1. KAVRAM OLARAK, VARLIĞIN YÖNETİMİ (MÜLK)
Sonrası da öncesi de sadece bizimdir. 92.
sure (LEYL) 13. ayet (Resmi: 92/İniş:9/Alfabetik:58)
Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır!
Melekler ve Rûh, Rablerinin izniyle o gecede her iş için iner de iner! Bir
esenlik ve huzur vardır; sürüp gider o, tan yeri ağarıncaya kadar! 97.
sure (KADİR) 3-5. ayet (Resmi: 97/İniş:25/Alfabetik:48)
Biz, evet biz hayat veriyoruz, biz öldürüyoruz. Ve dönüş yalnız bizedir. 50. sure (KAF) 43. ayet (Resmi: 50/İniş:34/Alfabetik:49)
Emrimiz bir tektir, bir göz kırpma
gibidir. 54. sure (KAMER) 50. ayet (Resmi: 54/İniş:37/Alfabetik:52)
"Göklerin, yerin ve bunlar
arasındakilerin Rabbi'dir O. Azîz ve Gaffâr..." 38.
sure (SÂD) 66. ayet (Resmi: 38/İniş:38/Alfabetik:88)
De ki: "Ey insanlar! Ben sizin üstünüze Allah'ın resulüyüm. Göklerin ve yerin mülkü o Allah'ındır. İlah yoktur O'ndan başka. O diriltir, O öldürür. O halde Allah'a ve resulüne iman edin; Allah'a ve onun sözlerine inanan o ümmi peygambere iman edip uyun ki, doğruya ve güzele ulaşabilesiniz." 7. sure (A'RAF) 158. ayet (Resmi: 7/İniş:39/Alfabetik:9)
Rabbiniz o Allah'tır ki, gökleri ve yeri
altı günde yaratmış, sonra da arş üzerinde egemenlik kurmuştur. Geceyi gündüze
bürüyüp örter. O bunu, bu da onu aralıksız ve titiz bir biçimde kovalar durur.
Güneş, Ay, yıldızlar O'nun emrine boyun eğmiş. Gözünüzü açın; yaratış da
O'nundur, emir veriş de/yaratış da O'nun içindir, emir veriş de. Alemlerin
Rabbi olan Allah çok yücedir. 7. sure (A'RAF) 54. ayet (Resmi:
7/İniş:39/Alfabetik:9)
"Ve biz şunu sezdik: "Biz yeryüzünde Allah'ı asla âciz bırakamayız; kaçarak da onu âciz bırakamayız." 72. sure (CİN) 12. ayet (Resmi: 72/İniş:40/Alfabetik:16)
Her şeyin kaynağı/egemenliği elinde olan
o yaratıcının şanı çok yücedir! Sonunda O'na döndürüleceksiniz. 36.
sure (YÂSÎN) 83. ayet (Resmi: 36/İniş:41/Alfabetik:108)
Şanı yücedir o kudretin ki, hakla bâtılı ayıran o Furkan'ı, bütün âlemler için bir uyarıcı olsun diye kuluna indirdi. Göklerin ve yerin mülk ve saltanatı yalnız O'nundur. Çocuk edinmemiştir O. Mülk ve saltanatında ortak yoktur O'na. Her şeyi yaratmış ve her şeye bir ölçü ve oluş tarzı takdir etmiştir. 25. sure (FURKÂN) 1-2. ayet (Resmi: 25/İniş:42/Alfabetik:29)
Gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri altı günde yaratıp sonra arş üzerinde egemenlik kuran O'dur. 25. sure (FURKÂN) 59. ayet (Resmi: 25/İniş:42/Alfabetik:29)
Hamd, Fâtır olan Allah'adır; gökleri ve yeri
yaratan, melekleri ikişer, üçer, dörder kanatlı elçiler yapan O'dur.
Yaratışta/yaratılmışlarda dilediğini artırır O. Hiç kuşkusuz, Allah her şeye
gücü yetendir. Allah'ın insanlar için açıp yaydığı rahmeti hiç kimse tutup
kısamaz. Onun tutup kıstığını ise O'ndan sonra salıp açacak yoktur. Azîz'dir O,
Hakîm'dir. 35. sure (FATIR) 1-2. ayet (Resmi: 35/ İniş:43/Alfabetik:24)
Şu bir gerçek ki, şeytan sizin için bir
düşmandır. O halde siz de onu düşman tutun. Hiç kuşkusuz, o kendi hizbini
cehennem yâranından olmaları için çağırır durur. 35. sure (FATIR) 6.
ayet (Resmi: 35/İniş:43/Alfabetik:24)
Onur ve yücelik isteyen bilsin ki, onur
ve yüceliğin tümü Allah'adır. Temiz ve güzel kelime O'na yükselir; hayra ve
barışa yönelik amel de o kelimeyi yüceltir. Kötülükleri kuranlara/kötülükleri
tuzak yapanlara gelince, onlar için şiddetli bir azap vardır. Ve böylelerinin
tuzağı tarumar olur. 35. sure (FATIR) 10. ayet (Resmi: 35/İniş:43/Alfabetik:24)
Ey insanlar,
siz Allah'a yönelmiş yoksullarsınız! Allah ise mutlak Ganî, mutlak Hamîd'dir.
Dilerse sizi yok eder, yepyeni bir halk getirir. Ve bu, Allah'a hiç de güç
gelmez. 35. sure (FATIR) 15-17. ayet (Resmi: 35/İniş:43/Alfabetik:24)
Allah, gökleri ve yeri, yok olup
gitmesinler diye tutuyor. Yemin olsun, eğer çöküp giderlerse, O'ndan başka hiç
kimse onları tutamaz. Halîm'dir O, Gafûr'dur. 35. sure (FATIR) 41.
ayet (Resmi: 35/İniş:43/Alfabetik:24)
Göklerde ve yerde bulunan herkes,
Rahman'a kul olarak gelecektir. 19. sure (MERYEM) 93. ayet (Resmi:
19/İniş:44/Alfabetik:63)
O Rahman, arş üzerine egemenlik kurmuştur. Göklerde, yerde, onların arasında, toprağın bağrında ne varsa O'nundur. 20. sure (TÂHÂ) 5-6. ayet (Resmi: 20/İniş:45/Alfabetik:96)
Yedi gök,
yerküre ve bunların içindekiler O'nu tespih ederler. Hiçbir şey yoktur ki, O'nu
överek tespih etmesin; fakat siz onların tespihlerini fark edemezsiniz. O
Halîm'dir, Gafûr'dur. 17. sure (İSRÂ) 44. ayet (Resmi: 17/İniş:50/Alfabetik:46)
Şu bir gerçek ki, sizin Rabbiniz gökleri
ve yeri altı günde yaratan, sonra arş üzerine egemenik kurup iş ve oluşu çekip
çeviren Allah'tır. O'nun izni olmadıkça hiçbir şefaatçı devreye giremez. İşte
bu Allah'tır sizin Rabbiniz. Artık O'na kulluk/ibadet edin. Düşünüp anlamıyor
musunuz? 10. sure (YÛNUS) 3. ayet (Resmi: 10/İniş:51/Alfabetik:109)
Sor: "Sizi gökten ve yerden kim
rızıklandırıyor? Ya o işitme gücünün ve gözlerin sahibi kim? Kim çıkarıyor ölüden
diriyi ve kim çıkarıyor diriden ölüyü? Kim çekip çeviriyor iş ve oluşu?"
Hemen, "Allah!" diyecekler. De ki: "Hâlâ kendinize gelmiyor
musunuz?" 10. sure (YÛNUS) 31. ayet (Resmi: 10/İniş:51/Alfabetik:109)
Gözünüzü açın, göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır! Gözünüzü açın, Allah'ın vaadi haktır! Ama onların çokları bilmiyorlar. O, hayat verir, O öldürür. O'na döndürüleceksiniz.! 10. sure (YÛNUS) 55-56. ayet (Resmi: 10/İniş:51/Alfabetik:109)
O, göklerde
de Allah'tır, yerde de. O, sizin iç dünyanızı da bilir, açığa vurduklarınızı
da. Neler kazanmakta olduğunuzu da bilir O! 6. sure (EN'ÂM) 3. ayet
(Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
Gaybın
anahtarları O'nun yanındadır; onları O'ndan başkası bilmez. O, karada ve
denizde olanı da bilir. O'nun bilgisi dışında bir yaprak bile düşmez. Toprağın
karanlıklarındaki bir dâne, yaş ve kuru her şey apaçık bir Kitap'ın içindedir.
O, odur ki, geceleyin sizi öldürür. Gün boyunca neler yapıp neler kazandığınızı
bilir. Sonra, belirlenmiş süre işletilip tamamlansın diye, gün içinde sizi
diriltir. Nihayet O'nadır dönüşünüz. Sonra, yapıp ettiklerinizi size haber
verecektir. Kulları üzerinde egemenlik sahibi Kaahir'dir O. Üzerinize
koruyucular gönderir. Nihayet ölüm birinize geldiğinde, elçilerimiz onu vefat
ettirirler. Ne vaktinden önce iş yaparlar onlar ne de vaktinden sonra. Nihayet
onlar gerçek Mevlâ'ları olan Allah'a götürülürler. Gözünüzü açın! Hüküm yalnız
O'nundur. Ve hesap görenlerin en süratlisi de O'dur. Şunu sor: "Bizi bu
durumdan kurtarırsa andolsun şükredenlerden olacağız' diye boyun büküp
ürpererek O'na yakardığınızda, karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim
kurtarıyor?" De ki: "Ondan da tüm sıkıntılardan da sizi Allah
kurtarıyor; sonra siz O'na ortak koşuyorsunuz." De ki: "O size,
üstünüzden yahut ayaklarınızın altından bir azap göndermeye yahut sizi fırka
fırka birbirinize düşürerek / fırkalara bölüp içinden çıkılmaz durumlara
düşürerek/fırkaları elbise gibi size giydirerek kiminizin şiddetini kiminize
tattırmaya Kaadir'dir." Bak nasıl sıralıyoruz ayetleri, iyice
kavrayabilsinler diye. 6. sure (EN'ÂM) 59-65. ayet (Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
Hiç
kuşkusuz, Allah'tır Fâlık olan / dâneyi yaran, çekirdeği patlatan. Ölüden diri
çıkarır O; diriden ölüyü çıkaran da O'dur! İşte budur Allah! Peki nasıl ters
bir yöne çevriliyorsunuz? Şafağı yarıp sabahı ortaya çıkaran / Fâlık O'dur!
Geceyi dinlenme zamanı yaptı; Güneş'i ve Ay'ı hesap aracı. İşte budur
ölçülendirmesi o Azîz'in, o Alîm'in! 6. sure (EN'ÂM) 95-96. ayet
(Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)
Göklerin, yerin ve bu ikisi
arasındakilerin Rabbidir O; doğuların da Rabbidir O. 37.
sure (SÂFFÂT) 5. ayet (Resmi: 37/İniş:56/Alfabetik:90)
Nihayet, o ikiden birincinin vadesi
geldiğinde, üzerinize aşılmaz bir güce sahip kullarımızı gönderdik de onlar,
barınakların aralarına girip araştırdılar. Ve bu, yerine getirilmiş bir vaat
idi. 17. sure (İSRÂ) 5. ayet (Resmi: 17/İniş:50/Alfabetik:46)
Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Kuşkusuz, Allah mutlak Ganî, mutlak Hamîd'dir. 31. sure (LOKMAN) 26. ayet (Resmi: 31/İniş:57/Alfabetik:59)
Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Kuşkusuz, Allah mutlak Ganî, mutlak Hamîd'dir. 31. sure (LOKMAN) 26. ayet (Resmi: 31/İniş:57/Alfabetik:59)
Görmedin mi, Allah geceyi gündüzün içine
sokuyor, gündüzü de gecenin içine sokuyor. Güneş'i ve Ay'ı bir emre boyun
eğdirmiş. Hepsi belirlenmiş bir süreye doğru akıp gidiyor. Kuşkusuz, Allah,
yapmakta olduklarınızdan haberdardır. Bu böyledir; çünkü Allah, Hakk'ın ta
kendisidir. O'nun berisinde yalvarıp yakardıkları ise bâtıldır. Ve Allah
Aliyy'dir, yüceliğine sınır yoktur; Kebîr'dir, büyüklüğüne sınır yoktur. 31.
sure (LOKMAN) 29-30. ayet (Resmi: 31/İniş:57/ Alfabetik:59).
Hamd, göklerde ve yerde bulunanlar
kendisine ait olan Allah'adır. Ölüm ötesi âlemde de Hamd O'nadır. Hakîm'dir O,
Habîr'dir. 34. sure (SEBE') 1. ayet (Resmi: 34/İniş:58/Alfabetik:91)
Göklerin ve yerin kilitleri / anahtarları O'nundur. Allah'ın ayetlerini inkar edenler, hüsrana uğrayanların ta kendileridir. 39. sure (ZÜMER) 63. ayet (Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)
O, O'dur ki, hem hayat veriyor hem
öldürüyor. Bir iş ve oluşa hükmedince, ona sadece "Ol!" der; o hemen
oluverir. 40. sure (MÜ'MİN) 68. ayet (Resmi: 40/İniş:60/Alfabetik:69)
Göklerin ve yerin kilitleri/anahtarları O'nundur. Rızkı, dilediğine açıp bol bol verir. Kısarak, ölçüyle de verir. Gerçek şu ki, O her şeyi en iyi biçimde bilmektedir. 42. sure (ŞÛRÂ) 12. ayet (Resmi: 42/İniş:62/Alfabetik:95)
Göklerdeki ve yerdeki her şey O'nundur. Öylesine yüce, öylesine büyüktür O! 42. sure (ŞÛRÂ) 4. ayet (Resmi: 42/İniş:62/Alfabetik:95)
De ki: "Onların ne kadar
kaldıklarını Allah daha iyi bilir. O'nun elindedir göklerin ve yerin gaybı. Ne
güzel görendir O, ne güzel işitendir. Onların, O'ndan başka bir dostları da
yoktur. Ve O, hükmüne hiç kimseyi ortak etmez." 18.
sure (KEHF) 26. ayet (Resmi: 18/İniş:69/Alfabetik:54)
Göklerde ve
yerde kim varsa O'na aittir. Ve O'nun katındakiler, O'na ibadet etmekten ne
çekinirler ne de yorulurlar. Gece ve gündüz tespih ederler, bıkıp usanmazlar. 21.
sure (ENBİYÂ) 19. ayet (Resmi: 21/İniş:73/Alfabetik:21)
Yemin olsun,
biz sizin üstünüzde yedi yol yarattık! Ve biz yaratılıştan / yaratılmışlardan
gafil de değiliz. 23. sure (MÜ'MİNÛN) 17. ayet (Resmi: 23/İniş:74/Alfabetik:70)
Yoksa Rabbinin hazineleri onların yanında
mı? Yoksa güç ve egemenlik sahibi onlar mı?52. sure (TÛR) 37. ayet (Resmi: 52/İniş:76/Alfabetik:106)
Mülk ve yönetim elinde bulunan o Allah ne
yücedir! O, her şeye Kadîr'dir. 67. sure (MÜLK) 1. ayet (Resmi:
67/İniş:77/Alfabetik:68)
Üstlerinde, kanatlarını açıp kapayarak uçun kuşları hiç görmediler mi? Onları Rahman'dan başkası tutmuyor. Kuşkusuz O, her şeyi görmektedir. Rahman'a karşı/Rahman'dan başka size yardım edecek ordunuz kimdir? İnkârcılar bir aldanış/gurur içindeler; hepsi bu! 67. sure (MÜLK) 19-20. ayet (Resmi: 67/İniş:77/Alfabetik:68)
Güzel
düşünüp güzel davrananlara güzellik var. Dahası da var. Onların yüzlerine kara
da bulaşmaz, zillet de... Cennetin dostlarıdır onlar; sürekli kalıcıdırlar
orada. Kötülük kazananlara ise kötülüğün miktarınca karşılık vardır. Ama
yüzlerini bir zillet de kaplar. Onları Allah'tan kurtaracak kimse yoktur.
Yüzleri gece parçalarından karanlıklarla kaplanmış gibidir. Ateşin dostlarıdır
bunlar. Sürekli kalıcıdırlar içinde. 10. sure (YÛNUS) 26-27. ayet
(Resmi: 10/İniş:51/Alfabetik:109)
Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi
Allah'ındır. İş ve oluşlar Allah'a döndürülür. 3. sure (ÂLİ IMRÂN)
109. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Göklerin de yerin de mülk ve yönetimi Allah'ındır. Allah Kadîr'dir, her şeye gücü yeter. 3. sure (ÂLİ IMRÂN) 189. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Şöyle yakar:
"Ey mülkün Mâlik'i, sahibi olan Allah’ım! Sen mülk ve saltanatı dilediğine
verir, mülk ve saltanatı dilediğinden çekip alırsın. Dilediğini yüceltip aziz
edersin, dilediğini alçaltıp zelil kılarsın. İmkân, mal ve nimet senin
elindedir. Sen, her şeye kadirsin." "Geceyi gündüzün içine sokarsın,
gündüzü de gecenin içine sokarsın. Diriyi ölüden çıkarırsın, ölüyü diriden
çıkarırsın. Dilediğini hesapsızca rızıklandırırsın." 3.
sure (ÂLİ IMRÂN) 26-27. ayet (Resmi: 3/İniş:94/ Alfabetik:7)
Hâlâ Allah'ın dininden gayrısını mı
arıyorlar? Oysaki, göklerdeki şuurlular da, yerdekiler de ister istemez O'na
teslim olmuşlardır ve yalnız O'na döndürüleceklerdir. 3.
sure (ÂLİ IMRÂN) 83. ayet (Resmi: 3/İniş:94/Alfabetik:7)
Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah'ındır. Allah Muhît'tir, her şeyi çepeçevre kuşatmıştır. 4. sure (NİSA) 126. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Göklerde ne var, yerde ne varsa yalnız Allah'ındır. İnan olsun, hem sizden önce kitap verilenlere hem de size, "Allah'tan sakının!" diye önerdik. Nankörlüğe saparsanız şu bir gerçek ki, göklerdekiler de yerdekiler de Allah'ındır. Allah Ganî'dir, zenginliğine sınır yoktur; Hamîd'dir, övülen ve övendir. Hem göklerdekiler hem yerdekiler Allah içindir. Vekil olarak Allah yeter. Ey insanlar! O dilerse sizi ortadan kaldırır, başkalarını getirir. Allah buna gerçekten Kadîr'dir. 4. sure (NİSA) 131-133. ayet (Resmi: 4/İniş:98/Alfabetik:82)
Göklerde ve
yerdeki her şey Allah'ı tespih etmektedir. Azîz'dir O, Hakîm'dir. Göklerin ve
yerin mülkü ve yönetimi O'nundur; diriltir, öldürür. Her şey üzerinde kudret
sahibidir O. 57. sure (HADÎD) 1-2. ayet (Resmi: 57/İniş:112/Alfabetik:33)
O, odur ki, göklerle yeri altı günde
yarattı, sonra arş üzerinde egemenlik kurdu. Yere gireni ve ondan çıkanı,
gökten ineni ve onda yükseleni bilir. O, nerede olursanız olun sizinle
beraberdir. Allah, işleyip üretmekte olduklarınızı en iyi şekilde görmektedir.
Göklerin de yerin de mülkü ve yönetimi O'nundur. İşler ve oluşlar Allah'a
döndürülür. Geceyi gündüzün içine sokar O; gündüzü de gecenin içine sokar.
Göğüslerin sakladıklarını çok iyi bilendir O. 57. sure (HADÎD) 4-6.
ayet (Resmi: 57/İniş:112/Alfabetik:33)
Size, hem korku hem ümit olsun diye şimşeği gösteren O'dur. Yüklü yüklü bulutları da O oluşturuyor. Gök gürültüsü O'nu hamd ile tespih eder; melekler de O'ndan ürpererek... Yıldırımlar gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Allah, tuzak kuranların hilelerini başlarına geçirmede çok güçlü olduğu halde, onlar O'na karşı mücadele edip duruyorlar. 13. sure (RA'D) 12-13. ayet (Resmi: 13/İniş:87/Alfabetik:85)
Göklerde ve yerde kim varsa gölgeleriyle
birlikte ister istemez ve sabah-akşam Allah'a secde eder. 13.
sure (RA'D) 15. ayet (Resmi: 13/İniş:87/Alfabetik:85)
Allah odur ki, gökleri direksiz
yükseltmiştir; görüyorsunuz onları... Sonra arş üzerine egemen olmuştur.
Güneş'i ve Ay'ı da boyun eğdirmiştir. Bunların tümü belirlenmiş bir vakte kadar
akar dururlar. Oluşu yönlendirir, çekip çevirir O... Ayetleri birer birer
gözler önüne serer ki, Rabbinize kavuşacağınıza açık seçik inanasınız. Yeri
uzatıp döşeyen ve onda oturaklı dağlar ve nehirler vücuda getiren O'dur. Bütün
meyvalardan kendi içlerinde ikişer çift yaratmıştır O. Geceyi gündüze sarıp
bürümektedir O. Bütün bunlarda derin derin düşünecek bir topluluk için elbette
ayetler vardır. Yeryüzünde birbirine sırt vermiş komşu kıtalar, üzümlerden
bahçeler, ekinler, çatallı ve çatalsız hurmalıklar vardır ki, bir tek suyla
sulanırlar. Biz bunların, yemişlerde bir kısmını diğer bir kısmına üstün
kıldık. Bütün bunlarda aklını çalıştıran bir topluluk için elbette ki ibretler
vardır. 13. sure (RA'D) 2-4. ayet (Resmi: 13/İniş:87/Alfabetik:85)
İki doğunun
Rabbi de O'dur, iki batının Rabbi de. Rabbinizin nimetlerinden hangisini
yalanlıyorsunuz? 55. sure (RAHMÂN) 17-18. ayet (Resmi: 55/İniş:89/Alfabetik:86)
Göklerde ve yerde kim varsa O'ndan ister. O,
her an yeni bir iş ve oluştadır. Rabbinizin nimetlerinden hangisini
yalanlıyorsunuz? 55. sure (RAHMÂN) 29-30. ayet (Resmi: 55/İniş:89/Alfabetik:86)
Ey cin ve
insan toplulukları! Göklerin ve yerin bucaklarından/köşelerinden geçip gitmeye
gücünüz yeterse, hadi geçin gidin. Bilgi ve güç dışında bir şeyle geçip
gidemezsiniz! Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? 55.
sure (RAHMÂN) 33-34. ayet (Resmi: 55/ İniş:89/Alfabetik:86)
Allah O'dur
ki, yedi göğü ve yerden de onların benzerini yaratmıştır. Emir/iş ve oluş onlar
arasında sürekli iner ki, Allah'ın her şeye kadir olduğunu ve Allah'ın bilgi
bakımından her şeyi kuşattığını bilesiniz. 65. sure (TALÂK) 12. ayet
(Resmi: 65/İniş:100/Alfabetik:98)
Görmedin mi,
göklerdeki ve yerdeki şuurlular da bölük bölük olmuş kuşlar da Allah'ı tespih
etmektedir. Her biri kendine özgü duasını, kendine özgü tespihini bilmiştir.
Allah, onların yapmakta olduklarını çok iyi bilmektedir. Göklerin ve yerin
mülkü/yönetimi Allah'ındır. Dönüş Allah'adır. Görmedin mi, Allah, bulutları sürüyor,
sonra onları kaynaştırıp iç içe sokuyor, sonra onları birbiri üstüne yığıyor.
Nihayet, onların arasından yağmurun çıktığını görüyorsun. Gökten, ondaki
dağlardan bir dolu indiriyor da onunla dilediğini çarpıyor, dilediğinden de onu
yan geçiriyor. Onun şimşeğinin parıltısı, neredeyse gözleri alıp götürecek.
Allah, gece ile gündüzü evirip çeviriyor. Gözleri olanlar için bunda elbette
bir ibret vardır. 24. sure (NÛR) 41-44. ayet (Resmi: 24/İniş:102/Alfabetik:84)
Görmedin mi
göklerdeki kimseler, yerdeki kimseler, Güneş, Ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar,
hayvanlar ve insanlardan birçoğu hep Allah'a secde ediyor. Birçoğunun da
üzerine azap hak olmuştur. Allah'ın hakir kıldığına ikramda bulunan olmaz.
Allah, dilediğini yapar. 22. sure (HAC) 18. ayet (Resmi: 22/İniş:88/Alfabetik:32)
İşte böyle.
Allah geceyi gündüzün içine sokar, gündüzü de gecenin içine sokar. Allah
Semî'dir, Basîr'dir. 22. sure (HAC) 61. ayet (Resmi: 22/İniş:88/Alfabetik:32)
Göklerde ne var yerde ne varsa O'nundur.
Allah, Ganî olanın da Hamîd olanın da ta kendisidir. 22.
sure (HAC) 64. ayet (Resmi: 22/İniş:88/Alfabetik:32)
Göklerdekiler ve yerdekiler Allah'ı
tespih ediyor. O'nundur mülk ve yönetim; O'nun içindir tüm övgüler. Her şeye
gücü yetendir O. 64. sure (TEĞÂBÜN) 1. ayet (Resmi: 64/İniş:107/Alfabetik:101)
Allah'ın izni olmadıkça hiçbir musibet
gelip çatmaz. Kim Allah'a inanırsa Allah O'nun kalbini doğruya ve güzele
kılavuzlar. Ve Allah her şeyi en iyi biçimde bilmektedir. 64.
sure (TEĞÂBÜN) 11. ayet (Resmi: 64/İniş:107/Alfabetik:101)
Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah'ı tespih etmiştir. Azîz'dir O, Hakîm'dir. 61. sure (SAFF) 1. ayet (Resmi: 61/İniş:108/Alfabetik:89)
Göklerdekiler
ve yerdekiler o Melik, o Kuddûs, o Azîz, o Hakîm Allah'ı tespih ediyor. 62.
sure (CUMUA) 1. ayet (Resmi: 62/İniş:96/Alfabetik:17)
Yalnız Allah'ındır göklerin ve yerin
orduları. Azîz'dir Allah, Hakîm'dir. 48. sure (FETİH) 7. ayet
(Resmi: 48/İniş:109/Alfabetik:27)
Göklerin, yerin ve bunlarda bulunanların
mülkü/yönetimi Allah'ındır. O'nun her şeye gücü yeter. 5.
sure (MÂİDE) 120. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Yemin olsun ki, "Allah Meryem'in
oğlu Mesih'tir" diyenler küfre batmışlardır. De ki: "Allah; Meryem'in
oğlu Mesih'i, annesini ve yeryüzündeki insanların hepsini helâk etmek istese
Allah'a karşı kimin elinde bir güç vardır!" Hem göklerin hem yerin hem de
bunlar arasındakilerin mülk ve yönetimi Allah'ındır. Dilediğini yaratır. Allah
her şeye Kadîr'dir. 5. sure (MÂİDE) 17. ayet (Resmi: 5/İniş:110/Alfabetik:60)
Göklerin de yerin de mülk ve saltanatının Allah'ın olduğunu bilmedin mi? Dilediğine azap eder O, dilediğini affeder. Allah'ın gücü her şeye yeter. 5. sure (MÂİDE) 40. ayet (Resmi: 5/İniş:110/ Alfabetik:60)
Bilmedin mi ki göklerin de yerin de mülk ve saltanatı yalnız Allah'ındır. Sizin için Allah'tan başka ne bir Velî vardır ne de bir Nasîr/yardımcı. 2. sure (BAKARA) 107. ayet (Resmi: 2/İniş:92/ Alfabetik:11)
"Allah çocuk edindi." dediler. Haşâ! Böyle bir şeyden arınmıştır O! Tam aksine, göklerdekiler de yerdekiler de O'na aittir. Bunların tümü O'nun önünde boyun bükmektedir. 2. sure (BAKARA) 116. ayet (Resmi: 2/İniş:92/Alfabetik:11)
RESUL KUR'AN'IN KUR'AN MESAJLARI - M. Kemal Adal
Selam...
T.C. / M. Kemal Adal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder