VII.
TOPLUMSAL DÜZEN VE HUKUK
A.
AİLE
HAYATI – 8
5.
AKRABALIK VE AKRABALAR
a)
Kavram olarak, Toplumsal Düzen ve Hukuk, Aile Hayatı, Akrabalık ve Akrabalar








b)
Genel Olarak Akrabalar (Hısımlar)
(1)
Akrabalar (hısımlar), mal üzerinde hakkı
olanlar






Yakındaki
bir yetimi, 90. sure (BELED) 15. ayet (Resmi: 90/İniş:35/Alfabetik:12)
(2)
Akrabalar
(hısımlar), Kan / soy bağına göre yakınlık


(3)
Akrabalar (hısımlar), vasiyet ve miras



(4)
Akrabalar
(hısımlar) ve günahların yüklenilmesi


(5)
Akrabalar (hısımlar)a karşı sorumluluklar





O halde, akrabaya hakkını ver. Yoksula, yolda kalmışa da.
Allah'ın yüzünü isteyenler için bu daha hayırlıdır. İşte böyleleridir,
kurtuluşa erenler. 30. sure (RÛM) 38. ayet
(Resmi: 30/İniş:84/Alfabetik:87)

(6)
Akrabalar (hısımlar) ve adalet









O
kadınları, imkânlarınız ölçüsünde, barındığınız yerin bir kısmında barındırın. Onları
baskı altında tutmak için onlara zarar verme yönüne gitmeyin. Eğer hamile
iseler yüklerini bırakıncaya kadar onlara nafaka verin. Eğer sizin için çocuk
emziriyorlarsa, ücretlerini de verin. Aranızda örfe uygun biçimde konuşup
tartışın. Eğer anlaşmakta zorluk çekerseniz o zaman, doğmuş olan çocuğu baba
hesabına başka bir kadın emzirecektir. 65. sure (TALÂK) 6. ayet (Resmi: 65/İniş:100/Alfabetik:98)
c )
Kardeşler
(1)
Kardeşler, İnançta / Dinde
Yoldaşları ise onları sürekli azgınlığa iterler, sonra da yakalarını bırakmazlar. 7. sure (A'RAF) 202. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Onlar ki inanıp hicret ettiler, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda savaştılar ve onlar ki hicret edenleri barındırdılar, onlara yardım ettiler, işte onlar birbirlerinin dostlarıdır. İman edip de hicret etmeyenlere gelince, hicret edecekleri vakte kader size onların yönetiminden bir şey düşmüyor. Ama sizden dinde yardım isterlerse, sizinle aralarında antlaşma bulunan bir topluluk aleyhinde olmamak üzere, kendilerine yardım etmeniz gerekir. Allah, yapmakta olduklarınızı iyice görmektedir. 8. sure (ENFÂL) 72. ayet (Resmi: 8/İniş:93/Alfabetik:22)
Bununla
birlikte tövbe eder, namazı kılar, zekâtı
verirlerse, artık sizin, dinde kardeşlerinizdirler. Biz ayetlerimizi,
bilen bir topluluk için böyle açık seçik ortaya koyarız. 9. sure (TEVBE) 11. ayet (Resmi: 9/İniş:113/Alfabetik:104)
De ki:
"Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, kabileniz /
menfaat çevreniz, elde ettiğiniz mallar, kesadından korktuğunuz ticaret,
hoşunuza giden konutlar sizin için Allah'tan,
resulünden ve Allah yolunda cihattan daha sevimli ise artık Allah,
emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah, yoldan ayrılmış bir topluluğu doğruya
ve güzele kılavuzlamaz." 9. sure
(TEVBE) 24. ayet (Resmi: 9/İniş:113/ Alfabetik:104)
Çünkü saçıp savuranlar şeytanların kardeşleri olurlar.
Ve şeytan, kendi Rabbine nankörlük etmiştir. 17. sure (İSRÂ) 27. ayet (Resmi: 17/İniş:50/Alfabetik:46)
Evlatlıklarınızı
öz babalarına nispet ederek çağırın! Böyle yapmanız Allah katında adalete daha
uygundur. Eğer onların babalarını bilmiyorsanız, o takdirde onlar sizin din
kardeşleriniz ve dostlarınızdır. Yanılarak işlediğiniz şeyde, üzerinize günah
yoktur; fakat kalplerinizin kastetmiş oldukları müstesna. Ve Allah Gafûr ve
Rahîm'dir. 33. sure (AHZÂB) 5. ayet
(Resmi: 33/İniş:97/Alfabetik:4)
Âd,
Firavun ve Lût'un halkı da... 50.
sure (KAF) 13. ayet (Resmi: 50/İniş:34/Alfabetik:49)
Onlardan
sonra gelenler de şöyle derler: "Rabbimiz! Bizi
ve bizden önce iman etmiş kardeşlerimizi affet; kalplerimizde, inananlara
karşı bir düşmanlık bırakma! Rabbimiz, sen çok şefkatli, çok
merhametlisin!" 59. sure (HAŞR) 10. ayet
(Resmi: 59/İniş:95/Alfabetik:35)
(2)
Kardeşler, Nesepte/Soyda
Allah size çocuklarınızla ilgili olarak şunu öneriyor: Erkek için, iki dişinin payı kadar. İkiden fazla kadın iseler ölenin bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer çocuk sadece bir kadınsa, mirasın yarısı onundur. Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığından ana-babanın her biri için altıda bir hisse olacaktır. Ölenin çocuğu yoksa ve kendisine ana-babası mirasçı olmuşsa bu durumda anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa, anasının payı, yapacağı vasiyetten ve borcundan arta kalanın altıda biridir. Babalarınız var, oğullarınız var. Siz bunlardan hangisinin yarar bakımından size daha yakın olduğunu bilemezsiniz. Allah'tan bir buyruğu önemseyin. Hiç kuşkusuz Allah her şeyi bilir, tüm hikmetlerin sahibidir. Zevcelerinizin geriye bıraktığının yarısı sizindir, eğer onların çocuğu yoksa. Eğer onların çocuğu varsa, vasiyet ettikleri ve borçları ödendikten sonra geriye bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Eğer sizin çocuğunuz yoksa bıraktığınızın dörtte biri zevcelerinizindir. Eğer sizin çocuğunuz varsa bu durumda, yaptığınız vasiyet ve borcunuz ödendikten sonra geriye kalanın sekizde biri zevcelerinizindir. Eğer miras bırakan erkek veya kadının ana-babası ve çocuğu yok da erkek kardeşi veya kız kardeşi varsa, bu kardeşlerden her birine altıda bir düşer. Kardeşler bundan fazla ise bu takdirde onlar, yapılmış bulunan vasiyet ve borç ödendikten sonra üçte bire ortaktırlar. Kimseye zarar verilmemelidir. Allah'tan bir öneridir bu. Allah Alîm'dir, Halîm'dir. 4. sure (NİSA) 11-12. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Fetva
istiyorlar senden. De ki: "Allah size, ana-babasız
ve çocuksuz kişi hakkında şöyle fetva veriyor: 'Çocuğu
olmayan, bir kız kardeşi bulunan kişi öldüğünde, onun terekesinin
yarısı kız kardeşindir. Böyle bir kişi, çocuğu
olmayan kız kardeşi öldüğünde, onun terekesinin tamamına mirasçı
olur. Eğer ölenin iki kız kardeşi varsa terekenin üçte ikisi onlarındır. Eğer
mirasçılar, kadın-erkek, birçok kardeşlerse bu
durumda erkek kardeşe, iki kız kardeşin payı kadar verilir.' Allah size
açık-seçik bildiriyor ki sapmayasınız. Allah, her şeyi gereğince bilmektedir. 4. sure (NİSA) 176. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Atalarından,
soylarından, kardeşlerinden bir kısmını da... Onları seçtik ve onları dosdoğru
bir yola kılavuzladık. 6. sure (EN'ÂM) 87. ayet
(Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
Allah'a
ve âhiret gününe inanan bir topluluğun, Allah'a ve resulüne karşı çıkanlarla
sevgiye dayalı bir dostluk kurduğunu göremezsin. Bunlar onların ister babaları
olsun, ister çocukları olsun, ister kardeşleri olsun, ister akrabaları olsun. Allah onların kalplerine imanı
yazmış ve onları kendisinden bir ruhla desteklemiştir. Onları, altlarından
ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; sürekli kalacaklardır orada. Allah
onlardan hoşnut olmuştur, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır. Allah'ın hizbi
işte bunlardır. Dikkat edin, Allah'ın hizbi, başarıya ulaşanların ta kendileridir!
58. sure (MÜCÂDİLE) 22. ayet (Resmi: 58/İniş:104/Alfabetik:66)
Eşini,
kardeşini, 70. sure (MEÂRİC) 12. ayet (Resmi:
70/İniş:79/Alfabetik:62)
d)
Kız Kardeşler
Allah size çocuklarınızla ilgili olarak
şunu öneriyor: Erkek için, iki
dişinin payı kadar. İkiden fazla kadın iseler ölenin bıraktığının üçte
ikisi onlarındır. Eğer çocuk sadece bir kadınsa, mirasın yarısı onundur. Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığından ana-babanın her biri için altıda
bir hisse olacaktır. Ölenin çocuğu yoksa ve
kendisine ana-babası mirasçı olmuşsa bu durumda anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa, anasının payı, yapacağı
vasiyetten ve borcundan arta kalanın altıda biridir. Babalarınız var,
oğullarınız var. Siz bunlardan hangisinin yarar bakımından size daha yakın
olduğunu bilemezsiniz. Allah'tan bir buyruğu önemseyin. Hiç kuşkusuz Allah her
şeyi bilir, tüm hikmetlerin sahibidir. Zevcelerinizin
geriye bıraktığının yarısı sizindir, eğer onların çocuğu
yoksa. Eğer onların çocuğu varsa,
vasiyet ettikleri ve borçları ödendikten sonra geriye bıraktıklarının dörtte
biri sizindir. Eğer sizin çocuğunuz yoksa
bıraktığınızın dörtte biri zevcelerinizindir. Eğer sizin
çocuğunuz varsa bu durumda, yaptığınız vasiyet ve borcunuz ödendikten
sonra geriye kalanın sekizde biri zevcelerinizindir. Eğer miras bırakan erkek veya kadının ana-babası ve çocuğu yok da erkek kardeşi veya kız kardeşi varsa, bu kardeşlerden her birine altıda bir düşer. Kardeşler
bundan fazla ise bu takdirde onlar, yapılmış bulunan vasiyet ve borç ödendikten
sonra üçte bire ortaktırlar. Kimseye zarar verilmemelidir. Allah'tan bir
öneridir bu. Allah Alîm'dir, Halîm'dir. 4.
sure (NİSA) 11-12. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Size,
şu kadınlarla evlenmek haram kılınmıştır: Analarınız, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz,
erkek kardeş kızları, kız kardeş kızları,
sizi emziren süt anneleriniz, süt kız kardeşleriniz,
karılarınızın anneleri, kendileriyle birleştiğiniz hanımlarınızdan doğmuş olup
evlerinizde oturan üvey kızlarınız -eğer anneleriyle birleşmemişseniz o
takdirde sizin için bir günah yoktur- ve sulbünüzden gelen oğullarınızın
karıları. İki kız kardeşi birlikte almanız da haram kılınmıştır. Eskide
kalanlar müstesna. Allah çok affedici, çok merhametlidir. 4. sure (NİSA) 23. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Fetva
istiyorlar senden. De ki: "Allah size, ana-babasız
ve çocuksuz kişi hakkında şöyle fetva veriyor: 'Çocuğu
olmayan, bir kız kardeşi bulunan kişi öldüğünde, onun terekesinin
yarısı kız kardeşindir. Böyle bir kişi, çocuğu
olmayan kız kardeşi öldüğünde, onun terekesinin tamamına mirasçı
olur. Eğer ölenin iki kız kardeşi varsa terekenin üçte ikisi onlarındır. Eğer
mirasçılar, kadın-erkek, birçok kardeşlerse bu
durumda erkek kardeşe, iki kız kardeşin payı kadar verilir.' Allah size açık-seçik
bildiriyor ki sapmayasınız. Allah, her şeyi gereğince bilmektedir. 4. sure (NİSA) 176. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
"Ey Harun'un kız kardeşi! Baban kötü bir adam değildi.
Annen de bir kahpe değildi." 19. sure
(MERYEM) 28. ayet (Resmi: 19/İniş:44/Alfabetik:63)
"Hani, kız kardeşin gidiyor, şöyle diyordu: 'Onun
bakımını üstlenecek kişiyi size göstereyim mi?' Nihayet, seni annene geri
döndürdük ki, gözü aydın olsun, tasalanmasın. Sen bir de adam öldürmüştün. O
zaman seni gamdan kurtarmıştık. Seni iyice bir imtihana çekmiştik. Bunun
ardından sen Medyen halkı arasında yıllarca kaldın. Sonra, belirlenen bir
vakitte / bir kadere göre geliverdin, ey Mûsa!" 20. sure (TÂHÂ) 40. ayet (Resmi: 20/İniş:45/Alfabetik:96)
Mümin
kadınlara da söyle: Bakışlarını yere indirsinler. Cinsel organlarını / ırzlarını
korusunlar. Süslerini / ziynetlerini, görünen kısımlar müstesna, açmasınlar.
Örtülerini / başörtülerini göğüs yırtmaçlarının üzerine vursunlar. Süslerini şu kişilerden başkasına göstermesinler:
Kocaları yahut babaları yahut kocalarının babaları yahut oğulları yahut
kocalarının oğulları yahut kardeşleri yahut
kardeşlerinin oğulları yahut kendi kadınları yahut ellerinin altında bulunanlar
yahut ihtiyaç içinde olmayan erkeklerden kendilerinin hizmetinde bulunanlar
yahut kadınların kaygı duyulacak yerlerini henüz anlayacak yaşa gelmemiş
çocuklar. Süslerinden, gizlemiş olduklarının bilinmesi için ayaklarını yere
vurmasınlar. Ey müminler, Allah'a topluca tövbe edin ki kurtuluşa erebilesiniz!
24. sure (NÛR) 31. ayet (Resmi: 24/İniş:102/Alfabetik:84)
Köre güçlük
yoktur; topala güçlük yoktur, hastaya güçlük yoktur. Sizin
için de gerek kendi evlerinizden gerekse şu kişilerin evlerinden yemek
yemenizde bir sakınca yoktur: Babalarınızın evleri yahut annelerinizin
evleri yahut kardeşlerinizin evleri yahut kız
kardeşlerinizin evleri yahut amcalarınızın evleri yahut halalarınızın
evleri yahut teyzelerinizin evleri yahut anahtarı size teslim edilmiş olan
evler yahut arkadaşlarınızın evleri. Hep birlikte
yahut ayrı ayrı yemenizde sizin için hiçbir sakınca yoktur. Evlere
girdiğinizde, Allah katından bir esenlik, bir bereketlilik, bir temizlik dileği
olarak kendinize de selam verin. Allah size ayetleri işte böyle ayan beyan
bildiriyor ki, aklınızı çalıştırabilesiniz. 24. sure (NÛR) 61. ayet (Resmi: 24/İniş:102/Alfabetik:84)
Biz daha
önce ona, süt emziren kadınları haram kılmıştık. Bu
sırada kız kardeşi dedi ki: "Onun bakımını sizin için üstlenecek,
onu eğitip öğretmeyi yüklenecek bir ev halkını size tanıtayım mı?" 28. sure (KASAS) 12. ayet (Resmi: 28/İniş:49/Alfabetik:53)
Peygamber'in
hanımlarına; babaları, oğulları, kardeşleri, kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, hizmetindeki kadınlar
ve anlaşmalarıyla sahip olduklarından ötürü hiçbir günah yoktur. Allah'tan
korkun, ey Peygamber hanımları! Kuşkusuz, Allah her şeye tanıklık etmektedir. 33. sure (AHZÂB) 55. ayet (Resmi: 33/İniş:97/Alfabetik:4)
RESUL KUR'AN'IN KUR'AN MESAJLARI - M. Kemal Adal
Selam...
T.C. / M. Kemal Adal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder