İŞTE ATATÜRK

İŞTE ATATÜRK
Allah Kuran’da: “Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır.” (17/İSRA/36) buyurmuştur. Atatürk de: “Türk Kuran'ın arkasında koşuyor; fakat onun ne dediğini anlamıyor, içinde neler var bilmiyor ve bilmeden tapınıyor. Benim maksadım; arkasında koştuğu kitapta neler olduğunu Türk anlasın” (Osman Ergin, Türk Maarif Tarihi 1-5, 1977 /A. Gürtaş, s. 41) demektedir.- "İŞTE ATATÜRK" PORTALINA GİRMEK İSTEDİĞİNİZDE YUKARIDAKİ RESMİ TIKLAYINIZ.

26 Temmuz 2020 Pazar

I. ALLAH’A SIĞINMAK

 

A.  ALLAH KÂFİ VE KARİB’TİR.

KÂFİ: Hem kendisine hem de yarattıklarına yeten. Kullarının her türlü istek ve ihtiyaçlarına, araya başkası girmeksizin cevap veren.

KARİB: Çok yakında olan. Kullarına şah damarından daha yakın olan. Yakarış ve çağrıları duymada hiçbir aracıya, alete gerek bırakmayan.  


B.                MÜMİNİN DUASI, ALLAH’IN İZNİYLE MÜMİNE ŞİFADIR.

Para karşılığı şifa dağıtan (!) Üfürükçü hocadan, şeyhten, şıhtan, hayır gelmez. Aldanmayalım, aldatmayalım!

“Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır.” (17. sure (İSRA) 36. Ayet)

"Sizden herhangi bir ücret istemeyenlere uyun. Onlardır doğruyu ve güzeli bulanlar.” (36. sure (YASİN) 21. Ayet) 

Yalnız ve ancak Allah’a kulluk edilir, yakarılır, tövbe ve bağışlanma dilenir

“Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz.” (1. sure (FÂTİHA) 5. ayet )

“Hiç kuşkusuz, mescitler / secdeler Allah içindir. O halde, Allah ile birlikte bir başkasına yakarmayın / Allah'ın yanında bir başkası için çağrıda bulunmayın.” (72. sure (CİN) 18. ayet )

 Hüküm yalnız Allah’ındır (28/70) ve O hükmüne kimseyi ortak etmez (18/26):

 Gerçek şu ki, insan için çalışıp didindiğinden başkası yoktur. Ve onun çalışıp didinmesi yakında görülecektir. Sonra karşılığı kendisine hiç eksiksiz verilecektir. (53. Sure (necm) 39 -41. Ayetler)


C.                DUA (ALLAH’I YARDIMA ÇAĞIRMAK / NİYAZ )

 

Müminler (İnananlar) için) sıhhat, selamet huzur bulmanın ve dertlerden, sıkıntıdan, vesveseden, her türlü şerlerden kurtulmanın Ruhsal Duygu yolu duadır:

 Rabbinize; boyun bükerek, gizlice / ürpererek yakarın. O, haddi aşanları / azmışları sevmez. Yeryüzünde, orası barışa kavuştuktan sonra bozgun çıkarmayın. Ürpererek ve ümit ederek dua edin O'na. Hiç kuşkusuz, Allah'ın rahmeti, Güzel düşünüp güzel iş yapanlara çok yakındır. (7. sure (A'RAF) 55-56. ayet )

 De ki: "Duanız / davetiniz yoksa Rabbim sizi ne yapsın? Yalanladınız; bu yüzden azap kaçınılmaz olacaktır." (25. sure (FURKÂN) 77. ayet)

 Rabbiniz buyurmuştur ki: Dua edin bana, cevap vereyim size! Kibre saparak bana ibadetten uzaklaşanlar, aşağılanmış bir halde cehenneme gireceklerdir. 40. sure (MÜ'MİN) 60. ayet)

 Kullarım sana benden sorarlarsa ben Karîb'im, gerçekten çok yakınım. Dua edenin çağrısına, bana çağırıp yakardığı anda cevap veririm. Hadi onlar da bana karşılık versinler, bana inansınlar ki doğruyu ve iyiyi bulabilsinler. (2. sure (BAKARA) 186. ayet)

 Ey iman sahipleri! Sabra ve namaza sarılarak yardım dileyin. Hiç kuşkunuz olmasın ki, Allah sabredenlerle beraberdir. (2. sure (BAKARA) 153. ayet )

 Sabra ve namaza sarılarak yardım dileyin. Hiç kuşkusuz bu, kalbi ürperti duyanlardan başkasına çok ağır gelir. O ürperti duyanlar, Rablerine kavuşacaklarını düşünürler ve bilirler ki onlar, mutlaka O'na döneceklerdir.( 2. sure (BAKARA) 45-46. ayet )

 Aklı ve gönlü işletenler o kişilerdir ki, ayakta, otururken, yan yatarken hep Allah'ı zikrederler; göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler: "Ey Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Şanın yücedir senin. Ateş azabından koru bizi." (3. sure (ÂLİ IMRÂN) 191. ayet )

 

D.               KUR’AN ŞİFA, RAHMET ve KILAVUZDUR

Kur'an, İnananlara Rahmet ve Şifadır:

  Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, gönüller derdine bir şifa, inananlara bir kılavuz ve bir rahmet geldi.” (10. sure (YÛNUS) 57. ayet)

 “Biz Kur'an'dan, inananlar için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Ama bu, zalimlerin yıkımını artırmaktan başka katkı sağlamıyor.” (17. sure (İSRÂ) 82. ayet)

Kur'an, İnsanların Kalp Gözlerini Açacak Işıklardan Oluşur:

 “Bu Kur'an, insanların kalp gözlerini açacak ışıklardan oluşur. Gereğince inanan bir toplum için de bir kılavuz ve bir rahmettir o.” (45. sure (CÂSİYE) 20. ayet)

Kur'an, Her Şeyi Açık Seçik Gösteren Bir Işıktır:

 “Ey insanlar! Size Rabbinizden apaçık, çok parlak ve güçlü bir kanıt gelmiştir. Biz size, her şeyi açık seçik gösteren bir ışık gönderdik.” (4. sure (NİSA) 174. ayet)

Kur’an, Allah'tan Gelen Gönül Gözleridir:

 “Gerçek şu ki, size Rabbinizden gönül gözleri gelmiştir. Kim görürse kendisi yararına, kim körlük ederse kendisi zararına... Ben sizin üzerinize bekçi değilim.” (6. sure (EN'ÂM) 104. ayet)

 

E.                DUA İLE ALLAH’A SIĞINMANIN YAPILIŞI

 

1.     ALLAH’A SIĞINMANIN SÖZLE İFADESİ

İstiâze, âlemlerin Rabbi olan Allah’a sığınmak;  besmele ise Allah’ın adı ile başlamaktır. 

 Söz / lafız olarak, “Euzü billahi mineş şeytanir racîm Kovulmuş, taşlanmış Şeytandan Allah'a Sığınırız diyerek Allah’a sığınılır…  Ve her duaya, her işe:

  “Bismillahirrahmanirrahîm” Rahman ve Rahim olan Allah'ın Adıyla diyerek başlanır.

Besmele (BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM) nin Türkçe anlamı:

 

 "RAHMAN ( Kendisine inanan ve inanmayan herkese dünya hayatında rahmet ve merhametinin tüm nimetlerini ayrım yapmadan sunan ) VE RAHİM (Sevgi, şefkat ve merhameti sınırsız olan, Dünya hayatını buyruklarına uygun biçimde yaşayanlara, ölüm sonrasında özel nimetler veren ) ALLAH'IN ADIYLA " manasındadır.

 

2.                KUR’AN’IN ÖĞRETTİĞİ DUALAR / KUR’AN AYETLERİ İLE ALLAH’A SIĞINMANIN YOLU VE REHBERİ

Kur'an, Okumaya Başlamadan Önce Allah’a Sığınılır:

 “Kur'an'ı okuduğun zaman, o kovulup taşlanmış şeytandan Allah'a sığın!” (16. sure (NAHL) 98. ayet)

 Euzü billahi mineş şeytanir racîm. Kovulmuş Şeytandan Allah'a Sığınırız.

 Bismillahirrahmanirrahîm. Rahman ve Rahim olan Allah'ın Adıyla

Şeytandan  (ki cinlerden ve insanlardan da olur o -114/6) bir dürtü, vesvese,  her türlü  şer, geldiğinde, kuşku ve kuruntuya  sıkıntıya soktuğunda da, her zaman  Allah’a sığınılır:

 “Eğer şeytandan gelen kötü bir dürtü seni dürtecek olursa hemen Allah'a sığın! Çünkü en iyi işiten O'dur, en iyi bilen O...” (41. Sure (FISSULET) 36.ayet)

 Ve de ki: 'Rabbim, şeytanların dürtüklemelerinden sana sığınırım!' 'Onların, başıma üşüşmelerinden de sana sığınırım Rabbim!' (23. Sure  (MÜMİNÜN)97-98. Ayetler)

Kur’an sure ve / veya ayetleri ile de Allah’a sığınılır:

 FATİHA SURESİ:

Rahman ve Rahîm Allah'ın adıyla... Hamd, âlemlerin Rabbi Allah'adır. Rahman'dır, Rahîm'dir O. Din gününün Mâlik'i, sultanıdır O... Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. Dosdoğru giden yola ilet bizi... Kendilerine nimet verdiklerinin, üzerlerine gazap dökülmemişlerin, karanlık ve şaşkınlığa saplanmamışların yoluna... (1. sure (FÂTİHA) 1-7. ayet )

 FELAK SURESİ:

De ki: "Yarılan karanlıktan çıkan sabahın Rabbine / yarılışlardan fışkıran oluşun Rabbine sığınırım! Yarattıklarının şerrinden, Çöktüğü zaman karanlığın / gelip çattığı zaman göz perdelenmesinin  /  tutulduğu zaman Ay'ın / battığı zaman Güneş'in / taştığı zaman şehvetin / soktuğu zaman yılanın / ümit kırdığı zaman musibetin şerrinden! Düğümlere üfleyip tüküren üfürükçülerin şerrinden! Kıskandığı zaman hasetçinin şerrinden…" (113. sure (FELAK) 1-5. ayet)

 NAS SURESİ:

De ki: "İnsanların Rabbine sığınırım! İnsanların yöneticisine, yönlendiricisine, İnsanların ilahına; Kıvrılıp kıvrılıp saklanan, sinip sinip gizlenen vesvesenin / o sinsi, o aldatıcı şeytanın şerrinden, İnsanların göğüslerine kuşkular, kuruntular sokar o; Cinlerden de insanlardan da olur o!" 114. sure (NÂS) 1-6. ayet )

 AYETLER:

 Onlardan kimi de şöyle yakarır: "Ey Rabb'imiz, bize dünyada da güzellik ver, âhırette de güzellik ver. Ve bizi ateş azabından koru." (2. sure (BAKARA) 201. ayet )

 Allah'tan başka ilâh yok. Hayy'dır O, sürekli diridir; Kayyûm'dur O, kudretin kaynağıdır. Ne gaflet yaklaşır O'na ne kendinden geçme ne de uyku. Göklerde ne var, yerde ne varsa yalnız O'nun dur. O'nun huzurunda, bizzat O'nun izni olmadıkça, kim şefaat edebilir! O, insanların önden gönderdiklerini de bilir, arkada bıraktıklarını da!... İnsanlar O'nun bilgisinden, bizzat kendisinin dilediği dışında, hiç bir şeyi kavrayıp kuşatamazlar. O'nun kürsüsü, gökleri ve yeri çepeçevre kuşatmıştır. Göklerin ve yerin korunması O'na hiç de zor gelmez. Aliy'dir O, yüceliği sınırsızdır; Azîm'dir O, büyüklüğü sınırsızdır. ( 2. sure (BAKARA) 255. ayet )

 Resul, Rabb'inden kendisine indirilene inanmıştır; müminler de. Hepsi; Allah'a, onun meleklerine, kitaplarına, resullerine inanmışlardır. Allah'ın resullerinden hiç birini ötekinden ayırmayız. Şöyle demişlerdir: "Dinledik, boyun eğdik. Affet bizi, ey Rabb'imiz. Dönüş yalnız sanadır." ( 2. sure (BAKARA) 285. ayet )

 Allah hiç bir benliğe, yaratılış kapasitesinin üstünde bir yük yüklemez / teklifte bulunmaz. Her benliğin yaptığı iyilik kendi lehine, işlediği kötülük kendi aleyhinedir /  kişinin hem kendisi hem başkaları için kazandığı onun lehine, yalnız kendi nefsi için kazandığı onun aleyhinedir / kişinin kendi emeği ile kazandığı lehine, başkalarının sırtından kazandığı aleyhinedir. "Ey Rabb'imiz! Unutur yahut hata edersek bizi hesaba çekme. Ey Rabb'imiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabb'imiz! Bize, güç yetiremeyeceğimiz şeyleri de yükleme. Affet bizi, bağışla bizi, acı bize. Sen bizim Mevlâ'mızsın. Küfre sapanlar topluluğuna karşı yardım et bize!" . ( 2. sure (BAKARA) 286. ayet )

  “O müminler ki, insanlar kendilerine, "Halk size karşı bir araya gelmiş, korkun onlardan!" dediklerinde, bu onların imanını artırdı da şöyle söylediler: "Allah bize yeter. Ne güzel Vekîl'dir O!" (3. Sure  (ALİ İMRAN) 173.ayet)

Kur’an’daki İstiâze (Allah’a sığınma) ayetleri ile örtüşen “Geleneksel Dualar” ile de Allah’a sığınılır:

 

Allah bize yeter. O ne güzel Mevla, ne güzel vekil, ne güzel yardım edendir.


Güç ve kudret sadece büyük ve yüce Allah’ın yardımı ile elde edilir.


 

Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru.


 

Ey Rabbimiz! Hesabın görüleceği gün beni, anamı, babamı ve bütün müminleri bağışla.

 

Kendinize özgü, kişisel duanız / dualarınız ile de Allah'a sığınılır:

Bu tür dua:

O andaki mevcut olan maddi ve manevi durumunuza uygun olarak;

İçinizden geldiği gibi, kendi ifadeniz olan söz ve kelimeler ile Türkçe, doğaçlama olarak;

Kendiniz, aileniz, sevdikleriniz ve müminler için şerlerden muhafaza etmesi ve hayırlar vermesi için Allah’a yapacağınız, niyazlar;   

Rahmet, merhamet ve nimet isteklerini içeren samimi yalvarış, yakarış, Allah’tan yardım istekleri;

Hidayet, mağfiret, selamet, sağlık, huzur, afiyet, nimet, iyilik ve güzellik,  vs. aklınıza gelen her ihtiyacınızı karşılayacak, her müşkülünüzü giderecek taleplerinizin, hakkınızda hayırlısıyla gerçekleşmesini Allah’tan dilemektir.

Örneğin:

“Ey Âlemlerin Rabbi olan, Rahman ve Rahim Allah’ım, yalnız sana ibadet / kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz. Dosdoğru yoluna ilet bizi. Her şey senin istemenle, dilemenle ve izninledir.

Sen bizim bu dünyada da ahirette de Rabbimizsin (Besleyip, terbiye edip eğiten. Yarattıklarını belirlediği bir programa uygun olarak, birtakım hedeflere götüren. Tekâmülü programlayıp yöneten.) Mevlamızsın, (Koruyup gözeten, destek neren, Sevdiklerinin her hal ve şartta yanında bulunan) Velimizsin. (Dost, yardımcı, destek veren. Kendisine inananların en güvenilir dost olarak yalnız kendisini kabul etmelerini isteyen) Bizi müslüman olarak yaşat, müslüman olarak canımızı al ve sevdiğin barışsever, sıddık, salih kullarının arasına kat.

Dertlilerimize deva, borçlularımıza eda, hastalarımıza da hayırlısıyla şifalar; aşsızlarımıza aş, işsizlerimize iş, evsizlerimize ev, eşsizlerimize müslüman bir eş nasip eyle hayırlısıyla…

Kazancımızı, rızkımızı helalinden bol ve bereketli eyle hayırlısıyla…

Ve hayırlısıyla , veremeyeceğimiz sınavlarla bizleri sınama Allah’ım.

Aklımıza gelen – gelmeyen, bilip – bilmediğimiz, maddi – manevi her türlü şerden, kötülükten, ,kazadan beladan, darda zorda sıkıntıda kalmaktan, üzüntüden, tasadan, acıdan, azaptan, cehennem ateşinden dünyada da ahirette de hakkımızda hayırlısı ile bizleri uzak eyle, emin eyle, güvende eyle.

Ve bizlere hakkımızda hayırlı olanın en hayırlısı ile dünyada da ahirette de iyilikler, güzellikler, hoşnutluklar, esenlikler, kurtuluşlar, bağışlanma ve gözaydınlıkları nasip eyle. ……………..

Estağfurullah, Estağfurullah, Estağfurullah, ………….

 Hamdolsun sana Âlemlerin Rabbi olan yüce Allah’ım.  Senden başka ilah yoktur. Sen Kafi (Hem kendisine hem de yarattıklarına yeten. Kullarının her türlü istek ve ihtiyaçlarına, araya başkası girmeksizin cevap veren. ) ve Karib’sin (Çok yakında olan. Kullarına şah damarından daha yakın olan.Yakarış ve çağrıları duymada hiçbir aracıya, alete gerek bırakmayan. )

 Allah’ım sen bize yetersin. Ne güzel Mevla’mızsın,  ne güzel Vekil’imizsin (Gücü ve yönetimi kullanan. Kendisine teslim olanlara vekâlet eden. Son söz ve yetkiyi elinde bulunduran. ) ne güzel yardım edenimizsin. Sen her şeye gücün yetensin. Dualarımızı kabul buyur ya Rabbilâlemin. Âmin.”

 

F.                 ANNE VE BABA DUASI, ALLAH'IN İZNİYLE ÇOCUKLARI İÇİN EN GÜVENİLİR SİGORTADIR.

Her şeyi işiten, gören, bilen, her şeye gücü yeten ve duaları kabul eden yüce Allah, hepimizin hayır dualarımızı, hakkımızda hayırlı olanların en hayırlısı ile kabul buyursun. İnşallah.

 

26 Temmuz 2020 / ANKARA

Selam…

 

 

T.C. / M. Kemal Adal 

 

adalkemal1@gmail.com

 

https://kemaladal.blogspot.com.tr/