İNSANIN
KENDİSİNE VE ÇEVRESİNE KARŞI AHLAKİ SORUMLULUKLARI
2. KÖTÜ VE YERİLEN TUTUM VE DAVRANIŞLAR (BATIL AMELLER)-18
AYRICA
BAKINIZ: III. B. 2. b. İNANMAYANLAR
(KÂFİRLER) VE ÖZELLİKLERİ
t) Rüşvet Almak ve Vermek / Rüşvetçilik
(1) Kavram olarak, Ahlak, İnsanın Kendisine ve Çevresine Karşı Ahlaki Sorumlulukları, Kötü ve Yerilen Tutum ve Davranışlar, Rüşvet Almak ve Vermek/Rüşvetçilik
Mallarınızı aranızda haksız ve uydurma yollara baş vurarak yemeyin; bilip durduğunuz halde insanların mallarından bir kısmını günaha saparak yemek için onları yargıçlara aktarmayın. 2. sure (BAKARA) 188. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
Ey inananlar! Mallarınızı
aranızda bâtıl bir yolla / tutarsız bahanelerle yemeyin. Kendi
hoşnutluğunuzla gerçekleşmiş bir ticaret olursa başka. Kendi
canlarınıza kıymayın / intihar etmeyin. Hiç kuşkusuz, Allah, size karşı
çok merhametlidir. 4. sure (NİSA) 29. ayet
(Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Ey iman edenler! Adalet
ve dürüstlüğün tanıkları olarak Allah için kollayıp gözetleyenler olun!
Bir topluluğun çirkinlik ve kötülüğü sizi adaletsiz davranmaya asla itmesin. Adaletli olun! Bu, takvaya / korunup sakınmaya daha
uygundur. Allah'tan sakının. Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır.
5. sure (MÂİDE) 8. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
"Yetimin
malına yaklaşmayın! Ancak rüştüne erişinceye kadar en güzel yolla ilgilenme hali
müstesna. Ölçme ve tartmayı tam bir dürüstlükle
yerine getirin. Hiç kimseye yaratılış kapasitesinin üstünde yükümlülük
getirmiyoruz. Konuştuğunuz zaman, yakınlarınız /
aleyhine de olsa, adaleti gözetin. Ve Allah'a
verdiğiniz söze sadık kalın. Düşünüp öğüt alasınız diye O size bunları
önerdi. 6. sure (EN'ÂM) 152. ayet (Resmi:
6/İniş:55/Alfabetik:20)
Yetimin malına yaklaşmayın. Ancak rüştüne erişinceye kadar,
güzel bir yolla ilgilenebilirsiniz. Ahdinize vefalı
olun çünkü verilen söz sorumluluk gerektirir. Ölçtüğünüz zaman tam ve dürüst
ölçün. Hilesiz teraziyle tartın. Bu, hem hayırlı hem de sonuç bakımından
güzeldir. 17. sure (İSRÂ) 34-35. ayet
(Resmi: 17/İniş:50/Alfabetik:46)
u) Kin Tutmak / Nefret ve İnat Etmek
(1) Kavram olarak, Ahlak, İnsanın Kendisine ve Çevresine Karşı Ahlaki Sorumlulukları, Kötü ve Yerilen Tutum ve Davranışlar, Kin Tutmak / Nefret ve İnat Etmek
Ey iman sahipleri! Kendi dışınızdakilerden / seviyenizin altındakilerden bir kimseyi sırdaş edinmeyin. Sizi sarpa sardırıp perişan etmekten çekinmezler. Size sıkıntı verecek şeyi pek severler. Ağızlarından nefret ve öfke taşmaktadır. Göğüslerinin saklamakta olduğu ise daha büyüktür. Eğer aklınızı işletirseniz Allah size ayetlerini açık-seçik göstermiştir. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 118. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Ey iman edenler! Allah'ın ibadet, iyilik ve
güzellik alâmeti kıldığı şeylere, çarpışmanın yasak olduğu haram aya, kurbanlık
hediyelere, gerdanlıklara, Rablerinden bir lütuf ve rıza niyaz ederek Mescid-i
Haram'a gelmiş olanlara saygısızlık etmeyin! İhramdan çıktığınız vakit avlanın.
Bir topluluğun, sizi Mescid-i Haram'dan uzak tutmak
için sergilediği kötülük, sizi saldırganlık ve düşmanlığa sakın itmesin!
Hayırda erginlik / dürüstlük ve takva üzere yardımlaşın! Kötülük / çirkinlik,
düşmanlık / saldırganlık üzere yardımlaşmayın. Allah'tan sakının!
Kuşkunuz olmasın ki, Allah'ın azabı çok şiddetlidir. 5. sure (MÂİDE) 2. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Ey iman edenler! Adalet
ve dürüstlüğün tanıkları olarak Allah için kollayıp gözetleyenler olun! Bir
topluluğun çirkinlik ve kötülüğü sizi adaletsiz davranmaya asla itmesin.
Adaletli olun! Bu, takvaya / korunup sakınmaya daha uygundur. Allah'tan
sakının. Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır. 5. sure (MÂİDE) 8. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
"Biz
Hıristiyanlarız!" diyenlerden de mîsaklarını almıştık. Onlar da öğütlenmek
üzere çağırıldıkları şeyden nasiplenmeyi unuttular. Bu
yüzden, aralarına kıyamete değin düşmanlık ve şiddetli nefret saldık.
Sınaat / teknoloji olarak ürettikleri şeylerin ne olduğunu Allah onlara yakında
haber verecektir. 5. sure (MÂİDE) 14. ayet
(Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
De ki: "Ey
Ehlikitap! Sadece şunun için bizden hoşlanmıyorsunuz: Allah'a, bize
indirilene, daha önce indirilene inanmışız. Doğrusu şu ki, sizin çoğunuz yoldan
sapmış olanlardır." 5. sure (MÂİDE) 59. ayet
(Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Yahudiler dediler ki: "Allah'ın eli
bağlıdır." Kendi elleri bağlandı / elleri bağlanasıcalar! Söylemiş oldukları yüzünden lanetlendiler.
Söylediklerinin aksine, Allah'ın iki eli de alabildiğine açıktır; dilediği gibi
bağışta bulunur. İnan olsun ki, Rabbinden sana
indirilen, küfür ve taşkınlık yönünden onları iyice azdıracaktır. Onların
arasına, ta kıyamet gününe kadar düşmanlık ve nefret atmışızdır. Ne
zaman savaş için bir ateş yaksalar, Allah onu söndürür de onlar yeryüzünde yine
bozgunculuğa koşarlar. Ama Allah, bozguncuları sevmez. 5. sure (MÂİDE) 64. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Şeytan;
uyuşturucu ve kumara sokularak aranıza düşmanlık ve şiddetli nefret yerleştirip
sizi Allah'ı anmaktan, namazdan geri çevirmek ister. Artık son veriyorsunuz değil mi?
5. sure (MÂİDE) 91. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Göğüslerinde düşmanlıktan ne
varsa söküp atmışızdır. Irmaklar akar altlarından. Şöyle derler:
"Hamdolsun bizi buraya ulaştıran Allah'a. Eğer Allah bize kılavuzluk
etmeseydi, biz buraya ulaşamazdık. Andolsun ki, Rabbimizin resulleri gerçeği
getirmişler." Şöyle seslenilir: "İşte size, yaptıklarınıza karşılık
mirasçı kılındığınız cennet." 7. sure
(A'RAF) 43. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Ve
İsrailoğullarını denizden geçirdik. Firavun ve
ordusu, azgınlık ve düşmanlıkla onları izlemekteydi. Nihayet, boğulma
ümüğüne çökünce şöyle dedi: "İman ettim. İsrailoğullarının inanmış olduğu
dışında ilah yok. Ben de O'na teslim olanlardanım." 10. sure (YÛNUS) 90. ayet (Resmi: 10/İniş:51/Alfabetik:109)
"Ey toplumum! Bana kafa tutmanız, sakın
sizi Nûh kavminin yahut Hûd kavminin yahut Sâlih kavminin başlarına gelen musibetle yüz yüze getirmesin. Lût
kavmi de sizden pek uzak değil." 11.
sure (HÛD) 89. ayet (Resmi: 11/İniş:52/Alfabetik:38)
Göğüslerindeki düşmanlığı çekip
almışızdır. Köşkler /
divanlar üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olmuşlardır. 15. sure (HİCR) 47. ayet (Resmi: 15/İniş:54/Alfabetik:36)
Yoksa,
"onda bir cinnet mi var" diyorlar! Hayır,
o kendilerine hakkı getirdi ama onların çoğu haktan tiksiniyor. 23. sure (MÜ'MİNÛN) 70. ayet (Resmi: 23/İniş:74/Alfabetik:70)
Yemin olsun,
size hakkı getirdik ama çoğunuz haktan
tiksiniyorsunuz. 43. sure (ZUHRUF) 78.
ayet (Resmi: 43/İniş:63/Alfabetik:113)
Bu böyledir;
çünkü onlar Allah'ın indirdiğini tiksindirici
bulmuşlardır, Allah da onların tüm amellerini boşa çıkarmıştır. 47. sure (MUHAMMED) 9. ayet (Resmi: 47/İniş:99/Alfabetik:64)
Bu şundandır:
Bunlar, Allah'ın indirdiğinden tiksinenlere,
"Bazı işlerde size itaat edeceğiz." demişlerdi. Fakat Allah onların
gizlediklerini biliyor. 47. sure (MUHAMMED) 26.
ayet (Resmi: 47/İniş:99/Alfabetik:64)
Olacak olan
budur! Çünkü onlar, Allah'ı öfkelendiren şeylerin peşine düştüler, O'nun hoşnutluğundan tiksindiler; sonunda Allah
bütün amellerini boşa çıkardı. 47. sure
(MUHAMMED) 28. ayet (Resmi: 47/İniş:99/Alfabetik:64)
Eğer onları
isteyip bunun için sizi zorlasaydı, cimrilik ederdiniz, böylece Allah şiddetli kinlerinizi ortaya çıkarırdı. 47. sure (MUHAMMED) 37. ayet (Resmi: 47/İniş:99/Alfabetik:64)
Onlardan
sonra gelenler de şöyle derler: "Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş
kardeşlerimizi affet; kalplerimizde, inananlara
karşı bir düşmanlık bırakma! Rabbimiz, sen çok şefkatli, çok
merhametlisin!" 59. sure (HAŞR) 10. ayet
(Resmi: 59/İniş:95/Alfabetik:35)
Onlar
sizi ele geçirirlerse size düşman olurlar; ellerini ve dillerini size kötülükle
uzatırlar, inkâra
sapmanızı isterler. 60. sure (MÜMTEHİNE) 2.
ayet (Resmi: 60/İniş:111/Alfabetik:71)
İbrahim'le,
beraberinde olanlarda sizin için çok güzel bir örnek vardır. Hani, onlar
toplumlarına şöyle demişlerdi: "Biz sizden de Allah dışındaki kulluk
ettiklerinizden de uzağız. Sizi tanımıyoruz. Sizinle
bizim aramızda, siz Allah'a, yalnız Allah'a inanıncaya kadar, sürekli düşmanlık
ve nefret olacaktır." Ancak İbrahim babasına şöyle demişti:
"Senin için hep af dileyeceğim ama Allah'tan sana gelecek şeyi geri
çevirme gücüm yoktur. Ey Rabbimiz! Yalnız sana güveniyoruz, yalnız sana
yöneliyoruz! Dönüş yalnız sanadır!" 60.
sure (MÜMTEHİNE) 4. ayet (Resmi: 60/İniş:111/Alfabetik:71)
Onlardan
sadece, Azîz ve Hamîd Allah'a iman ettikleri için öç alıyorlardı. 85. sure (BÜRÛC) 8. ayet (Resmi: 85/İniş:27/Alfabetik:14)
RESUL KUR'AN'IN KUR'AN MESAJLARI - M. Kemal Adal
Selam...
T.C. / M. Kemal Adal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder