İNSANIN
KENDİSİNE VE ÇEVRESİNE KARŞI AHLAKİ SORUMLULUKLARI
2. KÖTÜ VE YERİLEN TUTUM VE DAVRANIŞLAR (BATIL AMELLER) - 7
AYRICA
BAKINIZ: III. B. 2. b. İNANMAYANLAR
(KÂFİRLER) VE ÖZELLİKLERİ
h) Çekememezlik (Haset)
(1) Kavram olarak, Ahlak, İnsanın Kendisine ve Çevresine Karşı Ahlaki Sorumlulukları, Kötü ve Yerilen Tutum ve Davranışlar, Çekememezlik (Haset)
De ki: "Yarılan karanlıktan çıkan sabahın Rabbine / yarılışlardan fışkıran oluşun Rabbine sığınırım! Yarattıklarının şerrinden, Çöktüğü zaman karanlığın / gelip çattığı zaman göz perdelenmesinin / tutulduğu zaman Ay'ın / battığı zaman Güneş'in / taştığı zaman şehvetin / soktuğu zaman yılanın / ümit kırdığı zaman musibetin şerrinden! Düğümlere üfleyip tüküren üfürükçülerin şerrinden! Kıskandığı zaman hasetçinin şerrinden..." 113. sure (FELAK) 1-5. ayet (Resmi: 113/İniş:20/Alfabetik:26)
Allah'ın,
bir kısmınıza bir kısmınızdan farklı olarak lütfettiği şeyleri isteyip
durmayın. Erkeklere kendi kazandıklarından bir pay var; kadınlara da kendi
kazandıklarından bir pay var. Allah'tan, O'nun lütfunu isteyin! Allah,
her şeyi iyice bilmektedir. 4. sure
(NİSA) 32. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
(2) Kıskançlık
Ehlikitap'ın küfre sapanlarıyla müşrikler, Rabb'inizden size bir hayır indirilmesini istemezler. Ama Allah, rahmetini dilediğine özgüler. Allah, büyük lütfun sahibidir. 2. sure (BAKARA) 105. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Ehlikitap'tan
birçoğu, benliklerindeki kıskançlık yüzünden
sizi, imanınızdan sonra kâfirler haline bir döndürebilseler diye yürekten
istedi. Hem de gerçek kendilerine ayan-beyan olduktan sonra... Allah, buyruğunu getirinceye
değin affedin, hoşgörün. Allah, her şeye gücü yetendir. 2. sure (BAKARA) 109. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
İnsanlar bir
tek ümmet idi. Sonra Allah, peygamberleri müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak
gönderdi. Onlarla beraber, anlaşmazlığa düştükleri konularda, insanlar arasında
hükmetsinler diye gerçeği taşıyan Kitap'ı hak olarak indirdi. O Kitap'ta
anlaşmazlığa düşenler, o Kitap'ın bizzat muhataplarından başkası değildi. Bunlar, kendilerine açık kanıtlar geldikten sonra sırf aralarındaki kıskançlık ve azgınlık
yüzünden, çekişmeye girdiler. Sonra Allah kendi izniyle, inananları,
üzerinde tartışmaya girdikleri gerçeğe tekrar ulaştırdı, Allah, dilediği kişiyi / dileyeni doğru yola iletir. 2. sure (BAKARA) 213. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Allah
katında din İslam'dır / barış ve esenlik için Allah'a teslim olmaktır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten
sonra, aralarındaki kıskançlık /
doymazlık / azgınlık / denge noktasından sapma / yalancılık / zulüm / kibir /
zinakârlık yüzünden
ihtilafa düştü. Kim Allah'ın
ayetlerine nankörlük ederse, Allah, hesabı çabucak görecektir. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 19. ayet (Resmi: 3/İniş:94/ Alfabetik:7)
Göklerde
ne var, yerde ne varsa hepsi Allah'ındır.
İş ve oluşlar Allah'a döndürülür. 3. sure (ÂLİ
IMRÂN) 109. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
De ki:
"Ey Ehlikitap! Sadece şunun için bizden hoşlanmıyorsunuz: Allah'a, bize
indirilene, daha önce indirilene inanmışız. Doğrusu şu ki, sizin çoğunuz yoldan
sapmış olanlardır." 5. sure (MÂİDE) 59. ayet
(Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Yahudiler
dediler ki: "Allah'ın eli bağlıdır." Kendi elleri bağlandı / elleri
bağlanasıcalar! Söylemiş oldukları yüzünden lanetlendiler. Söylediklerinin
aksine, Allah'ın iki eli de alabildiğine açıktır; dilediği gibi bağışta
bulunur. İnan olsun ki, Rabbinden sana indirilen, küfür ve taşkınlık yönünden onları iyice azdıracaktır.
Onların arasına, ta kıyamet gününe kadar düşmanlık ve nefret atmışızdır. Ne
zaman savaş için bir ateş yaksalar, Allah onu söndürür de onlar yeryüzünde yine
bozgunculuğa koşarlar. Ama Allah, bozguncuları sevmez. 5. sure (MÂİDE) 64. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
De ki:
"Ey Ehlikitap! Siz, Tevrat'ı, İncil'i ve Rabbinizden size indirileni tam
uygulamadıkça hiçbir şey değilsiniz." Rabbinden sana indirilen, onlardan birçoğunun küfür ve
azlığını elbette artıracaktır. Küfre batan topluluk için tasalanma
artık. 5. sure (MÂİDE) 68. ayet (Resmi:
5/İniş:110/Alfabetik:60)
Biz böylece
onların bir kısmını diğer bir kısmıyla imtihana
çektik ki, şunu söylesinler: "Allah aramızdan şunlara mı lütufta bulundu?" Allah şükredenleri daha
iyi bilmiyor mu? 6. sure (EN'ÂM) 53. ayet
(Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
Göğüslerinde
düşmanlıktan ne varsa söküp atmışızdır. Irmaklar akar altlarından. Şöyle derler: "Hamdolsun bizi buraya ulaştıran Allah'a. Eğer Allah bize kılavuzluk etmeseydi, biz
buraya ulaşamazdık. Andolsun ki, Rabbimizin resulleri gerçeği
getirmişler." Şöyle seslenilir: "İşte
size, yaptıklarınıza karşılık mirasçı kılındığınız cennet." 7. sure (A'RAF) 43. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
"Yavrucuğum,
dedi, rüyanı
kardeşlerine anlatma; sonra sana bir oyun oynarlar. Hiç kuşkusuz şeytan, insan için açık bir düşmandır."
12. sure (YÛSUF) 5. ayet (Resmi: 12/İniş:53/Alfabetik:110)
O vakit onlar şöyle demişlerdi: "Yûsuf ve
kardeşi, babamıza bizden daha sevimli, bu bir gerçek. Ama biz de
birbirini her hal ve şartta destekleyen bir ekibiz. Şu da kuşkusuz ki, bizim
babamız, inkâr edilemez bir şaşkınlık içindedir." "Yûsuf'u öldürün yahut bir yere götürüp atın ki, babanızın
ilgisi yalnız size yönelsin ve bunun ardından barışçıl ve hayırsever bir
topluluk haline gelesiniz." 12. sure
(YÛSUF) 8-9. ayet (Resmi: 12/İniş:53/Alfabetik:110)
Göğüslerindeki düşmanlığı çekip
almışızdır. Köşkler /
divanlar üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler
olmuşlardır. 15. sure (HİCR) 47. ayet
(Resmi: 15/İniş:54/Alfabetik:36)
Sakın, onlardan bazı çiftlere
verdiğimiz nimet ve zevklere gözlerini dikme. Onlar için tasalanma da. Müminler için kanadını indir sen! 15. sure (HİCR) 88. ayet (Resmi: 15/İniş:54/Alfabetik:36)
Biz,
İbrahim'e İshak'ı ve Yakub'u armağan ettik. Onun
soyu içine peygamberliği ve Kitap'ı yerleştirdik ve onun ödülünü dünyada
verdik. Âhirette de o, elbette ki iyilik ve barış sevenler arasında olacaktır.
29. sure (ANKEBÛT) 27. ayet (Resmi: 29/İniş:85/Alfabetik:8)
Onlara, iş ve yönetime ilişkin
açık seçik belgeler verdik. Onlar, kendilerine ilim
geldikten sonra, aralarındaki azgınlık
ve kıskançlık yüzünden ihtilafa düştüler. Hiç kuşkusuz, Rabbin,
onlar arasında, tartışıp durdukları şeyle ilgili olarak kıyamet günü hüküm
verecektir. 45. sure (CÂSİYE) 17. ayet
(Resmi: 45/İniş:65/Alfabetik:15)
Geri
bırakılanlar, ganimetleri almak üzere gittiğiniz zaman şöyle diyecekler:
"İzin verin, biz de size uyalım!" Onlar Allah'ın kelamını değiştirmek
istiyorlar. De ki: "Bize asla uyamazsınız! Allah önceden de böyle
buyurmuştu." Bu kez şöyle diyecekler:
"Hayır, siz bizi
kıskanıyorsunuz." İşin doğrusu şu ki, onlar çok az anlıyorlar / onlar,
az bir kısmı hariç, anlamıyorlar. 48.
sure (FETİH) 15. ayet (Resmi: 48/İniş:109/Alfabetik:27)
RESUL KUR'AN'IN KUR'AN MESAJLARI - M. Kemal Adal
Selam...
T.C. / M. Kemal Adal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder