(1) İtaat Etme
Namazları ve orta namazı koruyun. Tam bir saygıyla Allah'ın huzurunda kıyam edin. 2. sure (BAKARA) 238. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Resul,
Rabb'inden kendisine indirilene inanmıştır; müminler de. Hepsi; Allah'a, onun
meleklerine, kitaplarına, resullerine inanmışlardır. Allah'ın resullerinden hiç
birini ötekinden ayırmayız. Şöyle demişlerdir: "Dinledik,
boyun eğdik. Affet bizi, ey Rabb'imiz. Dönüş yalnız sanadır." 2. sure (BAKARA) 285. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Kullar ki sabredenlerdir, özü-sözü doğru olanlardır, ilahî huzurda duranlardır, nimet ve imkânlardan başkalarını yararlandıranlardır; seherlerde, bağışlanmak için yakaranlardır. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 17. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Şunu da
söyle: "Allah'a ve resule itaat edin."
Eğer yüz çevirirlerse, Allah küfre sapanları sevmez. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 32. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
İbrahim,
gerçekten yufka yürekli bir insandı; herkes için ah eder, içini çekerdi,
yalvarıp yakarırdı. 11. sure (HÛD) 75. ayet
(Resmi: 11/İniş:52/Alfabetik:38)
Biz her
ümmet için bir kurbanlık hayvan kesme zamanı / kurbanlık hayvan kesme yeri /
kurbanlık hayvan kesme tarzı belirledik ki, kendilerine rızık olarak verdiği
kurbanlık hayvanların üstüne Allah'ın ismini ansınlar. Sizin
tanrınız bir tek tanrıdır; o halde yalnız O'na teslim olun. Alçak
gönüllü, saygılı kişileri muştula. 22. sure
(HAC) 34. ayet (Resmi: 22/İniş:88/Alfabetik:32)
Allah'a ve
aralarında hüküm versin diye elçiye çağrıldıklarında, içlerinden bir fırka
hemen yüz çevirenler oluveriyor. Eğer gerçek, kendi lehlerine olursa boyun
bükerek ona gelirler. Kalplerinde maraz mı var bunların, yoksa kuşkuya mı
düştüler, yoksa Allah'ın ve resulünün kendilerine haksızlık yapacağından mı
korkuyorlar? Hayır, hayır! Bunlar zalimlerin ta kendileri... Allah'a ve aralarında hüküm vermek üzere O'nun resulüne
çağrıldıklarında, müminlerin sözleri sadece şunu söylemeleridir: "İşittik,
itaat ettik." İşte bunlardır kurtuluşa erenler. Allah'a ve O'nun resulüne itaat eden, Allah'a saygı duyan
ve O'ndan korkan kişiler, zafere ulaşanların ta kendileridir.
Yeminlerinin olanca gücüyle Allah'a ant içtiler ki, sen onlara emredersen
mutlaka savaşa çıkacaklar. De ki: "Ant
içmeyin! Örfe uygun bir itaat yeterli! Allah, yapmakta olduklarınızdan
haberdardır." De ki: "Allah'a da
itaat edin, resule de. Eğer yüz çevirirseniz / yüz çevirirlerse, onun
görevi ona yükletilen, sizin göreviniz de size yükletilendir. Eğer ona itaat ederseniz yolu bulursunuz. Resule
düşen, açık bir tebliğden başkası değildir." 24. sure (NÛR) 48-54. ayet (Resmi: 24/İniş:102/Alfabetik:84)
Sizden
kim, Allah'a ve resulüne itaat eder, iyilik yaparsa, ona da ücretini iki kat
olarak veririz. Kendisi
için bol ve bereketli bir rızık da hazırlamışızdır. 33. sure (AHZÂB) 31. ayet (Resmi: 33/İniş:97/Alfabetik:4)
Allah
şu kişiler için bir affediş ve büyük bir ödül hazırlamıştır: Müslüman erkekler, Müslüman
kadınlar, mümin erkekler, mümin kadınlar, itaat
eden erkekler, itaat eden kadınlar, özü sözü doğru erkekler, özü sözü
doğru kadınlar, sabreden erkekler, sabreden kadınlar, Allah korkusuyla ürperen
erkekler, Allah korkusuyla ürperen kadınlar, sadaka veren erkekler, sadaka veren
kadınlar, oruç tutan erkekler, oruç tutan kadınlar, ırz ve iffetlerini koruyan
erkekler, ırz ve iffetlerini koruyan kadınlar, Allah'ı çok anan erkekler,
Allah'ı çok anan kadınlar. 33. sure
(AHZÂB) 35. ayet (Resmi: 33/İniş:97/Alfabetik:4)
Gün olur,
yüzleri ateşin içinde evrilip çevrilir de şöyle derler: "Vay başımıza! Keşke Allah'a itaat etseydik, keşke resule itaat
etseydik." 33. sure (AHZÂB) 66.
ayet (Resmi: 33/İniş:97/Alfabetik:4)
Ki Allah
amellerinizi hayra ve barışa yarayışlı kılsın, günahlarınızı affetsin. Allah'a ve O'nun resulüne itaat eden, büyük bir başarıyı
elde etmiştir. 33. sure (AHZÂB) 71.
ayet (Resmi: 33/İniş:97/Alfabetik:4)
Onların
dediklerine sabret! O kuvvet sahibi kulumuz Davûd'u an! O, tespih nağmeleri döktüren bir kul idi. 38. sure (SÂD) 17. ayet (Resmi: 38/İniş:38/Alfabetik:88)
Azap
yakanıza yapışmadan Rabbinize dönüp O'na teslim
olun. Sonra size yardım edilmez. 39.
sure (ZÜMER) 54. ayet (Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)
İsa,
açık seçik kanıtlarla geldiğinde şöyle demişti: "Ben size hikmet getirdim ve tartışıp
durduğunuz şeylerin bir kısmını size açıklayayım diye geldim. O halde, Allah'tan korkun ve bana itaat edin!" 43. sure (ZUHRUF) 63. ayet (Resmi: 43/İniş:63/Alfabetik:113)
İtaat
ve güzel bir söz! İş budur. İş ciddileşince, Allah'a verdikleri söze
sadık olsalardı kendileri için daha iyi olurdu. 47. sure (MUHAMMED) 21. ayet (Resmi: 47/İniş:99/Alfabetik:64)
Ey
iman edenler! Allah'a itaat edin; resule de itaat edin! Amellerinizi işe
yaramaz hale getirmeyin. 47. sure (MUHAMMED) 33. ayet
(Resmi: 47/İniş:99/Alfabetik:64)
İbretle
bakılası, gönüller açıcı şeyler olarak; hakka
yönelen her kula öğüt olarak. 50. sure (KAF) 8. ayet (Resmi: 50/İniş:34/Alfabetik:49)
Allah'a
itaat edin, resule de itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz resulümüze düşen,
apaçık bir tebliğden başkası değildir. 64.
sure (TEĞÂBÜN) 12. ayet (Resmi: 64/İniş:107/ Alfabetik:101)
O halde, gücünüz ölçüsünde Allah'tan
korkun, dinleyin, itaat edin. Ve benlikleriniz için bir hayır olarak
infakta bulunun. Nefsinin cimrilik ve doymazlığından korunanlar, kurtuluşa
erenlerin ta kendileridir. 64. sure (TEĞÂBÜN) 16. ayet (Resmi: 64/İniş:107/Alfabetik:101)
O halde, yalanlayanlara itaat etme! 68. sure (KALEM) 8. ayet (Resmi: 68/İniş:2/Alfabetik:51)
Şunların
hiçbirine eğilme, uyma: Çok yemin eden, bayağı/alçak, 68. sure (KALEM) 10. ayet (Resmi: 68/İniş:2/Alfabetik:51)
"O
halde, Allah'a ibadet edin! O'ndan korkun! Ve bana
itaat edin ki, 71. sure (NÛH) 3. ayet
(Resmi: 71/İniş:71/Alfabetik:83)
"Biz
size yalnız ve yalnız Allah rızası için
yediriyoruz. Sizden bir karşılık da bir teşekkür de istemiyoruz; 76. sure (İNSÂN) 9. ayet (Resmi: 76/İniş:90/Alfabetik:43)
O halde,
Rabbinin hükmü karşısında sabret ve onların
günahkârlarına da nankörlerine de boyun eğme. 76. sure (İNSÂN) 24. ayet (Resmi: 76/İniş:90/Alfabetik:43)
İtaat
edilir orada kendisine, emindir. 81. sure (TEKVÎR) 21.
ayet (Resmi: 81/İniş:7/Alfabetik:103)
Sakın,
sakın! Ona boyun eğme; secde et ve yaklaş! 96. sure (ALAK) 19. ayet (Resmi: 96/İniş:1/Alfabetik:6)
(2) Gayret
(a) Gayret, Karşılığını Dünya'da ve Ahirette Allah verir
İnanıp hicret eden ve Allah yolunda uğraşıp didinenlere gelince,
onlar Allah'ın rahmetini umarlar. Allah çok affedici, çok merhametlidir. 2. sure (BAKARA) 218. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
İnananların;
özür sahibi olmaksızın oturanlarıyla, Allah yolunda malları ve canlarıyla didinip gayret
gösterenleri aynı değildir. Allah,
malları ve canlarıyla gayret gösterenleri oturanlara derece bakımından üstün
kılmıştır. Allah hepsine güzellik vaat etmiştir ama cihat edenleri, çok büyük bir ödülle, oturanlardan üstün
kılmıştır. 4. sure (NİSA) 95. ayet
(Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Ey iman
edenler! Allah'ın buyruğuna ters düşmekten sakının; O'na varmaya vesîle arayın. O'nun yolunda
gayret gösterin ki, kurtuluşa
erebilesiniz. 5. sure (MÂİDE) 35. ayet
(Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Ey inananlar! İçinizden kim dininden dönerse
şunu bilsin: Allah, yakında, kendilerini sevdiği ve kendisini seven, müminlere karşı boynu bükük, kâfirlere karşı başı dik bir
topluluk getirecektir. Bunlar Allah yolunda savaşırlar, hiçbir kınayanın
kınamasından korkmazlar. Bu, Allah'ın, dilediğine yönelttiği bir lütuftur.
Allah, yaratılışı ve yarattıklarını genişletir, her şeyi bilir. 5. sure (MÂİDE) 54. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Onlar ki inanıp hicret ettiler, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda savaştılar ve onlar ki hicret
edenleri barındırdılar, onlara yardım ettiler, işte onlar birbirlerinin
dostlarıdır. İman edip de hicret etmeyenlere gelince, hicret edecekleri vakte
kader size onların yönetiminden bir şey düşmüyor.
Ama sizden dinde yardım isterlerse, sizinle aralarında antlaşma bulunan bir
topluluk aleyhinde olmamak üzere, kendilerine yardım etmeniz gerekir.
Allah, yapmakta olduklarınızı iyice görmektedir. 8. sure (ENFÂL) 72. ayet (Resmi: 8/İniş:93/Alfabetik:22)
O inanıp hicret edenler, Allah
yolunda didinenler, o barındırıp yardımcı olanlar var ya, gerçek
müminler işte onlardır! Bir bağışlanma var onlar için, bol bir rızık var.
Sonradan inanarak hicret edip de sizinle birlikte cihada katılanlar da
sizdendir. Kan akrabaları ise, Allah'ın Kitabı'na göre birbirlerine daha yakın
dostturlar. Allah her şeyi bilir. 8. sure
(ENFÂL) 74-75. ayet (Resmi: 8/İniş:93/Alfabetik:22)
İman
edip hicret eden, Allah yolunda
mallarıyla, canlarıyla didinenler derece bakımından Allah katında daha
yücedirler. Kurtuluşa
erenler de işte bunlardır. 9. sure
(TEVBE) 20. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
De ki:
"Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, kabileniz /
menfaat çevreniz, elde ettiğiniz mallar, kesadından korktuğunuz ticaret,
hoşunuza giden konutlar sizin için Allah'tan,
resulünden ve Allah yolunda cihattan
daha sevimli ise artık Allah, emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah,
yoldan ayrılmış bir topluluğu doğruya ve güzele kılavuzlamaz." 9. sure (TEVBE) 24. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
Gerek hafif,
gerek ağırlıklı olarak mutlaka seferber olun ve Allah yolunda mallarınızla, canlarınızla
cihat edin. Eğer bilirseniz bu sizin
için daha hayırlıdır. 9. sure (TEVBE)
41. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
Ey
Peygamber! Küfre sapanlarla, ikiyüzlülerle cihat et! Onlara sert davran!
Onların varacakları yer cehennemdir. Ne kötü dönüş yeridir o! 9. sure (TEVBE) 73. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
Fakat
resul ve onunla birlikte iman edenler, mallarıyla,
canlarıyla didindiler. İşte bunlarındır tüm hayırlar. İşte
bunlardır tam kurtulanlar. 9. sure
(TEVBE) 88. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
Kuşkusuz,
Rabbin; işkenceye uğratıldıktan sonra hicret
eden, ardından da cihat edip sabreden kişiler yanındadır. Bütün bunlardan sonra senin
Rabbin elbette cömertçe affedecek, cömertçe merhamet edecektir! 16. sure (NAHL) 110. ayet (Resmi: 16/İniş:70 /Alfabetik:75)
Kim
de âhireti ister ve inanmış olarak ona yaraşır bir gayretle çalışırsa, böylelerinin gayretleri teşekkürle karşılanır. 17. sure
(İSRÂ) 19. ayet (Resmi: 17/İniş:50/ Alfabetik:46)
Allah uğrunda O'na yaraşır bir
gayretle didinin. O sizi seçmiş ve dinde size hiçbir güçlük çıkarmamıştır. Babanız
İbrahim'in milletini esas alın. Allah sizi, önceden de şu Kitap'ta da
"Müslümanlar / Allah'a teslim olanlar" diye adlandırdı ki, resul
sizin üzerinize bir tanık olsun, siz de insanlar üzerine tanıklar olasınız. O
halde namazı kılın, zekâtı verin ve Allah'a sarılın. O'dur sizin Mevlâ'nız. Ne
güzel Mevlâ'dır O, ne güzel yardımcıdır O! 22. sure (HAC) 78. ayet (Resmi: 22/İniş:88/Alfabetik:32)
Artık
inkârcılara boyun eğme, onlara karşı Kur'an
ile zorlu bir cihat aç. 25. sure
(FURKÂN) 52. ayet (Resmi: 25/İniş:42/Alfabetik:29)
Ve
kim didinir, gayret sarfederse hiç
kuşkusuz kendi benliği lehine gayret
sarfetmiş olur. Gerçek olan şu ki, Allah,
âlemlere muhtaç olmaktan uzak, mutlak bir Ganî'dir. 29. sure (ANKEBÛT) 6. ayet (Resmi: 29/İniş:85/Alfabetik:8)
Bizim uğrumuzda didinenleri
biz, yollarımıza
elbette ulaştıracağız. Allah, güzel düşünüp güzel davrananlarla mutlaka beraberdir. 29. sure (ANKEBÛT) 69. ayet (Resmi: 29/İniş:85/Alfabetik:8)
Ey iman
sahipleri! Düşmanımı ve düşmanınızı dostlar yerine tutmayın! Onlar, size
Hak'tan geleni inkâr ettikleri, Rabbiniz Allah'a inandığınız için Peygamber'i
ve sizi yurdunuzdan çıkardıkları halde, siz onlara sevgi sunuyorsunuz. Benim yolumda gayret sarf etmek, benim hoşnutluğumu
kazanmak için seferber olduğunuz halde, içinizde onlara sevgi gizliyorsunuz.
Sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da en iyi ben bilirim. Sizden kim bunu
yaparsa denge yolundan sapmış olur. 60. sure
(MÜMTEHİNE) 1. ayet (Resmi: 60/İniş:111/Alfabetik:71)
Ey Peygamber! Küfre
sapanlarla ve münafıklarla mücadele et
ve onlara karşı sert davran! Varacakları yer cehennemdir onların. Ne
kötü dönüş yeridir o! 66. sure (TAHRÎM) 9.
ayet (Resmi: 66/İniş:106/Alfabetik: 97)
"Ne
oluyor size de Allah için bir vakar ümidinde
olmuyorsunuz?" 71. sure
(NÛH) 13. ayet (Resmi: 71/İniş:71/Alfabetik:83)
O halde, boşalır boşalmaz yeni bir işe koyulup yorul! 94. sure (İNŞİRAH) 7. ayet (Resmi: 94/İniş:12/Alfabetik:45)
(b) Allah herkesi Bu dünyada sınayacak ve gayret gösterenle göstermeyeni belirleyip birbirinden ayıracaktır
Yoksa siz, Allah içinizden uğraşıp didinenleri seçmeden, sabredenleri seçmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 142. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Allah;
içinizden cihat edenleri, Allah'tan, resulünden ve müminlerden başkasını
kendisine sırdaş edinmeyenleri belirlemedikçe, bırakılacağınızı mı sandınız? Allah, yapmakta olduklarınızdan
haberdardır. 9. sure (TEVBE) 16. ayet
(Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
Allah'a
ve âhiret gününe iman edenler; mallarıyla, canlarıyla cihat edecekleri için
senden izin istemezler. Allah, takva sahiplerini iyice bilmektedir. 9. sure (TEVBE) 44. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
Allah'ın
resulüne ters düşmek için arkada kalanlar, çöküp oturdukları için sevindiler;
Allah yolunda, mallarıyla canlarıyla didinmeyi tiksindirici bulup şöyle
dediler: "Bu
sıcakta seferber olmayın." De ki: "Hararet bakımından cehennem daha
zorludur." Bir anlayabilselerdi! 9.
sure (TEVBE) 81. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
"Allah'a
inanın, O'nun resulüyle beraber savaşa çıkın" anlamında bir sure
indirildiği zaman, onların imkân ve servet sahibi
olanları, senden izin isteyerek şöyle demişlerdi: "Bırak bizi, oturanlarla
beraber olalım." 9. sure
(TEVBE) 86. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
Yemin
olsun, içinizden gayret gösterip didinenlerle sabredenleri bilinceye kadar,
sizi belalarla imtihan edeceğiz. Haberlerinizi de eleyip tarayacağız. 47. sure (MUHAMMED) 31. ayet (Resmi: 47/İniş:99/Alfabetik:64)
(3) Yardım
(a ) Genel olarak yardım / etki-katkı
Sabra ve namaza sarılarak yardım dileyin. Hiç kuşkusuz bu, kalbi ürperti duyanlardan başkasına çok ağır gelir. 2. sure (BAKARA) 45. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Ve korkun o
günden ki, hiç bir benlik bir başka benliğin herhangi bir şeyi için karşılık
ödemez; hiç bir benlikten şefaat kabul edilmez, hiç bir benlikten fidye
alınmaz. Ve onlara yardım da edilmez. 2. sure (BAKARA) 48. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Kimsenin
kimse yerine bir şey ödemeyeceği, kimseden fidye kabul edilmeyeceği, şefaatin
hiç kimseye yarar sağlamayacağı ve onların hiç bir
yardım göremeyecekleri o günden korkun. 2. sure (BAKARA) 123. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Ey iman
sahipleri! Sabra ve namaza sarılarak yardım dileyin.
Hiç kuşkunuz olmasın ki, Allah sabredenlerle beraberdir. 2. sure (BAKARA) 153. ayet (Resmi: 2/İniş:92/ Alfabetik:11)
O
zaman, izlenenler, kendilerini izleyenlerden uzaklaşıp gitmişlerdir. Azabı gördüler artık, aralarındaki bağlar parçalanıp koptu. 2. sure (BAKARA) 166. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Gerçeği
örtüp de küfre sapmış olarak ölenlere gelince, onların her biri kendini
kurtarmak için dünya dolusu altın verse de asla kabul edilmeyecektir. Korkunç
bir azap vardır onlar için. Hiçbir yardımcıları
olmayacaktır. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 91.
ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Küfre
sapanlara gelince, onların malları da çocukları da
kendilerine Allah'a karşı bir yarar asla sağlamayacaktır. Ateşin
dostlarıdır onlar. Sürekli kalacaklardır onun içinde. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 116. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
İşte bunlardır,
Allah'ın kendilerine lanet ettiği. Allah'ın
lanetlediği kişi için bir yardımcı asla bulamazsın. 4. sure (NİSA) 52. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Ey resul!
Kalpleri inanmamış olduğu halde ağızlarıyla "inandık" diyenlerin
küfürde yarışırcasına koşanları seni üzmesin. Yahudilerden bazıları yalancılık
etmek için dinlerler; huzuruna çıkmamış olan başka bir topluluk için dinlerler.
Yerlerine oturmuş kelimeleri, yapılarını bozup değiştirirler. "Size şu
verilirse alın, eğer o verilmezse çekinin." derler. Allah birini fitneye çarptırmak isterse sen onun için
Allah karşısında hiçbir şey yapamazsın. Bunlar o kişilerdir ki, Allah
kalplerini temizlemek istemiyor. Dünyada bir rezillik vardır onlar için;
âhirette de büyük bir azap var onlara. 5.
sure (MÂİDE) 41. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
A'raf halkı,
yüzlerinden tanıdıkları bazı erkeklere seslenip şöyle derler: "Bir araya gelmeniz de büyüklük taslamanız da size
hiçbir yarar sağlamadı." 7. sure
(A'RAF) 48. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Onun yalnız tevilini gözetirler. Onun tevili
geldiği gün, daha önce onu unutanlar şöyle derler: "İnan olsun, Rabbimizin
resulleri gerçeği getirmişler. Acaba bizim için şefaatçılar var mı ki, bize
şefaat etsinler; yahut daha önce yaptıklarımızdan başkasını yapalım diye geri
gönderilebilir miyiz?" Öz benliklerini hüsrana ittiler. İftiralarına alet ettikleri, onlardan uzaklaşıp kayboldu.
7. sure (A'RAF) 53. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Musa kendi
toplumuna şöyle dedi: "Allah'tan yardım
dileyin, sabırlı olun. Yeryüzü Allah'ındır, Allah ona, kullarından
dilediğini mirasçı kılar. Sonuç, takvaya sarılanlarındır." 7. sure (A'RAF) 128. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Onlar,
ne bunlara bir yardım sağlayabilirler ne de kendi benliklerine yardımcı
olabilirler. 7. sure (A'RAF) 192. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
O'nun
dışında yakardıklarınız, size yardım edemezler. Kendilerine de yardımcı
olamazlar. 7. sure (A'RAF) 197. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Bunlar
yeryüzünde kimseyi âciz bırakamazlar. Allah'tan başka hiçbir dostları da yoktur. Onlara azap kat kat
verilecektir. Hem işitmeye güçleri yetmiyordu hem
de göremiyorlardı. 11. sure
(HÛD) 20. ayet (Resmi: 11/İniş:52/Alfabetik:38)
İş
bitirilince şeytan onlara şöyle dedi: "Allah size hak bir vaatle vaatte
bulundu, ben ise vaat ettim ama vaadimden caydım. Benim sizin üzerinizde bir
sultam yoktu. Sizi davet ettim, siz de bana uydunuz. Hepsi bu. Şimdi beni
kınamayı bırakın da öz benliklerinizi kınayın. Ne
ben sizi kurtarabilirim ne de siz beni kurtarabilirsiniz. Aslında ben
sizin, daha önceden beni şirk aracı yapmanıza karşı çıkmıştım. Zalimler için
acıklı bir azap öngörülmüştür." 14. sure
(İBRÂHİM) 22. ayet (Resmi: 14/İniş:72/ Alfabetik:40)
O inkâr
edenler, ne yüzlerinden ne sırtlarından azabı uzak tutamayacakları ve hiçbir yardım da göremeyecekleri zamanı bir bilselerdi!
21. sure (ENBİYÂ) 39. ayet (Resmi: 21/İniş:73/Alfabetik:21)
Yoksa
onların; kendilerini bize karşı siperleyecek tanrıları mı var? Ne kendilerine yardıma güç yetirebilirler ne de bizden
bir dostluğa muhatap olurlar. 21. sure
(ENBİYÂ) 43. ayet (Resmi: 21/İniş:73/ Alfabetik:21)
Allah'tan
ayrı olarak, hakkında O'nun hiçbir kanıt indirmediği şeye kulluk ediyorlar.
Kendilerinin de onunla ilgili bir ilmi yoktur. O
zalimlerin yardımcısı olmayacaktır. 22. sure (HAC) 71. ayet (Resmi: 22/İniş:88 /Alfabetik:32)
Şunu da sor:
"Eğer biliyorsanız söyleyin. Kimdir o, her şeyin melekûtu / aslı esası
elinde olan? O koruyup gözeten ama korunup
gözetilmeyen?" 23. sure
(MÜ'MİNÛN) 88. ayet (Resmi: 23/İniş:74/ Alfabetik: 70)
Zulme sapanlarsa ilimsiz bir biçimde
keyiflerine uymuşlardır. Allah'ın
saptırdığına kim yol gösterecek? Böylelerinin yardımcıları yoktur. 30. sure (RÛM) 29. ayet (Resmi: 30/İniş:84/Alfabetik:87)
Ey insanlar!
Rabbinizden korkun! Herhangi bir şeyde babanın,
evladı; evladın da babası yerine karşılık ödemeyeceği günden ürperin!
Allah'ın vaadi haktır; dünya hayatı sizi sakın aldatmasın. O yaman aldatıcı,
sakın sizi Allah ile aldatmasın! 31. sure
(LOKMAN) 33. ayet (Resmi: 31/İniş:57/Alfabetik:59)
O,
odur ki sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarsın diye size acıyor / destek
veriyor. Melekleri de öyle yapıyor. Zaten O, inananlara karşı çok
merhametlidir. 33. sure (AHZÂB) 43. ayet
(Resmi: 33/İniş:97/ Alfabetik:4)
Hiçbir
günahkâr, bir başkasının günahını yüklenmez. Yükü
ağır gelen, onu taşımaya çağırsa bile, kendisinden hiçbir şey yüklenilmez.
Akraba bile olsa... Sen ancak Rablerinden için için korkanları ve namaz
kılanları uyarırsın. Arınıp temizlenen, kendi benliği için arınıp temizlenir.
Dönüş Allah'adır. 35. sure (FATIR) 18. ayet
(Resmi: 35/İniş:43/Alfabetik:24)
"Ey
toplumum, bugün bu toprakta, birbirine destek veren insanlar olarak mülk ve
yönetim sizin. Peki, karşımıza dikildiği zaman
Allah'ın azabından bizi kim kurtaracak?" Firavun şöyle dedi:
"Ben size kendi fikrimden başkasını göstermem. Ve ben, aydınlık / doğruluk
yolundan başkasına da kılavuzlamam." 40.
sure (MÜ'MİN) 29. ayet (Resmi: 40/İniş:60/Alfabetik:69)
Bir
gündür ki o, dostun dosta yararı olmaz. Onlara yardım da edilmez. 44. sure (DUHÂN) 41. ayet (Resmi: 44/İniş:64/Alfabetik:19)
Kuşkun
olmasın ki onlar, Allah karşısında sana hiçbir
yarar sağlayamazlar / Allah'tan gelecek hiçbir şeyi senden uzaklaştıramazlar. Zalimler
birbirlerinin dostlarıdır; Allah ise takvaya sarılanların Velî'sidir. 45. sure (CÂSİYE) 19. ayet (Resmi: 45/İniş:65/Alfabetik:15)
Şöyle
denilir: "Unutuyoruz sizi bugün! Tıpkı sizin, bugününüze kavuşmayı
unuttuğunuz gibi. İşte böyle! Sığınağınız ateştir; hiçbir
yardımcınız da olmayacaktır." 45.
sure (CÂSİYE) 34. ayet (Resmi: 45/İniş:65/Alfabetik:15)
Yemin olsun,
onlara, size vermediğimiz imkân ve kudreti vermiştik. Onlar için işitme gücü,
gözler ve gönüller oluşturmuştuk. Fakat, işitme
güçleri de gözleri de gönülleri de kendilerine hiçbir yarar sağlamadı / kendilerinden
hiçbir şeyi uzaklaştıramadı; çünkü ayetlerimize karşı direniyorlardı. Ve
alaya aldıkları şey, onları kuşatıp sardı. 46. sure (AHKAF) 26. ayet (Resmi: 46/İniş:66/Alfabetik:3)
Allah'ın
davetçisine uymayan, yeryüzünde hiç kimseyle yarışamaz / hiç kimseyi âciz bırakamaz.
Böylesinin, Allah dışında / Allah'ın davetçisi dışında evliyası da olmaz. Böyleleri apaçık bir sapıklık
içindedir. 46. sure (AHKAF) 32. ayet
(Resmi: 46/İniş:66/Alfabetik:3)
Eğer
küfredenler sizinle savaşsalardı, sırtlarını dönüp kaçacaklardı. Sonra, bir dost da bir yardımcı da bulamazlardı. 48. sure (FETİH) 22. ayet (Resmi: 48/İniş:109/Alfabetik:27)
O gün,
tuzakları kendilerine bir yarar sağlamayacak; onlara
yardım da edilmeyecek! 52. sure
(TÛR) 46. ayet (Resmi: 52/İniş:76/Alfabetik:106)
Onların
malları da çocukları da kendilerine, Allah'a karşı hiçbir şey sağlamaz. Ateş halkıdır onlar. Sürekli
kalacaklardır orada. 58. sure (MÜCÂDİLE) 17.
ayet (Resmi: 58/İniş:104/Alfabetik:66)
Onlardan
önce yurda konmuş ve imana sarılmış olanlar, kendilerine hicret edenleri
severler. Onlara verilenlerden ötürü göğüslerinde
bir ihtiyaç duymazlar. Kendilerinin ihtiyaçları olsa bile, ötekileri kendi
nefislerine tercih ederler. Nefsinin cimriliğinden / doymazlığından
korunanlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. 59. sure (HAŞR) 9. ayet (Resmi: 59/İniş:95/Alfabetik:35)
Kıyamet
gününde ne hısımlarınızın ne de çocuklarınızın size hiçbir yararı olmaz. O,
sizi birbirinizden ayıracaktır. Allah, işleyip ürettiklerinizi açık açık
görmektedir. 60. sure (MÜMTEHİNE) 3. ayet
(Resmi: 60/İniş:111/Alfabetik:71)
Ey
Peygamber! Küfre sapanlarla ve münafıklarla
mücadele et ve onlara karşı sert davran! Varacakları yer cehennemdir
onların. Ne kötü dönüş yeridir o! 66. sure
(TAHRÎM) 9. ayet (Resmi: 66/İniş:106/ Alfabetik: 97)
"Hiçbir işime yaramadı malım." 69. sure (HÂKKA) 28. ayet (Resmi: 69/İniş:78/Alfabetik:34)
Bir
gündür ki o, bir benlik bir başka benlik için hiçbir şeye güç yetiremez. O gün, buyruk yalnız
Allah'ındır! 82. sure (İNFİTÂR) 19. ayet
(Resmi: 82/İniş:82/Alfabetik:42)
Artık onun
için ne bir kuvvet vardır ne de bir yardımcı.
86. sure (TÂRIK) 10. ayet (Resmi: 86/İniş:36/ Alfabetik:99)
Aşağı
yuvarlandığında malı onu kurtarmayacaktır. 92. sure
(LEYL) 11. ayet (Resmi: 92/İniş:9/Alfabetik:58)
Hadi
çağırsın derneğini / kurultayını! 96. sure
(ALAK) 17. ayet (Resmi: 96/İniş:1/Alfabetik:6)
Ne malı
kurtardı onu ne de kazandığı. 111.
sure (TEBBET) 2. ayet (Resmi: 111/İniş:6/ Alfabetik:100)
(b) Yardım, İnananlar ve Peygamberler Yardımı Yalnız
ve Ancak Allah'tan isterler
Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. 1. sure (FÂTİHA) 5. ayet (Resmi: 1/İniş:5/Alfabetik:23)
Musa kendi
toplumuna şöyle dedi: "Allah'tan yardım
dileyin, sabırlı olun. Yeryüzü Allah'ındır, Allah ona, kullarından
dilediğini mirasçı kılar. Sonuç, takvaya sarılanlarındır." 7. sure (A'RAF) 128. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Resul şöyle
yakardı: "Rabbim, hak ile hükmet! Bizim
Rabbimiz Rahman'dır. Sizin nitelendirmelerinize karşı yardımına başvurulandır,
Müsteân'dır." 21. sure
(ENBİYÂ) 112. ayet (Resmi: 21/İniş:73/Alfabetik:21)
(c) Yalnız ve ancak Allah'a kulluk edilir ve yalnız ondan istenir
Yalnız sana
ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz.
1. sure (FÂTİHA) 5. ayet (Resmi: 1/İniş:5/Alfabetik:23)
Allah bunu
size bir müjde olması ve onunla kalplerinizi yatıştırması dışında hiçbir şey
yapmamıştır. Yardım, Azîz ve Hakîm olan Allah
katından başka hiçbir yerden gelmez. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 126. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Şunu da
söyle: "Rabbim bana adaleti emretti. Her
mescitte yüzlerinizi O'na doğrultun. Dini yalnız O'na özgüleyerek O'na yakarın.
Tıpkı sizi ilk yarattığı gibi O'na döneceksiniz." 7. sure (A'RAF) 29. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
İnanmış
olanlar ancak o kişilerdir ki, Allah anıldığında yürekleri ürperip titrer ve
onlara Allah'ın ayetleri okunduğunda, bu onların imanlarını artırır. Ve onlar yalnız Rablerine güvenip dayanırlar. 8. sure (ENFÂL) 2. ayet (Resmi: 8/İniş:93/Alfabetik:22)
Allah bunu,
sadece bir müjde olsun ve o sayede kalpleriniz huzur ve rahatlık bulsun diye
yaptı. Yardım yalnız ve yalnız Allah katındandır.
Hiç şüphesiz Allah Azîz'dir, Hakîm'dir. 8. sure (ENFÂL) 10. ayet (Resmi: 8/İniş:93/Alfabetik:22)
Emin ol, bu
Kitap'ı biz sana hak olarak indirdik. O halde, dini
yalnız Allah'a özgüleyerek O'na kulluk/ibadet et! 39. sure (ZÜMER) 2. ayet (Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)
De
ki: "Bana, dini yalnız Allah'a özgüleyerek, O'na ibadet/kulluk etmem
emredildi." 39. sure (ZÜMER) 11. ayet (Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)
De ki: "Ben,
dinimi yalnız kendisine özgüleyerek, Allah'a ibadet ediyorum." 39. sure (ZÜMER) 14. ayet (Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)
Yoksa
Allah'tan başka şefaatçılar mı edindiler? De ki: "Onlar hiçbir şeye sahip
olmayan/hiçbir şeye gücü yetmeyen, aklını da işletmeyen varlıklar olsalar da
mı?" 39. sure (ZÜMER) 43. ayet
(Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)
Kâfirler hoşlanmasa
da siz, dini yalnız O'na özgüleyerek, Allah'a dua edin! 40. sure (MÜ'MİN) 14. ayet (Resmi: 40/İniş:60/Alfabetik:69)
Hayy O'dur!
Tanrı yoktur O'ndan başka. Dini kendisine
özgüleyerek dua edin O'na. Hamd olsun âlemlerin Rabbi'ne! 40. sure (MÜ'MİN) 65. ayet (Resmi: 40/İniş:60/Alfabetik:69)
Hiç kuşkusuz, mescitler / secdeler Allah içindir. O
halde, Allah ile birlikte bir başkasına yakarmayın/Allah'ın yanında bir başkası
için çağrıda bulunmayın. 72. sure
(CİN) 18. ayet (Resmi: 72/İniş:40/Alfabetik:16)
Oysa
ki onlara, dini yalnız O'na özgüleyerek, dosdoğru yürüyen kişiler halinde
sadece Allah'a ibadet etmeleri, namazı kılmaları, zekâtı vermeleri emredilmişti. İşte budur doğru, eskimez ve aşınmaz
din. 98. sure (BEYYİNE) 5. ayet (Resmi:
98/İniş:101/Alfabetik:13)
RESUL KUR'AN'IN KUR'AN MESAJLARI - M. Kemal Adal
Selam...
T.C. / M. Kemal Adal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder