran dışında dini kaynak kabul etmemenin,
herhangi bir mezhebin bağlısı yerine sadece ve sadece Kuran'ın Müslüman’ı
olmanın önemi her delilde bir kez daha anlaşılmaktadır.
Ayrılığın iyi olduğunda ayrılığa düşmeyen hadisçiler, en çok
azabın kime yapılacağı konusunda da satrancı sevmeyen birinin şu uydurması
sayesinde ayrılmışlardır:
Kıyamette en acı azabı görecek insan satranç oynayan
kimsedir.
Büyük
günahlar/Hafız Zehebi Sf:96-97
Hafız Zehebi, İbni Abbas'ın, nasıl bir
yetimin satranç aletini yaktığını, satranç haram olmasa bu aleti yakmasının
mümkün olmayacağını anlatarak satranç konusundaki aydınlatıcı (!) bilgilerine
devam eder.
Dinimizin üzerindeki bu
mezheplerin örttüğü kara örtülerden dinimiz kurtulsun ki, insanları
karanlıklara boğan bu yapıların çöl bedevilerinin işi olduğunu, Kuran'ın
İslam'ında bu yasakların olmadığını herkes öğrensin
De
ki: Size ne oluyor ki Allah' ın size rızık olarak indirdiği şeylerden bir
kısmını haram, bir kısmını helal yapıyorsunuz. De ki: Allah mı size izin
verdi, yoksa Allah'a iftira mı ediyorsunuz?
10-
Yunus Suresi 59
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder