B. GÜNEŞ DOĞARKEN KAÇIŞAN YARASALAR
Eğer ki mezhepler savunulduğu
gibi Allah'ın dinine eşit olsaydı, hiçbir şart ve durumda mezheplerin
uygulamalarından taviz vermemek gerekirdi.
Yapılması gereken mezhepler ile Kuran'ın
orta yolunu bulmak değildir. Çünkü Allah'tan olanla, insanların kendi arzularının
orta yolunu bulmaya çalışmaları, Allah'ın dininin hiçe sayılması demektir.
Yapılması gereken mezheplerin dinde bir
sapma olduğunun, bu mezheplerin asla dinde yeri olmadığının tespit edilmesi
ve mezheplerin tümden yok sayılması, bir kenara atılmasıdır.
Kuran'ın
dinin tek kaynağı olduğu anlaşıldıktan sonra yapılması gereken, Kuran'ın
açılıp dinin yeni baştan öğrenilmesidir.
Daha evvel de dediğimiz gibi mezhepçi,
gelenekçi İslamcılar bu topraklarda uzun yıllar iktidar oldular ve onların
izahlarının çoğu da araştırmasız, incelemesiz bir şekilde mutlak gerçekmiş
gibi algılanmaya başlandı.
Gelenekçi, mezhepçi İslamcıların
dinselleştirdiği geleneklerin birçoğu halkımızın da geleneği haline dönüştü.
Bu yüzden ısrarla vurguladığımız;
Kuran'ı açıp dinin ne olduğunu öğrenmemiz, haramları, helalleri, namazı,
orucu, kadının konumunu, sanatın değerlendirmesini, Kuran'ın anlattıklarına
göre anlamamız ve dinin yalnız ve yalnız Kuran'dan anlaşılan kısım olduğunu
algılamamız çok önemlidir (35.36.37.38. Bölümlerde Kuran'a göre dinin nasıl
anlaşılıp, uydurmaları nasıl ayıklayacağımızın örneklerini görebilirsiniz).
Bu yöntem Kuran'ı tek
kaynak kabul etmenin olması gereken sonucudur. Eğer ki Kuran'ın tek kaynak
olduğu kabul ediliyorsa o zaman her şey tabi ki bu kabule göre şekillenecektir.
Böylelikle dini anlamanın yöntemi de belirlenmiş olacaktır. Bu yöntem ise Kuran'ı,
yalnız Kuran'ı okuyup dini anlamaktır.
Dini anlamak da bir yöntem işidir, her
bilim dalı da yöntem gerektirir.
Bu kitapla yapmaya çalıştığımız da bu
yöntemi ortaya koymak, sonra bu yönteme göre sonuca gitmektir. Mezhepçi
İslam'ın bir çok uydurmasının halk arasında geleneğe dönüşmesi ve sadece
Kuran'a gidince ortaya çıkacak radikal değişiklik kimseyi korkutmamalıdır.
Çünkü unutulmamalıdır ki Allah'ın din diye muradı budur.
Allah unutkan değildir.
Ve gerekli her şey kitabında vardır. Kuran'da yer almayan detaylar Allah'ın
bizi serbest bıraktığı konulardır.
Bu yüzden Allah adına din kurmaya
çalışanlar, Allah'ın önüne geçip mezhep başlığı ile dini bozanlar, Allah'ın
açıklamadığını sanki kendileri akletmiş gibi mezhepleri ile yutturanlar, sadece
Allah'ın kitabına uyup uyduruk mezhepçi dini elinin tersi ile itenleri
mezhepsiz diye karalayanlar, elbette ki kendi mezheplerinin dini ortadan
kalkarken güneş doğarken bağıra çağıra kaçışan yarasalar gibi şamata yapacak ve
düşmanlıklarını sergileyeceklerdir.
Aynen katılıyorum. Yetkili olsam bütün tarikat ve cemaatları kapatırım. Diyanetin felsefesini de Kuranın mealiyle cami hocalarının yetiştilmesi ve dinin anlatımını hurafelere dalmadan aklı ön planda tutan düstur olmasını sağlardım. Sevgiler.
YanıtlaSil