İŞTE ATATÜRK

İŞTE ATATÜRK
Allah Kuran’da: “Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır.” (17/İSRA/36) buyurmuştur. Atatürk de: “Türk Kuran'ın arkasında koşuyor; fakat onun ne dediğini anlamıyor, içinde neler var bilmiyor ve bilmeden tapınıyor. Benim maksadım; arkasında koştuğu kitapta neler olduğunu Türk anlasın” (Osman Ergin, Türk Maarif Tarihi 1-5, 1977 /A. Gürtaş, s. 41) demektedir.- "İŞTE ATATÜRK" PORTALINA GİRMEK İSTEDİĞİNİZDE YUKARIDAKİ RESMİ TIKLAYINIZ.

7 Nisan 2021 Çarşamba

İSLAMIN RUHBAN SINIFI

  KONUK YAZAR

Örsan K. Öymen


Örsan K. Öymen


İslamın ruhban sınıfı

05 Nisan 2021 Pazartesi


“İslamda, Hıristiyanlıkta var olan ruhban sınıfı yoktur”   iddiası sık sık dile getirilse de bunun uygulamadaki gerçeklikte bir karşılığı yoktur. İslam dininin temel kitabı olan Kuran’da bir ruhban sınıfının olmadığı doğrudur. Ancak aynı durum Hıristiyanlık dininin temel kitabı olan İncil için de geçerlidir. İncil’de de bir ruhban sınıfı yoktur. Kendisini dinin temsilcisi veya Tanrı ile dünya arasındaki aracı olarak gören ruhban sınıfı, İncil ve Kuran gibi din kitaplarının yazılmasından sonra ortaya çıkmıştır.

İncil Hıristiyanlık dininin, Kuran da İslam dininin temelini ve özünü oluşturduğuna göre, Hıristiyanlıkta da İslamda da bir ruhban sınıfı yoktur. Ancak fiili uygulamada her iki din de kendi ruhban sınıfını yaratmıştır. Hıristiyanların çoğunlukta olduğu coğrafyada papa, patrik, kardinal, başpiskopos, piskopos, papaz, Müslümanların çoğunlukta olduğu coğrafyada da halife, şeyhülislam, ulema, imam, cemaat ve tarikat lideri, dinden türetilen ruhban sınıfını oluşturmaktadır.

Öte yanda, İncil’de ve Kuran’da mezhep ayrımı da yoktur. Hıristiyanlıkta Ortodoksluk, Katoliklik, Protestanlık gibi mezhepler İncil’den sonra, İslamda da Sünnilik, Şiilik, Alevilik gibi mezhepler Kuran’dan sonra ortaya çıkmıştır. İncil’de ve Kuran’da bu tür dinsel ayrımlar ve bölünmeler yoktur.

***

Mezhepsel ayrımlar da ruhban sınıflarının oluşması da bu dinlerin özüne ve temeline aykırı olduğu gibi, dünyada din adına ortaya çıkan çatışmaların, anlaşmazlıkların ve savaşların en büyük nedenlerinden birisidir. Dini kendi yorumuyla tekeli altına alan ruhban sınıfı, tarih boyunca, kendi din anlayışını ve mezhebini başkalarına dayatmaya çalışmıştır.

Bu sorun batı Avrupa’da 18. yüzyıldan itibaren laiklik ilkesinin yaygınlaşmasıyla birlikte çözüldü. Laiklik ilkesi ruhban sınıfının yetkilerini kısıtladı, insanların dindar olup olmamasını, dindar olacaklarsa, dini nasıl yorumlayıp uygulayacaklarını, bireylerin kendisine bıraktı. Laiklik ilkesiyle birlikte, dinin devlet, siyaset, hukuk ve eğitim alanlarına müdahale etmesi engellendi. Bu nedenle laiklikten en fazla rahatsızlık duyan kesim her zaman ruhban sınıfı olmuştur. Çünkü laiklik, ruhban sınıfının apoletlerini sökmüştür ve onun yetkilerini sınırlandırmıştır. Bilim, felsefe, sanat, demokrasi ve uygarlık yolunda ilerlemek ancak böyle olanaklı hale gelmiştir.

***

Türkiye’de laiklik ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk sayesinde yürürlüğe girmiştir ve bir anayasa maddesi haline gelmiştir. O zamandan beri, ruhban sınıfı ve onlarla birlikte hareket eden köktendinci siyasetçiler, laiklik ilkesini ortadan kaldırmak için büyük bir çaba sarf etmektedir. Çünkü laiklik ilkesiyle birlikte ruhban sınıfı, bir yandan yetkilerini, bir yandan da halkı din üzerinden kandırmak ve aldatmak olanağını kaybetmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’nde, bir aile devleti olan Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye’de var olan halifelik ve şeyhülislamlık makamları yoktur. Ancak kendisini halife ve şeyhülislam sanan siyasetçiler ve bürokratlar vardır. Ayrıca dini tarikatlar ve cemaatler de halen, ülkeyi bir kanser tümörü gibi yok edip tüketmektedir. Fethullah Gülen cemaati bunun sadece bir örneğidir. Atatürk’e, cumhuriyete, demokrasiye, laikliğe ve anayasaya düşman olan bu vatan hainleri, AKP iktidarında, ülkenin her tarafını kuşatmıştır.

***

Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığının en büyük güvencelerinden birisi olan Türk Silahlı Kuvvetleri bile bu vatan hainleri tarafından kısmen işgal edilmiştir. Laiklik ruhban sınıfının apoletlerini sökerken bazı askerler ve komutanlar, apoletlerini ruhban sınıfına teslim etmiştir!

Türk Silahlı Kuvvetleri, gaflet, dalalet ve hıyanet içinde olan bu odaklara gerekli tepkiyi vermediği, önlem almadığı ve kendisini korumadığı sürece, Türk milletinin değil, ruhban sınıfının silahlı kuvvetleri olacaktır.

Kurtuluş Savaşı’nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve aydınlanma devrimlerinin öncüsü olan Atatürk’e düşman olan herkes, Türkiye’nin de düşmanıdır!

https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/orsan-k-oymen/islamin-ruhban-sinifi-1825675


Selam…

 

T.C. / M. Kemal Adal 

adalkemal1@gmail.com 

https://kemaladal.blogspot.com.tr/

22 Mart 2021 Pazartesi

Hasenat Kuran Araştırma Sürüm 7.0



 Dünya'nın En Gelişmiş Kuranı Kerim Araştırma Programı


 



Özellikler

  • 24 adet Türkçe Meal.
  • 3 Türkçe Kuran tefsiri (F. Razi, Elmalılı, Diyanet).
  • 8 adet Arapça tefsir.
  • Kuranı Kerim kelime sözlüğü.
  • Osmanlıca sözlük.
  • Çok gelişmiş arama fonksiyonları.
  • Ön izleme penceresi.
  • Uygulama içinden word dosyası oluşturabilme.
  • Yapışkan notlar.
  • Favoriler.
  • Ayete dipnot koyabilme imkanı.
  • Çok gelişmiş Kuran fihristi.
  • Sözlüğe ve tefsire bookmark koyabilme imkanı.
  • Tefsir içinde arama.
  • Ayrı çalışmalar açıp kaydedebilme.
  • Daha birçok özellik.

Sistem Gereksinimleri

Desteklenen sistemler : Windows 10, Windows 8 ve 8.1, Windows 7, Vista ve Windows XP

  • 1 gb ram
  • Hasenat programı için 260 MB disk alanı
  • Hatim paketleri için - Opsiyonel (Eğer yüklerseniz 1 hatim paketi için asgari 400 mb disk alanı)
  • 1 ghz ya da üstü işlemci.
  • Rahat bir çalışma için 1024 X 768 ekran.

Programı Kaldırmak için :

Hasenat Kuran uygulamasını bilgisayarınızdan kaldırmak isterseniz, Kontrol panelinden, Program Ekle Kaldır'ı seçin daha sonra gelen pencereden Hasenat Kuran seçin ve kaldıra tıklayın







Hasenat Kuran Uygulamasını İndirin

Hasenat 7 - Google Virus Total - tarafından virüs kontolünden geçmiştir.

Uygulamayı siz de virüs kontrolünden geçirebilirsiniz, bunun için:

  • Aşağıdaki indirme butonuna sag tıklayıp "bağlantı adresini kopyalayın"
  • www.virustotal.com adresine gidin.
  • URL sekmesine tıklayın, kopyaladığınız adresi sağ tıklayıp yapıştırın ve ENTER'a basın

VIRUSTOTAL sitesi uygulamayı belirtilen adresten indirmeye başlayacaktır. İndirme işlemi bittikten sonra, virus incelemesi başlayacak ve ekranda yaklaşık onlarca popüler virus uygulaması tarafından uygulamanın VİRÜS kontrol sonuçları görünecektir.

Hasenat 7'yi İndirin 

http://www.hasenat.net/programlar-hasenat-kuran-arastirma.html




Klavye Kısayolları

  • Ctrl+Boşluk tuşuyla çalma ve çalmayı durdurma
  • Ctrl+Sağ Ok tuşuyla sonraki sayfaya geçme
  • Ctrl+Sol Ok tuşuyla önceki sayfaya geçme
  • Ctrl+Yukarı Ok tuşuyla önceki ayete geçme
  • Ctrl+Aşağı Ok tuşuyla sonraki ayete geçme
  • Ctrl+Shift+Sağ Ok tuşuyla sonraki sekmeye atlama
  • Ctrl+Shift+Sol Ok tuşuyla önceki sekmeye atlama
  • Ctrl+F tuşuyla Türkçe arama
  • Ctrl+R tuşuyla Arapça arama
  • Ctrl+T tuşuyla Sure no'su ayet no'su ile arama
  • Ctrl+H tuşuyla sekme içinde bulma değiştirme
  • Ctrl+O tuşuyla kaydedilmiş bir çalışmayı açma
  • Ctrl+N tuşuyla yeni bir çalışma açma
  • Ctrl+D tuşuyla kaydedilmiş bir çalışmayı silme
  • Ctrl+S tuşuyla çalışmayı kaydetme
DİP NOT:

İnternet ortamında kolayca ulaşabileceğiniz,  güvenilir olarak bilgisayarınıza kurup kaldırabileceğiniz ve mükemmel olarak hazırlanmış KURAN ARAŞTIRMA PROGRAMLARININ  bence en iyisi...Allah emeği geçenlerden razı olsun İnşallah.


11 Ocak 2021 Pazartesi

PROF. DR. NİYAZİ KAHVECİ PAYLAŞIMLARI


https://tr-tr.facebook.com/pg/niyazikahvecihayraniyiz/posts/?ref=page_internal 




Düşünmeyen insan;düşünenlerin biyolojik-animal robotudur.

Prof. Dr. Niyazi Kahveci

Atatürk, 1927’de Ankara’da yaptığı bir konuşmasında şöyle diyor:

“Efendiler!Biz tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil, bilakis bu gibi yapılar din ve devlet düşmanı oldukları,Selçuklu ve Osmanlı’yı bu yüzden batırdığı için yasakladık.Çok değil yüz yıla kalmadan eğer bu sözlerime dikkat etmezseniz göreceksiniz ki bazı kişiler bazı cemaatlerle bir araya gelerek bizlerin din düşmanı olduğunu öne sürecek, sizlerin oyunu alarak başa geçecek, ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirlerine düşeceklerdir.Ayrıca unutmayın ki o gün geldiğinde her bir taraf diğerini dinsizlikle ve vatan hainliği ile suçlamaktan geri kalmayacaktır.”

TÜRKİYE İSLAMCILIĞI.

SİGORTALI KÂFİRLİK..



Uyuyan millet ya ölür yada köle olarak uyanır.

Mustafa Kemal ATATÜRK.


İnsan ve hayvan beyni;malzeme mekanizma ve sistem olarak hemen hemen aynıdır.İkisinin beyni de,loblar ve kortekslerden oluşur.Buna rağmen insanların yapabildiği düşünsel işlemleri hayvanların yapmamasının nedeni nedir sizce?

Yurttaşın vergisi ile iftar sofraları kuran belediye başkanları;bu oluşumları kendi ceplerinden ortaya çıkarıyor gibi pankartların altına isimlerini yazarak belirtiyorlar.Bu çok büyük bir haramdır.Buna resmi feodalite denir.Bu yüzden İslamofobi yok Müslümanofobi vardır.

Prof. Dr. Niyazi KAHVECI.

...

DİP NOT: Dileyenler, paylaşımların devamına en yukarıdaki ilk linkten (bağlantıdan) ulaşabilirler



İlahiyat Profesörü Niyazi Kahveci'den harika tespitler 
 

🔆Bu Ülke'de en çok satılan, en çok satın alınan fakat hiç kullanılmayan tek şey dindir. Bunu satın alan halk problemlidir! Halkın zihinsel yapısı problemlidir! Millet olarak bu problemlerin faturasını ödüyoruz. Bu kafa birini büyütüyor, sonra da gidip kendini ona öldürtüyor.
Bu kafa, hastalıklı bir kafadır! Bu kafa, anakronik (çağ dışı) bir kafadır! Bu kafa, şizofrenik bir kafadır! On bin yıl öncesinin anlayışıyla bugünü yaşamaya çalışan blr kafadır bu!

🔆Kiralık kapitalle kapitalizm, kiralık felsefeyle bağımsızlık olmaz! En zor iş, çağdışı insan malzemesiyle çağdaş işler yapmaya kalkışmaktır. Otuz yıl sonra ya teknolojik insan olacaksınız ya da gereksiz insan. Mesele bu kadar basit.

🔆Batı'daki dini mezhepler teolojiktir ve zihinseldir! Bizdekiler ise siyasaldır! Meşrulaştırmak için teolojisi arkadan gelir.

🔆Sünnilikde düşünmenin D'si yoktur! Adı üstünde teamülcü! Allah'tan, uygulamacı olan elin oğlu bize teknoloji satıyor da, onu alıp kullanıyoruz. Satmasa ne yapacağız?

🔆Yüz elli milyar Dolar ihracatımız var amma, üç yüz milyar Dolara yakın da ithalatımız var! Bunun anlamı şudur! Bir Liralık mal satıp, iki Lirayla geçineceksiniz.
🔆Yer altı kaynaklarımızı sattık! Yer üstündekileri de sattık! Şimdi havayı betonla doldurup onunla geçinmeye çalışıyoruz. Gelin görün ki, bunu dert eden kimse yok.

🔆Şeyhlik, şıhlık kavramı, beş bin yıl önceki totemizm kavramının insana dönüşmüş halidir. Bu toplumda şeyh, şıh çok, fakat tek filozofumuz yok. O nedenle olguyu okuyamıyoruz.

🔆Biyolojik yönden aklı bozuk insanların evliyadır diye peşlerinden koşup, -Benim halim ne olacak?- diye soranlarımız var!

🔆Batılıları sömürgeci diye eleştiriyoruz! Fakat onlar kendi insanlarını sömürmüyorlar. Biz ise dışarda değil, içerde sömürgeciyiz. Kendi insanımızı sömürüyoruz yani. Buna ekonomik ensest ilişki deniyor. Bana göre en büyük vatan hainliği budur.

🔆Adam ilahiyat profesörü olmuş! Yaptığı iş, VİP Cenaze Namazı kıldırmak, VİP Umre ziyareti düzenlemek. Anlayış olarak Halâ Farabi'yi aşamamış. Dört bin yıl önce yaşayan Sümerler'in kafasına sahip.

🔆Bilimin, tarihin ve sosyal bilimlerin bir felsefesi vardır! O nedenledir ki, Ülkemizde bir felsefe üniversitesi açılması şarttır. Buna teoloji felsefesi de dahildir.

🔆Kur'an üzerinde bütünsel bir çalışma yapmadığımız, daha açık bir ifadeyle, Kur'anin hedefi nedir, karakteri nedir sorularına cevap bulmadığımız sürece, bin beş yüz yıl öncesine takılır kalırız.

🔆Aklımızın çapını genişletmeden mevcudun dışına çıkamayız! Türkçe'de (bizde) akıl nedir ve nasıl çalışır diye bir kitap yok! Oysa Batı'da binlerce var!

🔆Şunu kafamıza iyice yerleştirelim! 21nci Yüzyıl'da dinsel düşünme diye bir şey yoktur, olamaz. Çağımız, akılcı ve bilimsel düşünme çağıdır. Bu çağda olduğu gibi, bundan sonraki çağlarda da dindar olunabilir. Fakat dindar olmanın yolu akılcılıktan ve bilimsel düşünmekten geçer.

🔆Atatürk, İslam'ı çok iyi anlamıştır! Ruhunu ve özünü (felsefesini) anlamıştır! Tıpkı Hazreti Peygamber'in anladığı gibi anlamıştır.

PROF. DR. NİYAZİ KAHVECİ'NİN "CAĞIMIZ VE TURKİYE" İSİMLİ KİTABINDAN SEÇİLMİŞTİR


Profesör Dr. Niyazi Kahveci kimdir?

Eski bakanlarımızdan merhum Adnan Kahveci'nin kuzeni de olan Niyazi Kahveci, 1956 yılında Trabzon'da doğmuş, İstanbul Beşiktaş'ta büyümüştür. İstanbul Fatih İmam Hatip Lisesi'ni bitirdikten sonra Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ne girerek lisans eğitimini burada tamamlamış ve Haseki Eğitim Merkezi'nde de ihtisasını yapmıştır. Daha sonra Manchester Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi'nde (İngiltere) eğitim görmüş, masterini ve doktorasını da aynı Fakülte'de yapmıştır.

23 Kasım 2020 Pazartesi

FEN EĞİTİMİ VE MİLYONLARIN ETKİLEDİĞİ MİLYONLAR

KONUK YAZAR

Dr. Elif Ece Adal


Sosyobilimsel konular, adı üstünde, hem bilimsel hem sosyal boyutları olan ve ahlaki ya da etik sorgulamalar içeren tartışmalı konulardır [1]. Üzerinde büyük tartışmaların halen sürdüğü nükleer santraller ve yıllardır çeşitli vesilelerle gündeme gelen genetiği değiştirilmiş organizmalar sosyobilimsel konulara örnek olarak verilebilir. Sosyobilimsel konuların sonuçları hepimizi etkilediği için, demokratik bir toplumda vatandaşların bu konularda sorumluluk alması ve kararlar vermesi gerekir [2].
Tüm dünyayı etkisi altına almış olan COVID-19 da sosyobilimsel bir konudur. Virüs bir kişiden başlayarak yayılmış ve pandemiye dönüşmüştür. Artık net bir şekilde görülmüştür ki her birimizin aldığı tedbirler hepimiz için anlam ifade etmektedir. Fakat sosyobilimsel konuların tartışmalı doğası gereği bir belirsizlik durumu da içerir ve bu pandemi sürecinde karar almayı ve alınan kararların uygulanmasını önemli ölçüde zorlaştıran da bu olmuştur. Belirsizlik koşulları, kişinin sonuçlardan emin olmadığı ve makul olasılık tahminleri bile yapamadığı durumlardır [3]. Bununla birlikte, belirsizlik birçok kararın temel unsurudur [4] ama belirsizlik durumlarını hafife alma ve bu belirsizliğin yansımalarının ne kadar karmaşık olabileceğini fark etmekte başarısız olma eğilimi yetişkinler arasında yaygındır [5]. Sosyobilimsel bir konu olan COVID-19 pandemisinde de yüksek bir belirsizlik durumu vardır ve karar vermek güçtür. Bununla birlikte özellikle pandeminin başlarında olduğu gibi zaman zaman adeta geçen her saat genel resmi değiştirdiğinden çok hızlı kararlar verilmesi ve insanların verilen kararlara hızlı bir şekilde uyması gerekir. COVID-19 pandemisi ile en çarpıcı yoldan milyonlarca insanın kendileri de dahil milyonlarca insanın hayatından sorumlu olduğunu daha iyi anlamaktayız.

Öyleyse bu kadar zorlayıcı koşullarda kişilerin bilinçli kararlar verebilmesini ne sağlar? Pandemi sürecinde hem siyasetçiler hem de vatandaşlar, insanların pandemiyle mücadelede en çok öne çıkan 3 temel kuralı (maske, mesafe ve temizlik) bile yeterince dikkate almadıklarından sık sık yakınmaktadırlar. Eksik olan ne ki, pandemiyle mücadelede bir türlü istediğimiz kadar başarılı olamıyoruz? Yanıtın merkezinde fen eğitimi var. Sosyobilimsel konularda bilinçli karar verebilme fen eğitiminin önemli bir konusudur ve Türk Fen Bilimleri Dersi Öğretim Programı’nda yaşam becerisi olarak sunulur. Eğitimciler, günlük yaşamdaki problemlerde ve sosyobilimsel konularda karar vermeye ilişkin olarak öğrencilerin bilimsel okuryazarlıklarını geliştirmesi gerektiğini söyler [6]. Bilimsel okuryazarlık bizim programımız da dahil olmak üzere pek çok fen programının nihai amacıdır [7]. Bu yüzden, insanların pandemi ile mücadele kurallarına uymayışından her yakınılışta aklınıza fen eğitimi ve fen eğitiminin nihai amacı olan bilimsel okuryazarlık gelsin. Eğer bir başarısızlık varsa ilk ve en önemli adım buralarda atılmıştır, başarısız olunmuştur. Şimdi ise daha büyük kitleler için bugüne kadar ülkece fen eğitimine nasıl bir önem atfedilmiş, gerçekte nasıl bir önem verilmiş; fen eğitimiyle ilgili neler yapılmış, neler kâğıtta kalmış, kâğıtta olmayan neler gerçek olmuş diye geriye dönüp bir gözden geçirme zamanı gelmiştir. Daha çok insan fen eğitiminde “ne olması gerekiyor ve ne oluyor” diye sormadıkça ve tespit ettikleri sorunlara bilimsel çözüm arayışı içinde olmadıkça, yakınmaktan öteye geçemeyiz.

Dr. Elif Ece Adal

Kaynakça
[1] Sadler, T. D. 2004a. “Informal reasoning regarding socioscientific issues: A critical review of research”. Journal of Research in Science Teaching, 41(5), 513-536.Sutman, F.X. 1996. “Scientific literacy: A functional definition”, Journal of Research in Science Teaching, 33, 459-461.
[1] Sadler, T. D. 2004b. “Moral and ethical dimensions of socioscientific decision-making as integral components of scientific literacy”. Science Educator, 13(1), 39-48.
[1] Zeidler, D. L., Sadler, T. D. 2008. ”Social and ethical issues in science education: A prelude to action”, Science & Education, 17(8,9).
[1] Zeidler, D. L., Sadler, T. D., Simmons, M. L., Howes, E. V. 2005. “Beyond STS: A research-based framework for socioscientific issues education”, Science Education, 89, 357-377.
[2] DeBoer, G. E. 2011. “The globalization of science education”, Journal of Research in Science Teaching, 48(6), 567-591.
[2] Hofstein, A., Eilks, I., Bybee, R. 2011. “Societal issues and their importance for contemporary science education-A pedagogical justification and the state-of-the-art in Israel, Germany, and the USA”, International Journal of Science and Mathematics Education, 9(6), 1459-1483.
[2] Roth, W.-M., Lee, S. 2004. “Science education as/for participation in the community. Science Education”, 88, 263-291.
[2] Zoller, U. 1982. “Decision-making in future science and technology curriculum”, European Journal of Science Education, 4(1), 11-27.
[3] Robbins, S. P., Coulter, M. 2012. Management (11. Basım). New York: Prentice Hall.
[4] Beyth-Marom, R. Fischoff, B, Quadrel, M. J., Furby, L. 1991. “Teaching decision-making to adolescents: a critical review”. Teaching Decision Making to Adolescents. Editörler: Baron, J., Brown, R. Hillsdale: Erlbaum.
[5] Fischhoff, B., Slovic, P., Lichtenstein, S. 1977. “Knowing with certainty: The appropriateness of extreme confidence”, Journal of Experimental Psychology: Human Perception and Performance, 3, 552-564.
[5] Lichtenstein, S., Fischhoff, B., Phillips, L.D. 1982. “Calibration on of probabilities: State of the art to1980”. Judgment Under Uncertainty: Heuristics and Biases. Editörler: Kahneman, D., Slovic, P., Tversky, A. New York: Cambridge University Press
[6] Aikenhead, G. S. 1985. “Collective decision making in the social context of science”, Science Education, 69(4), 453-475.
[6] Fleming, R. 1986. “Adolescent reasoning in socio-scientific issues, part I: Social cognition”, Journal of Research in Science Teaching, 23(8), 677-687.
[6] Millar, R., Osborne, J. 1998. Beyond 2000: Science Education For the Future. London: King’s College School of Education.
[7] Donnelly, J., Jenkins, E., Layton, D. 1994. Scientific and Technological Literacy. Meanings and Rationales. An Annotated Bibliography. Leeds, England: Centre for Studies in Science and Mathematics Education, University of Leeds, UNESCO iş birliğiyle.
[7] Milli Eğitim Bakanlığı [MEB]. 2006. İlköğretim Fen ve Teknoloji Dersi (6, 7 ve 8. Sınıflar) Öğretim Programı. Ankara: Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı.
[7] Milli Eğitim Bakanlığı [MEB]. 2018. Fen Bilimleri Dersi Öğretim Programı (İlkokul ve Ortaokul 3, 4, 5, 6, 7 ve 8. Sınıflar). Ankara.
[7] United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization [UNESCO]. “Science for the twenty-first century. A new commitment”. http://www.unesco.org/science/wcs/abstracts/I_7_education.htm Son erişim tarihi: 02 Mayıs 2020

3 Ekim 2020 Cumartesi

"VAR" DİYORLAR AMA BUNLAR KUR'AN'DA "YOK"


Can Ataklı

15 Aralık 2019

Kafalara vura vura “var” diyorlar belki ama Kuran’da bunlar hiç yok


YazarlarCan Ataklı
15 Aralık 2019 05:30

ACAYİP YAZILAR

Kafalara vura vura “var” diyorlar belki ama Kuran’da bunlar hiç yok

Toplumun önemli bir bölümü, kaybettiğimiz büyük ilahiyatçı Yaşar Nuri Öztürk’ün çok kullandığı ifade ile “Allah ile kandırılarak”  siyasi amaçlar için kullanılıyor.

Özellikle bu iktidar döneminde minicik çocuklar çoğu kez evlerinden de koparılarak yatılı Kuran kurslarına gönderiliyor, burada yeteneklerinin ve çaplarının ne olduğu kimse tarafından denetlenmeyen kimi hocaların elinde bu çocukların beyni yıkanıyor, kindar dindar bir eğitimin ilk “rahle-i tedrisatından”  geçiriliyor.

Dini kural adı altında ve çoğu kez “Kuran’da da yeri var” denilerek pek çok safsata hem bu tür kurslarda çocukların beynine sokulduğu gibi camilerdeki kimi vaazlarda da bilgisiz halka dini bilgiymiş gibi veriliyor.

Elbette Yaşar Nuri Öztürk gibi pek çok gerçekten aydın, dini bilen, hurafelerden değil Kuran’dan beslenerek insanların yolunu aydınlatan nice insanımız var.

Ama gerici yobaz takımı elbette kendi düzenlerini bozan bu aydın din adamlarından nefret ediyor.

Geçen hafta sizlere eski Diyanet İşleri Başkanlarından Ali Bardakoğlu’nun  dinle ilgili aydın sözlerine softaların ki bazılarının adının önünde Prof. unvanı bile var, nasıl saldırdıklarını da anlatmıştım.

Bu hafta da sizlere aslında bir ilahiyatçı olmayan ama din üzerine çok önemli çalışmaları olan, bu alanda kitaplar yazmış Güner Akca’nın kitaplarından biri olan Sıratı Müstakim’den bazı alıntılar sunmak istiyorum.

Aslında aşağıda okuyacağınız cümleler Güner Akça tarafından maddeler haline getirilmemiş.

Bir ilahiyatçı kendi çalışmasına ışık tutması amacıyla Akca’nın yazdığı kitaptan aldığı bilgileri 90 madde haline getirmiş.

Güner Akca

Son günlerde sosyal medyada paylaşıldığını gördüğüm bu 90 maddelik “Kuran’da ne yok” yazısını sizlere sunmak istedim;

1- Tüm Şefaat sadece Allaha aittir. Şefaat ya Resullulah, ya Ali, ya Geylani, ya Gavs vs. yok

2- Mehdinin geleceği yok

3- Kabir hayatı, kabir azabı yok

4- Miraç yok.

5- Kadercilik yok

6- Recm cezası yok

7- Hac ayları 4 aydır, dileyen 2 günde dileyen daha fazla günde işini bitirir ve döner. 10 günlük hac süresi yok

8- Hac’da şeytan taşlama, hacer’ül esved taşına el yüz sürme yok

9- Mezhepler yok

10- Altın/ipek erkeğe haramdır, yok

11- Bir şeyhe veya tarikata bağlanma yok

12- Kıyamet alametleri yok

13- Erkek/kadın sünnet olmak yok

14- Hayızlı/lohusa kadınlara ibadet yasağı yok

15- Kuran’ı anlamadan sevap için okumak yok

16- Ölüye Kuran okumak, sevap transferi yapmak yok

17- Bir insandan tevbe almak vermek, rabıta yapmak, dönmek, kafa sallamak yok

18- İnfakta/zekatta kırkta bir yok. Malın biriktikçe ihtiyacından fazlasını imanın/samimiyetin/takvan oranında verirsin

19- Erkeğin kişisel üstünlüğü, kadının erkeğe itaati yok. Sorgusuz itaat Allah’adır.

20- Evliya (Allah dostu), keramet sahibi yok

21- Mevlit yok

22- Salavat yok

23- Sünnet namaz zorunluluğu yok

24- Arapça dua etmek ve arapça namaz kılma zorunluluğu yok

25- Muska/büyü/nazar yok

26- Cuma namazı sadece erkeklere farzdır diye birşey yok. İman eden her erkek ve bayanlara farzdır.

27- Kölelik/cariyeliği teşvik yok

28- Kadının uğursuzluğu, cenazeden uzak tutulması, sadece erkeğin cenaze namazı (duası) kılması yok. Cenaze namazı cenaze duasıdır.

29- Kaza namazı yok

30- Haremlik/selamlık şartı yok

31- Kadının sesi haramdır yok

32- Kutsal günler/kandiller yok. Sadece Kadir gecesi özeldir

33- Bazı ayetleri veya duaları belli sayıda okuyup üflemek ve bundan murad beklemek yok

34- Sırat Köprüsü yok

35- Kuranın saydığı haram yiyecekler dışında kalan yiyecekler kültürel, tercihler ve alışkanlıklar ile ilgili meselelerdir. Kafaya göre haram koymak yok.

36- Erkeğin kadını dövme yetkisi yok.

37- Dua ederken el açmak, amin demek zorunluluğu yok

38- Teravih namazı yok

49- Sağ el / sağ ayak saçmalığı yok.

40- Her askerde veya savaşta ölenin şehit olması gibi birşey yok

41- Boşanma yetkisinin yalnızca erkeğe ait olması yok

42- Ölüye telkin ve ıskat yok

43- Takva kıyafeti (sakal, cübbe, sarık vs.) yok

44- Sorgulamadan bir fikre, bir şahsa tabii olmak yok.

45- Kuranın tüm emir ve yasakları farzdır. Sadece 32 veya 52 farz yok

46- Kuranda 6236 ayet var, 6666 ayet yok.

47- Çocuk yaşta evlilik yok

48- Namus/zinada kadın erkek farkı yok.

49- 61 gün oruç tutma cezası yok

50- Türbede dilek dilemek yok

51- Tasavvuf, gavs, kutup, şeyh, seyyidlik İslamda yeri yok

52- Kuran anlaşılması zor bir kitaptır yok

53- Deve idrarı içen ve iç diyen bir resul yok

54- Resul ve Nebi var, peygamber kelimesi ise kuranda yok

55-Kuran okumak için abdest şartı yok

56- Sakala jilet vurmak haramdır diye bir şey yok

57- Cehennemde yanıp çıkma yok

58- Din değiştirenin (mürtedin), namaz kılmayanın, içki içenin, zina yapanın öldürülmesi diye bir şey yok

59- Sakalı şerif, nalı şerif, hırkayı şerif, kabak, hurma, zemzem, tesbih, seccade vs. kutsaldır diye bir şey yok

60- Sevap kazanmak için kertenkele, kara köpek vs hayvanları öldürmek yok. Uğursuz hayvan yok.

61- İslami bir isim koymadan ve sünnet olmadan müslüman olamazsın diye bişey yok

62- Hadisler kesin peygamber sözüdür diye birşey yok

63- Hadis, fıkıh kitaplarında kuran dışında hükümler vardır diye bir şey yok

64- İsrailiyat yok (Adem Havva hikayesi vs. tevrat, mişna, incil ve kilisenin öğretilerini içeren kaynaklarından alınmış, bazen uyduruk bazen gerçek kişiler hakkındaki hurafat)

65- Zerdüştiyyat yok (asıl ismi Çinvat köprüsü olan sırat köprüsü veya miraç gibi hurafeleri içeren zerdüştlükten alınmış hikayeler.)

66- Kadın tek başına seyahat yapamaz diye bir şey yok

67- Akıl, bilim karşıtlığı yok.

68- Müzik, resim, fotoğraf, şiir, heykel, satranç haramdır diye bir şey yok

69- Cennetle müjdelenen, kusursuz sahabi yok.

70- Peygamberin sürekli aynı sözlerle kendisine dua ettirdiği bir ezan duası yok.

71- Peygamberimiz namazda otururken kendi kendisine selam verdiği, müminlerinde namazda, Allah’ın huzurunda otururken peygambere selam çaktığı bir Tahiyyat duası yok. Burada hitap direk peygamberedir, oysa ölümsüz olan ve seni her an duyacak olan Allah’tır.

72- Kara çarşaf, peçe yok

73- Dini kullanarak para kazanmak yok

74- Kuran dışında haram helal koyan bir resul yok

75- Kuran evrim/tekamül teorisine karşıdır diye bir şey yok

76- Adem ilk beşerdir diye bir şey yok. Adem ilk sorumluluk sahibi insandır

77-Mesih İsa’nın ineceği, deccalin çıkacağı gibi masallar yok

78-Sünnilerin bahsettiği Kelime-i Şehadet ve Amentü, Kuranın hiç bir ayetinde yok

79- Ölünün ardından ziyafet vermek, 7, 40, 52 yok.

80- İslamda halifelik diye özel bir kurum, makam yok.

81- İslamda babadan oğula geçen saltanat yok.

82- Dini yaymak için ülkeler fethetmek yok.

83- Aynı dinden, aynı meşrepten olmayanı düşman görmek yok.

84- Arap gelenek, görenek ve adetlerini sünnet diyerek pazarlamak yok.

85- Kan akması veya kadına dokunmak abdesti bozar diye bişey yok.

86- Camii ve mescitlere Allah’ın ismi dışında başka isim/isimler asmak yok.

87- Minarelerden, haddi aşan sözlerle Peygamberin aşırı yüceltildiği bir selâ çağrısı yok.

88- Allah’la, peygamberle rüyada görüştüm sahtekarlığı yok.

89- Arapça kutsal bir dildir diye bişey yok.

90- Kuran’dan başka dinin kaynağı yok.

Bu yazıyı sizlere sunmadan önce bu 90 maddeye esin kaynağı olan Güner Akca’yla konuştum.

Elbette burada belirtilen bilgilerin önemli bir kısmı din dışı değildir.

Bunların pek çoğu Müslümanlar tarafından benimsenmiş ve uygulanan kurallar hatta şartlardır.

Ancak bunların pek çoğunun kullanılıyor olması Kuran’da olduğu anlamına gelmiyor.

Softaların her söylediklerini “Kuran’da da var” diye dayatmalarına karşı çıkarılmış sınırlı bir listedir, o kadar.

DİP NOT:

78. madde ile ilgili açıklama:

Kur'anda "var" demek "lafzı aynen - eksiği ve/ veya fazlalığı olmaksızın Arapça vahyedildiği şekilde - bir Kuran ayeti olarak Kur'an'da mevcut" demektir. 

Bizlerin "amentü" içinde -  Kuran'ın bütüncül mesajına  uygun olarak-  imanın şartı olarak değerlendirip, topluca okuduğumuz metin yani "amentü duası"  da lafız olarak bu haliyle bir kur'an ayetinde  mevcut değildir. yani Kur'an' da yoktur.      

İslamın (Müslümanlığın) ilk şartı olarak bildiğimiz, Türkçe meali / anlamı / tercümesi: " İnanır ve şahitlik ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur ve yine  İnanır ve şahitlik ederim ki Muhammed O'nun kulu ve Resulüdür (elçisidir)   demek olan "Kelimeyi şahadetin de  bu haliyle "lafzı" bir ayet olarak Kur'an'da yoktur. 

Kur'an'da var olan ayetlerde lafzı aynen geçen yani Kur'an'da var olan"Kelimeyi Tevhid' dir ki Türkçe meali /anlamı / tercümesi "Allah'tan başka ilah yoktur" demektir.

Kur'an'da "var" olan / kur'an ayetleri, "Nebi'ye = Peygamber'e" Allah'ın indirdiği vahyin / kitabın, "Resul" tarafından insanlara tebliğ edilmiş lafızlardır. Bunun dışına kalanlar  ise Allah ve resulünün değil,  Nebi = Peygamberin sözleri / hadisleri olup; bunların ilki Allah'ın, ikincisi İnsanların sözüdür. Aynı şey değildirler.

 Bu sebeple yazıdaki maddeler değerlendirilirken Yazının aşağıya kopyaladığım son bölümü dikkate alınmalıdır.

"Bu yazıyı sizlere sunmadan önce bu 90 maddeye esin kaynağı olan Güner Akca’yla konuştum.

Elbette burada belirtilen bilgilerin önemli bir kısmı din dışı değildir.

Bunların pek çoğu Müslümanlar tarafından benimsenmiş ve uygulanan kurallar hatta şartlardır.

Ancak bunların pek çoğunun kullanılıyor olması Kuran’da olduğu anlamına gelmiyor.

Softaların her söylediklerini “Kuran’da da var” diye dayatmalarına karşı çıkarılmış sınırlı bir listedir, o kadar."

 3 Ekim 2020

Selam…

 

T.C. / M. Kemal Adal 

adalkemal1@gmail.com 

https://kemaladal.blogspot.com.tr/