İNSANIN KENDİSİNE VE ÇEVRESİNE KARŞI AHLAKİ SORUMLULUKLARI
1. İYİ VE
ÖVÜLEN TUTUM VE DAVRANIŞLAR (SALİH AMELLER) - 1
AYRICA
BAKINIZ: III. B. 2.a. İNANANLAR (MÜMİNLER) VE ÖZELLİKLERİ
a) Genel Olarak İyilik ve Doğruluk -5
(5) Rahmet
(a) Allah rahmeti kendi öz benliği üzerine yazmıştır
“Sor: "Kimindir gökler ve yer?"
Cevap ver: "Allah'ındır." O Allah ki,
rahmeti öz benliği üzerine yazmıştır. O sizi, varlığında hiç kuşku
bulunmayan kıyamet gününde bir araya mutlaka toplayacaktır. Benliklerini
hüsrana yuvarlamış kişiler var ya, onlar iman etmezler.” (6. sure (EN'ÂM) 12.
ayet)
“Kendisinden
azap uzaklaştırılana o gün rahmet etmiştir. İşte açık kurtuluş budur.”
(6. sure (EN'ÂM) 16. ayet)
“Ayetlerimize iman edenler sana geldiğinde
şöyle söyle: "Selam size! Rabbiniz, benliği
üzerine rahmeti yazmıştır. İçinizden her kim bilgisizlikle bir kötülük
işler de ardından tövbe edip halini düzeltirse, hiç kuşkusuz, Allah çok
affedici, çok merhametlidir." (6. sure (EN'ÂM) 54. ayet)
“Senin o Ganî
Rabbin rahmet sahibidir. Dilerse sizi ortadan kaldırır ve sizi bir başka
topluluğun soyundan vücuda getirdiği gibi, ardınızdan da dilediğini sizin
yerinize getirir.” (6. sure (EN'ÂM) 133. ayet)
(b) Rahmet olarak elçi
Nitekim
size aranızdan bir resul göndermişiz; size ayetlerimizi okuyor, sizi temizleyip
arıtıyor, size Kitap'ı ve hikmeti öğretiyor, size, daha önce bilmediklerinizi
belletiyor. 2. sure (BAKARA) 151. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Yemin
olsun ki, Allah müminlere lütufta bulunup onları minnettar bırakmıştır: Kendi
içlerinde onlara öyle bir resul gönderdi ki, onlara Allah'ın ayetlerini okuyor, onları
temizleyip arındırıyor, onlara Kitap'ı ve hikmeti öğretiyor. Oysaki onlar,
bundan önce açık bir sapıklığın tam içindeydiler. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 164. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Müjdeleyici
ve uyarıcı resuller gönderdik ki, elçiler geldikten sonra insanların Allah'a
karşı kanıtı olmasın. Allah Azîz'dir, Hakîm'dir. 4. sure (NİSA) 165. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Resullerin
haberlerinden, kendisiyle kalbini destekleyip sağlamlaştıracağımız her şeyi
sana anlatıyoruz. Bunun içinde sana hak gelmiştir. Bunda, inananlar için bir öğüt
ve hatırlatma da vardır. 11. sure (HÛD) 120.
ayet (Resmi: 11/İniş:52/Alfabetik:38)
Kim yola
gelirse kendisi için yola gelmiş olur. Sapıtan da kendi aleyhine sapıtmış olur.
Hiçbir günahkâr, bir başka günahkârın yükünü taşımaz. Ve
biz, bir resul göndermedikçe azap edici değiliz. 17. sure (İSRÂ) 15. ayet (Resmi: 17/İniş:50/Alfabetik:46)
Dedi:
"İşte böyle! Rabbin buyurdu ki: 'O benim için çok kolaydır. Böyle olması onu, insanlara bir mucize ve bizden bir
rahmet yapmamız içindir. Hükme bağlanmış bir iştir bu." 19. sure (MERYEM) 21. ayet (Resmi: 19/İniş:44/Alfabetik:63)
Ve
biz seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik. 21. sure (ENBİYÂ) 107. ayet (Resmi: 21/İniş:73/Alfabetik:21)
O
Allah'tır ki, ümmîlere içlerinden bir resul göndermiştir de o, onlara Allah'ın ayetlerini
okur, onları arıtıp temizler, onlara Kitap'ı ve hikmeti öğretir. Onlar bundan
önce tam bir sapıklık içine gömülmüşlerdi. 62. sure (CUMUA) 2. ayet (Resmi: 62/İniş:96/Alfabetik:17)
Bir
elçi indirmiştir ki, iman edip hayra ve barışa yönelik işler sergileyenleri,
karanlıklardan nura çıkarmak için Allah'ın ayetlerini açık seçik okur. Allah'a
inanıp hayra ve barışa yönelik işler yapanları Allah, altlarından ırmaklar akan
cennetlere / bahçelere koyacaktır. Onlar orada sonsuza dek kalıcıdır. Allah
böylesi için rızkı gerçekten güzelleştirmiştir. 65. sure (TALÂK) 11. ayet (Resmi: 65/İniş:100/Alfabetik:98)
(c) Rahmet olarak Kitap
Sonra, güzel davrananlara nimetimizi tamamlamak, her şeyi ayrıntılı kılmak, bir kılavuz ve rahmet olmak üzere Mûsa'ya o Kitap'ı verdik ki onlar Rablerine kavuşacaklarına inanabilsinler. 6. sure (EN'ÂM) 154. ayet (Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
Şunu
da söylemelisiniz: "Eğer bize Kitap indirilmiş olsaydı, onlardan daha
doğru yürüyüşlü olurduk." Artık size Rabbinizden bir beyyine, bir kılavuz
ve bir rahmet gelmiş bulunuyor. Allah'ın ayetlerini yalanlayıp onlardan yüz
çevirenden daha zalim kim var? Ayetlerimize sırt dönenleri, yüz çevirmeleri
yüzünden azabın en acıklısıyla cezalandıracağız. 6. sure (EN'ÂM) 157. ayet (Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
Yemin
olsun ki, biz onlara, ilme uygun biçimde, ayrıntılı kıldığımız bir Kitap
getirdik. İnanan bir
topluluk için bir kılavuz, bir rahmettir o. 7. sure (A'RAF) 52. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Onlara
bir ayet getirmediğinde, "onu da şurdan burdan derleseydin ya," diye
konuşurlar. De ki: "Ben sadece Rabbimden bana vahyedilene uyuyorum. Bu,
Rabbinizden gelen gönül gözleridir, doğruya kılavuzdur, iman eden bir toplum
için rahmettir." 7. sure (A'RAF) 203. ayet
(Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Yemin olsun
ki, resullerin hikâyelerinde, aklını ve gönlünü çalıştıranlar için bir ibret
vardır. Bu Kur'an, uydurulacak bir hadis / bir söz
değildir; aksine o, önündekini tasdikleyici, her şeyi ayrıntılı
kılıcıdır. İnanan bir topluluk için de bir kılavuz
ve bir rahmettir. 12. sure (YÛSUF) 111.
ayet (Resmi: 12/İniş:53/ Alfabetik:110)
Bu Kitap'ı
sana yalnız şunun için indirdik: Hakkında ayrılığa düştükleri şeyi onlara iyice
açıklayasın ve Kitap, iman eden bir topluluk için
kılavuz ve rahmet olsun. 16. sure
(NAHL) 64. ayet (Resmi: 16/İniş:70/ Alfabetik:75)
Gün olur,
her ümmet için kendi aleyhlerine kendi içlerinden bir tanık çıkarırız. Seni de
şu insanlar hakkında tanık olarak getireceğiz. Sana
bu Kitap'ı indirdik ki her şey için ayrıntılı bir açıklayıcı, bir kılavuz, bir
rahmet, Müslümanlara da bir müjde olsun. 16. sure (NAHL) 89. ayet (Resmi: 16/İniş:70/Alfabetik:75)
Biz
Kur'an'dan, inananlar için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Ama bu, zalimlerin yıkımını
artırmaktan başka katkı sağlamıyor. 17. sure
(İSRÂ) 82. ayet (Resmi: 17/İniş:50/Alfabetik:46)
Ancak,
Rabbinden bir rahmet müstesna. Kuşkusuz, O'nun sana lütfu pek büyüktür. 17. sure (İSRÂ) 87. ayet (Resmi: 17/İniş:50/Alfabetik:46)
Ve
elbette o, inananlara bir kılavuz ve rahmettir. 27. sure
(NEML) 77. ayet (Resmi: 27/İniş:48/Alfabetik:81)
Yemin olsun
biz, ilk nesilleri helak ettikten sonra Mûsa'ya
Kitap'ı; insanlar için basîretler, kılavuz ve rahmet olarak verdik ki, düşünüp
öğüt alabilsinler. 28. sure
(KASAS) 43. ayet (Resmi: 28/İniş:49/ Alfabetik: 53)
Sen
bu Kitap'ın sana indirileceği ummuyordun; Rabbinden bir rahmet olarak geldi. O halde küfre sapanlara sakın
destekçi olma. 28. sure (KASAS) 86. ayet
(Resmi: 28/İniş:49/Alfabetik:53)
Karşılarında
okunup duran bir kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Bunda, inanan bir toplum için elbette ki bir rahmet ve
bir öğüt vardır. 29. sure (ANKEBÛT) 51.
ayet (Resmi: 29/İniş:85/ Alfabetik:8)
İyilik
ve güzellik sergileyenlere bir rahmet ve bir kılavuz olarak; 31. sure (LOKMAN) 3. ayet (Resmi: 31/İniş:57/Alfabetik:59)
Bu Kur'an,
insanların kalp gözlerini açacak ışıklardan oluşur. Gereğince
inanan bir toplum için de bir kılavuz ve bir rahmettir o. 45. sure (CÂSİYE) 20. ayet (Resmi: 45/İniş:65/Alfabetik:15)
Halbuki
ondan önce, bir önder ve bir rahmet olarak Mûsa'nın kitabı var! Bu Kur'an da öncekileri
tasdikleyen bir kitaptır. Zulmedenleri uyarsın, güzel davrananlara müjde olsun
diye Arap dilindedir. 46. sure (AHKAF) 12.
ayet (Resmi: 46/İniş:66/Alfabetik:3)
(d) İnananlar / müminler Allah'ın rahmetini umarlar
Böyle
birisi; gece saatlerinde secde ederek, ayakta durarak ibadet eden, ahiretten
korkan, Rabbinin rahmetini uman biri gibi midir? De ki: "Hiç bilenlerle
bilmeyenler eşit olur mu? Ancak gönül ve akıl sahipleri düşünüp ibret
alır." 39. sure (ZÜMER) 9. ayet
(Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)
(e) Rahmet, Nimete şükür
Allah'ın sizi rızıklandırdığı şeylerden helal ve temiz olarak yiyin! Eğer yalnız O'na kulluk / ibadet ediyorsanız, Allah'ın nimetlerine şükredin. 16. sure (NAHL) 114. ayet (Resmi: 16/İniş:70/Alfabetik:75)
O'nun
nimetlerine şükrediyordu. Allah onu seçip yüceltti ve dosdoğru bir
yola kılavuzladı. 16. sure (NAHL) 121. ayet
(Resmi: 16/İniş:70/Alfabetik:75)
Biz insana,
anne babasına çok iyi davranmasını önerdik. Annesi onu zahmetle taşıdı,
zahmetle doğurdu. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet, yiğitlik
çağına gelip kırk yıla erdiğinde şöyle der: "Rabbim;
beni, bana ve ebeveynime verdiğin nimete şükretmeye, hoşnut olacağın iyi bir iş
yapmaya yönelt! Soyum içinde, benim için barışı gerçekleştir. Sana
yöneldim ben, sana teslim olanlardanım ben!" 46. sure (AHKAF) 15. ayet (Resmi: 46/İniş:66/Alfabetik:3)
Hiç
kuşkusuz, biz verdik sana Kevser'i / iyilik,
bereket, mutluluk, güzellik, soy ve aydınlığın tükenmezini. o halde (yalnız)
Rabbine ibadet et ve (yalnız O'nun adına) kurban kes. 108. sure (KEVSER) 1-2. ayet (Resmi: 108/ İniş:15/Alfabetik:55)
(f) Rahmet, Ahireti düşünüp arınmak
Biz
onları, yurdu düşünme özellikleriyle yücelen tertemiz kullar yaptık. 38. sure (SÂD) 46. ayet (Resmi: 38/İniş:38/Alfabetik:88)
(g) Rahmet, insanların seçim ve tercihlerine göre Allah'tandır
Bu böyledir. Çünkü Allah bir topluma lütfettiği nimeti, o toplum birey olarak içlerindekini / birey olarak kendilerine ilişkin olanı değiştirmedikçe, değiştirmemiştir. Ve Allah, iyice işiten, gereğince bilendir. 8. sure (ENFÂL) 53. ayet (Resmi: 8/İniş:93/Alfabetik:22)
Onlara,
"Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan, yemin olsun
"Allah!" diyecekler. De onlara: "Peki Allah dışındaki
yakardıklarınız hakkında ne diyorsunuz? Allah bana
bir zarar vermek istese, O'nun vereceği zararı uzaklaştırabilirler mi? Yahut
bana bir rahmet dilese, O'nun rahmetini tutabilirler mi?" De ki:
"Bana Allah yeter! Tevekkül edenler O'na dayanıp güvenirler." 39. sure (ZÜMER) 38. ayet (Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)
(h) Batıla inanan inkârcılar şükretmezler ve rahmete nankörlük ederler
Allah size, kendi benliklerinizden eşler nasip etti. Eşlerinizden de sizin için oğullar ve torunlar oluşturdu. Ve sizleri güzel ve temiz nimetlerle rızıklandırdı. Şimdi bunlar, bâtıla mı inanıyorlar? Ve bunlar, evet bunlar, Allah'ın nimetine nankörlük mü ediyorlar? 16. sure (NAHL) 72. ayet (Resmi: 16/İniş:70/Alfabetik:75)
Allah,
içinde dinlenesiniz diye sizin için geceyi yarattı. Gündüzü de aydınlık kıldı. Şu bir gerçek ki, Allah, insanlara her halde lütufkâr
davranıyor fakat insanların çokları şükretmezler. 40. sure (MÜ'MİN) 61. ayet (Resmi: 40/İniş:60/Alfabetik:69)
(i) Rahmet, Dünya'da herkese, Ahirette fazlasıyla ve sadece inananlara
Görmediniz mi, Allah, göklerde ve yerde bulunan şeyleri sizin emrinize verdi ve görünür görünmez nimetlerini üstünüze saçtı. İnsanlardan öylesi var ki, Allah uğrunda ilimsiz, kılavuzsuz ve aydınlatıcı bir kitaba dayanmaksızın mücadele eder. 31. sure (LOKMAN) 20. ayet (Resmi: 31/İniş:57/Alfabetik:59)
Çünkü Allah
onlara ücretlerini tam ödeyecek, lütfundan onlara artırma da yapacaktır.
Gafûr'dur O, çok affeder; Şekûr'dur, şükredenlere
mutlaka karşılık verir. 35. sure
(FATIR) 30. ayet (Resmi: 35/İniş:43/Alfabetik:24)
Kazandıkları,
tepelerine inerken o zalimlerin korkudan titrediklerini göreceksin. İman edip
hayra ve barışa yönelik işler yapanlarsa cennetlerin bahçelerindedir. Rableri katında kendileri için,
diledikleri her şey vardır. İşte budur o büyük lütuf. 42. sure (ŞÛRÂ) 22. ayet (Resmi: 42/İniş:62/Alfabetik:95)
İman
edip hayra ve barışa yönelik işler yapanların dualarını O cevaplıyor, lütfundan onlara fazlasını O veriyor. İnkârcılara da şiddetli bir
azap var. 42. sure (ŞÛRÂ) 26. ayet
(Resmi: 42/İniş:62/Alfabetik:95)
Sonra
o gün, nimetten kesinlikle sorguya çekileceksiniz! 102. sure (TEKÂSÜR) 8. ayet (Resmi: 102/İniş:16/Alfabetik:102)
(j) Rahmet, resule
Ki Allah
senin günahından geçmiş olanı da gelecek olanı da bağışlasın, nimetini senin üzerinde tamamlasın ve seni
dosdoğru bir yola kılavuzlasın. 48. sure
(FETİH) 2. ayet (Resmi: 48/İniş:109/Alfabetik:27)
Ve
Rabbinin nimetini söz ve fiillerinle dile getir! 93. sure (DUHÂ) 11. ayet (Resmi: 93/İniş:11/Alfabetik:18)
(k) Rahmet, Allah'a kulluk / ibadette
Ey insanlar! Sizi de sizden öncekileri de yaratan Rabb'inize ibadet edin ki, korunabilesiniz. 2. sure (BAKARA) 21. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Kendisinden
istediğiniz her şeyden size bir parça verdi. Allah'ın nimetini saymaya
kalksanız, sayıp bitiremezsiniz. Doğrusu şu ki insan, gerçekten çok zalim,
çok nankördür. 14. sure (İBRÂHİM) 34. ayet
(Resmi: 14/İniş:72/Alfabetik:40)
Allah'ın
nimetlerini saymaya kalkarsanız, onların sonunu getiremezsiniz. Allah, gerçekten Gafûr ve
Rahîm'dir. 16. sure (NAHL) 18. ayet
(Resmi: 16/İniş:70/Alfabetik:75)
(l) Rahmet, Allah'ın İnananlar / Müminler üzerindeki nimeti ve nimetini tamamlaması
Kendilerine nimet verdiklerinin, üzerlerine gazap dökülmemişlerin, karanlık ve şaşkınlığa saplanmamışların yoluna... 1. sure (FÂTİHA) 7. ayet (Resmi: 1/İniş:5/Alfabetik:23)
Ey İsrailoğulları! Size lütfettiğim nimetimi, sizi âlemlere üstün kıldığımı
hatırlayın. 2. sure (BAKARA) 47. ayet
(Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Ehlikitap'ın
küfre sapanlarıyla müşrikler, Rabb'inizden size bir hayır indirilmesini
istemezler. Ama Allah, rahmetini dilediğine özgüler.
Allah, büyük lütfun sahibidir. 2. sure
(BAKARA) 105. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Ey
İsrailoğulları! Size lütfettiğim nimetimi
hatırlayın. Ben sizi âlemlerden daha üstün kılmıştım. 2. sure (BAKARA) 122. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Nereden
çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü
ona doğru çevirin ki, insanların elinde sizin aleyhinize bir delil bulunmasın.
Onların zulme sapanları müstesna. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Yüzünüzü Mescid-i Haram'a dönün ki, üzerinizdeki nimetimi
tamamlayayım. Ve bu sayede güzeli ve iyiyi bulmanız da umulmaktadır. 2. sure (BAKARA) 150. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Sor
İsrailoğulları'na, onlara nice açık ayet verdik.
Kim Allah'ın nimetini, o kendisine geldikten sonra başka kılığa sokarsa kuşku
duymasın ki, Allah'ın azabı pek zorludur. 2. sure (BAKARA) 211. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Kadınları
boşadığınızda, bekleme sürelerini tamamladılar mı ya onları örfe uygun olarak
tutun yahut da örfe uygun olarak serbest bırakın. Onları, zulmetmeniz için,
zararlarına bir biçimde, tutmayın. Bunu yapan, öz benliğine zulmetmiş olur.
Allah'ın ayetlerini eğlence aracı yapmayın. Allah'ın
üzerinizdeki nimetini ve kendisiyle size öğüt vermek için indirdiği Kitap'ı ve
hikmeti hatırlayın. Allah'tan korkun ve bilin ki, Allah her şeyi çok iyi
bilmektedir. 2. sure (BAKARA) 231. ayet
(Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Hep birlikte
Allah'ın ipine yapışın, fırkalara bölünüp parçalanmayın; Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Birbirinizin düşmanı idiniz, Allah kalplerinizi
uzlaştırıp kaynaştırdı da O'nun nimeti sayesinde kardeşler haline geldiniz.
Ateşten bir çukurun kenarında idiniz; sizi oradan kurtardı. Allah size
ayetlerini bu şekilde açıklıyor ki, doğruya ve güzele yol bulasınız. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 103. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Yoksa
insanları, Allah'ın lütfundan kendilerine verdiği nimet yüzünden kıskanıyorlar
mı? Evet biz,
İbrahim Ailesi'ne de Kitap'ı ve hikmeti vermiş, onlara çok büyük bir mülk de
lütfetmiştik. 4. sure (NİSA) 54. ayet
(Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Allah'a
ve resule itaat eden kişilere gelince, bunlar, Allah'ın kendilerine nimet
verdikleriyle beraberdirler. Peygamberlerle, hak dostlarıyla,
şehitlerle, hayır ve barışı sevenlerle. Ne güzel dosttur bunlar! Böylesi bir beraberlik Allah'ın lütfudur. Her şeyi
bilici olarak Allah yeter. 4. sure
(NİSA) 69-70. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Eğer
size Allah'tan bir lütuf erişirse o -sizinle kendisi arasında hiçbir sevgi
yokmuş gibi- şöyle diyecektir: "Keşke ben de onlarla olsaydım da büyük bir
başarı kazansaydım!" 4. sure
(NİSA) 73. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Ey iman
edenler! Allah yolunda gaza için dolaştığınızda, iyice anlayıp dinleyin de size
selam verene / barış teklifi sunana "Sen mümin değilsin!" demeyin.
İğreti hayatın menfaatine göz dikiyorsunuz ama Allah katında çok ganimetler
vardır. Önceden siz de öyle idiniz ama Allah size
lütufta bulundu. O halde, iyice araştırın, anlayın dinleyin. Çünkü
Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır. 4. sure (NİSA) 94. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Eğer
Allah'ın senin üzerindeki lütfu ve rahmeti olmasaydı, onlardan bir grup seni
şaşırtmaya mutlaka yeltenecekti. Ama onlar kendilerinden başkasını saptıramazlar.
Ve sana hiçbir şekilde zarar veremezler. Allah sana Kitap'ı ve hikmeti indirmiş
ve sana bilmediğin şeyleri öğretmiştir. Allah'ın senin üzerindeki lütfu çok
büyüktür. 4. sure (NİSA) 113. ayet
(Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Şunlar size
haram kılınmıştır: Boğazlanmayarak ölmüş hayvanın eti, kan, domuz eti, üzerine
Allah'tan başkasının adı anılmış, boğulmuş, vurulmuş, yuvarlanmış, süsülmüş,
canı üzerineyken yetişip kestikleriniz müstesna olmak üzere canavar tarafından
yırtılmış ve dikili adak taşları üzerinde boğazlanmış hayvanlar ve bir de fal
oklarıyla kısmet paylaşmanız... Bütün bunlar birer sapıştır. Küfre batmış
olanlar bugün dininizden ümitlerini kestiler. Artık onlardan korkmayın, benden
korkun! Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim,
üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam'ı / Allah'a
teslim olmayı seçtim. Şu da var ki, her kim ciddi bir açlıkla yüz yüze
gelir de günaha kaçmak maksadı olmaksızın onlardan yemek zorunda kalırsa,
elbette Allah Gafûr ve Rahîm'dir. 5. sure
(MÂİDE) 3. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Ey iman
sahipleri! Namaza duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi
yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin / yahut
yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice temizlenin! Hasta yahut yolculuk halinde
iseniz yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuş da su
bulamamışsanız temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinizi ve ellerinizi
ondan meshedin. Allah size zorluk çıkarmak
istemiyor. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor
ki, şükredebilesiniz. 5. sure
(MÂİDE) 6. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Ey
iman edenler! Allah'ın, üzerinizdeki nimetini hatırlayın! Hani bir topluluk
ellerini size uzatmaya niyet etmişti de Allah onların ellerini sizden çekmişti. Allah'tan sakının! Müminler
yalnız Allah'a tevekkül etsinler! 5. sure
(MÂİDE) 11. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Mûsa,
kavmine şöyle demişti: "Ey toplumum! Allah'ın,
üzerinizdeki nimetini hatırlayın. İçinizde peygamberler vücuda getirdi, sizi
krallar yaptı, âlemlerden hiç kimseye vermediklerini size verdi." 5. sure (MÂİDE) 20. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
İçine
ürperti düşenlerden, Allah'ın nimet verdiği iki adam dedi ki: "Onların içine kapıdan
girin. Oraya girdiğinizde galip geleceksiniz. Eğer inananlar iseniz yalnız
Allah'a güvenin." 5. sure (MÂİDE) 23. ayet
(Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Hani, Allah
şöyle demişti: "Ey Meryem'in oğlu İsa! Senin
ve annenin üzerindeki nimetimi hatırla. Seni Ruhulkudüs'le desteklemiştim,
beşikte iken ve erginlik çağında insanlarla konuşuyordun. Sana Kitap'ı,
hikmeti, Tevrat'ı, İncil'i öğretmiştim. Benim iznimle çamurdan kuş görünümünde
bir şey yaratıyor, içine üflüyordun da o benim iznimle kuş oluyordu. Doğuştan
körü, abraşı benim iznimle iyileştiriyordun. Benim iznimle ölüleri
çıkarıyordun. İsrailoğullarını senden uzak tutmuştum. Hani, sen onlara
açık-seçik ayetleri getirdiğinde, küfre sapanları şöyle deyivermişti:
"Açık bir büyüden başka bir şey değil bu." 5. sure (MÂİDE) 110. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Biz
böylece onların bir kısmını diğer bir kısmıyla imtihana çektik ki, şunu
söylesinler: "Allah aramızdan şunlara mı lütufta bulundu?" Allah şükredenleri daha iyi
bilmiyor mu? 6. sure (EN'ÂM) 53. ayet
(Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
Böylece
biz İbrahim'e göklerin ve yerin melekûtunu gösteriyorduk ki, gerçeği görüp
bilerek inananlardan olsun. 6. sure
(EN'ÂM) 75. ayet (Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
"Hatırlayın
ki, Allah sizi Ad'dan sonra halefler yaptı ve
yeryüzünde sizi yerleştirdi. O'nun düzlüklerinde saraylar kuruyorsunuz,
dağlarını yontup ev yapıyorsunuz. Artık Allah'ın nimetlerini anın da fesat
çıkararak yeryüzünü berbat etmeyin." 7. sure (A'RAF) 74. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
İşte böyle! Rabbin seni seçip yüceltecek, olayların ve sözlerin
tevilinden, sana bir şeyler öğretecek, hem senin hem Yakub soyunun üzerinde
nimetini tamamlayacaktır. Tıpkı bundan önce
ataların İbrahim ve İshak üzerine o nimeti tamamladığı gibi. Şu kesin
ki, senin Rabbin Alîm'dir, Hakîm'dir. 12. sure (YÛSUF) 6. ayet (Resmi: 12/İniş:53/Alfabetik:110)
Bakmadın mı şunlara ki, Allah'ın nimetini inkârla / nankörlükle değiştirdiler ve toplumlarını helâk yurduna kondurdular. 14. sure (İBRÂHİM) 28. ayet (Resmi: 14/İniş:72/Alfabetik:40)
De ki:
"Allah size bir kötülük murat eder yahut bir
rahmet dilerse, Allah'la aranıza kim girebilir?" Onlar kendileri
için, Allah'tan başka ne bir dost bulabilirler ne de bir yardımcı. 33. sure (AHZÂB) 17. ayet (Resmi: 33/İniş:97/Alfabetik:4)
Hani sen Allah'ın nimetlendirdiği, senin de lütufta bulunduğun
kişiye "Eşini yanında tut, Allah'tan kork!" diyordun ama,
Allah'ın açıklayacağı bir şeyi de içinde saklıyordun; insanlardan çekiniyordun.
Oysaki kendisinden korkmana Allah daha layıktır. Zeyd o kadından ilişiğini
kesince onu sana nikâhladık ki, evlatlıkları eşleriyle ilişkilerini
kestiklerinde, müminler için o kadınlarla evlenmede bir güçlük olmasın. Zaten
Allah'ın emri yerine getirilmiştir. 33. sure
(AHZÂB) 37. ayet (Resmi: 33/İniş:97/ Alfabetik:4)
Ve
muştula inananlara: Kendilerine Allah'tan büyük bir lütuf vardır. 33. sure (AHZÂB) 47. ayet (Resmi: 33/İniş:97/Alfabetik:4)
Ey
insanlar, Allah'ın, üzerinizdeki nimetini anın! Allah'tan başka yaratıcı mı
var? Sizi gökten ve yerden rızıklandırır. O'ndan başka ilah yoktur. Hal böyle iken
nasıl oluyor da yüz geri çevriliyorsunuz? 35.
sure (FATIR) 3. ayet (Resmi: 35/İniş:43/Alfabetik:24)
Artık hatırlat, öğüt ver! Rabbinin nimetine yemin olsun ki, sen ne kâhinsin ne de
cin çarpmış. 52. sure (TÛR) 29. ayet
(Resmi: 52/İniş:76/Alfabetik:106)
Ki
sen, cin tasallutuna uğramış değilsin; Rabbinin nimeti sayesinde, 68. sure (KALEM) 2. ayet (Resmi: 68/İniş:2/Alfabetik:51)
RESUL KUR'AN'IN KUR'AN MESAJLARI - M. Kemal Adal
Selam...
T.C. / M. Kemal Adal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder