II. BİLGİ
E. ŞİİR VE ŞAİRLER
1. KAVRAM OLARAK ŞİİR VE ŞAİRLER
Şöyle de dediler: "Saçma sapan rüyalar bunlar! Belki de uydurduğu bir yalandır. Belki de bir şairdir o. Hadi bir mucize getirsin bize, öncekilere gönderildiği gibi..." 21. sure (ENBİYÂ) 5. ayet (Resmi: 21/İniş:73/Alfabetik:21)
Şairlere gelince, onlara da çapkınlar, sapkınlar uyar. 26. sure (ŞUARA) 224. ayet (Resmi: 26/İniş:47/ Alfabetik:94)
Biz o peygambere şiir öğretmedik. Şiir ona yaraşmaz/layık olamaz da. Ona vahyedilen, bir öğütten ve apaçık bir Kur'an'dan başka şey değildir; 36. sure (YÂSÎN) 69. ayet (Resmi: 36/İniş:41/ Alfabetik:108)
Ve şöyle diyorlardı: "Mecnun bir şair yüzünden ilahlarımızı mı terk edeceğiz?" 37. sure (SÂFFÂT) 36. ayet (Resmi: 37/İniş:56/Alfabetik:90)
Yoksa şöyle mi diyorlar: "O bir
şairdir. Zamanın ölüm getiren felaketine çarpılmasını bekliyoruz." 52.
sure (TÛR) 30. ayet (Resmi: 52/İniş:76/Alfabetik:106)
Bir şairin sözü değildir o. Ne kadar da az inanıyorsunuz? 69. sure (HÂKKA) 41. ayet (Resmi: 69 /İniş:78/Alfabetik:34)
2. ŞİİR
Haber vereyim mi size şeytanların kime iner olduğundan? Her bir dönek/iftiracı günahkâr üzerine iner onlar. Kulak kabartırlar ama çoğu yalancılardır onların. Şairlere gelince, onlara da çapkınlar, sapkınlar uyar. Görmez misin onları ki, her vadide şaşkın, tutkun dolaşırlar. Ve onlar, yapmayacakları şeyleri söyleyip dururlar. İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlar, Allah'ı çok ananlar ve zulme uğratıldıktan sonra başarıya ulaşanlar böyle değillerdir. Zulmedenler, hangi devrime uğrayıp baş aşağı döneceklerini yakında bilecekler. 26. sure (ŞUARA) 221-227. ayet (Resmi: 26/İniş:47/Alfabetik:94)
Biz o peygambere şiir öğretmedik. Şiir ona yaraşmaz/layık olamaz da. Ona vahyedilen, bir öğütten ve apaçık bir Kur'an'dan başka şey değildir; 36. sure (YÂSÎN) 69. ayet (Resmi: 36/İniş:41/Alfabetik:108)
3. ŞAİRLER
Şöyle de dediler: "Saçma sapan rüyalar bunlar! Belki de uydurduğu bir yalandır. Belki de bir şairdir o. Hadi bir mucize getirsin bize, öncekilere gönderildiği gibi..." 21. sure (ENBİYÂ) 5. ayet (Resmi: 21/İniş:73/Alfabetik:21)
Şairlere gelince, onlara da çapkınlar, sapkınlar uyar. 26. sure (ŞUARA) 224. ayet (Resmi: 26/İniş:47/Alfabetik:94)
Biz o peygambere şiir öğretmedik. Şiir ona yaraşmaz/layık olamaz da. Ona vahyedilen, bir öğütten ve apaçık bir Kur'an'dan başka şey değildir; 36. sure (YÂSÎN) 69. ayet (Resmi: 36/İniş:41/Alfabetik:108)
Ve şöyle
diyorlardı: "Mecnun bir şair yüzünden ilahlarımızı mı terk edeceğiz?"
37. sure (SÂFFÂT) 36. ayet (Resmi: 37/İniş:56/Alfabetik:90)
Yoksa şöyle
mi diyorlar: "O bir şairdir. Zamanın ölüm getiren felaketine çarpılmasını
bekliyoruz." 52. sure (TÛR) 30. ayet (Resmi: 52/İniş:76/Alfabetik:106)
Bir şairin sözü değildir o. Ne kadar da
az inanıyorsunuz? 69. sure (HÂKKA) 41. ayet (Resmi: 69/ İniş:78/Alfabetik:34)
F. RÜYA YORUMU
1. KAVRAM OLARAK RÜYA YORUMU
Hani, sana: "Rabbin, insanları çepeçevre kuşatmıştır." demiştik. Sana gösterdiğimiz o rüyayı da Kur'an'da lanetlenmiş bulunan o ağacı/soyu da insanları sınamak dışında bir sebeple göndermedik. Biz onları korkutuyoruz ama bu onların kudurganlığını artırmaktan başka bir katkı sağlamıyor. 17. sure (İSRÂ) 60. ayet (Resmi: 17/İniş:50/Alfabetik:46)
Onu satın alan Mısırlı, karısına şöyle
dedi: "Ona iyi bak, kendisine güzel bir yer hazırla. Bize yararı
dokunabilir. Belki de evlat ediniriz onu." İşte bu şekilde biz Yûsuf'a
yeryüzünde imkân verip o toprağa yerleştirdik ki, ona olayların/haberlerin
yorumunu öğretelim. Allah, kendi emrine Gâlib'dir/kendi emrine hükmeder. Ama
insanların çokları bilmiyorlar. 12. sure (YÛSUF) 21. ayet (Resmi:
12/İniş:53/Alfabetik:110)
Onunla birlikte zindana iki genç daha girmişti. Bir tanesi dedi ki: "Rüyada gördüm, şarap sıkıyordum." Öteki de şöyle dedi: "Ben de gördüm ki, başımın üstünde ekmek taşıyorum, kuşlar ondan yiyor. Bunun yorumunu bize bildir. Biz senin, güzel düşünüp güzel davrananlardan olduğun kanısındayız." 12. sure (YÛSUF) 36. ayet (Resmi: 12/İniş:53/Alfabetik:110)
Biz onu
sana, aklınızı çalıştırasınız diye, Arapça bir Kur'an olarak indirdik. Biz bu
Kur'an'ı sana vahyederek, hikâyelerin en güzelini anlatıyoruz. Oysaki sen,
bundan önce bunlardan tamamen habersiz olanlardandın. Bir vakit Yûsuf babasına
şöyle demişti: "Babacığım, ben rüyada on bir yıldızla, Güneş'i ve Ay'ı
gördüm; onları bana secde ediyorlar gördüm." 12.
sure (YÛSUF) 2-4. ayet (Resmi: 12/İniş:53/Alfabetik:110)
"Ey benim zindan arkadaşlarım! Rüyanıza
gelince: Bir taneniz rab edindiği kişiye şarap sunacak. Ötekiniz ise asılacak
da kuşlar başından yiyecek. Hakkında fetva sorduğunuz iş, böyle hükme bağlanmıştır."
Yûsuf o iki kişiden, kurtulacağını düşündüğüne şöyle dedi: "Rab edindiğin
kişi yanında beni an." Ama şeytan o adama, rab edindiği kişiye
hatırlatmayı unutturdu. Böylece Yûsuf yıllarca zindanda kaldı. Kral dedi ki:
"Düşümde yedi semiz inek görüyorum. Bunları yedi cılız inek yiyor. Ayrıca
yedi yeşil başak, yedi de kuru başak görüyorum. Ey bendelerim! Eğer rüya tabir
ediyorsanız, bu rüyam hakkında bana bir fetva verin." Dediler ki:
"Bunlar, demet demet hayallerden ibarettir. Biz, hayal ve kuruntuların
yorumunu bilenler değiliz." Zindandaki iki adamdan kurtulanı, uzun bir
zamandan sonra eskiyi hatırladı da şöyle dedi: "Onun yorumunu size ben
haber veririm. Siz beni zindana gönderin." "Yûsuf, ey özü sözü doğru
insan! Şu rüyayı yorumla bize. Yedi semiz inek var, yedi cılız inek bunları
yiyor; yedi yeşil başak, bir yedi tane de kuru başak. Umarım buradan insanların
yanına giderim, onlar da öğrenirler." Yûsuf dedi: "Alışılageldiği
şekliyle yedi yıl ekin ekeceksiniz. Biçtiklerinizden yiyecek kadar az bir
miktar alır, gerisini başağında bırakırsınız." "Bunun ardından yedi
kurak yıl gelecek. Bu yıllar, saklayabileceğiniz bir miktar ekin hariç, önceden
biriktirdiklerinizi yiyip tüketecek." "Bunun arkasından bir yıl
gelecek ki, halk onda bol yağmura kavuşup rahat edecek; meyve suyu sıkıp süt
sağacaklar." 12. sure (YÛSUF) 41-49. ayet (Resmi: 12/İniş:53/Alfabetik:110)
Çocuk onunla
birlikte koşacak yaşa gelince, İbrahim dedi: "Yavrucuğum, uykuda/düşte
görüyorum ki ben seni boğazlıyorum. Bak bakalım sen ne görürsün/sen ne
dersin?" "Babacığım, dedi, emrolduğun şeyi yap! Allah dilerse beni
sabredenlerden bulacaksın." Böylece ikisi de teslim olup İbrahim onu
şakağı üzerine yatırınca, Biz şöyle seslendik: "Ey İbrahim!"
"Sen rüyayı gerçekleştirdin. İşte biz, güzel düşünüp güzel davrananları
böyle ödüllendiririz." "Bu, hiç kuşkusuz apaçık imtihanın ta
kendisiydi." Ve ona fidye olarak büyük bir kurbanlık verdik. Sonra
gelenler içinde onu hatırlatan bir şey bıraktık. 37. sure (SÂFFÂT)
102-108. ayet (Resmi: 37/İniş:56/Alfabetik:90)
Allah onları sana uykunda az
gösteriyordu. Eğer onları sana çok gösterseydi, yılgınlığa düşer, işi kotarmada
çekişmeye başlardınız. Ama Allah, sizi selamete çıkardı. O, göğüslerin
içindekini çok iyi bilir. 8. sure (ENFÂL) 43. ayet (Resmi: 8/İniş:93/Alfabetik:22)
Yemin olsun ki Allah, resulüne o rüyayı hak olarak doğru çıkarmıştır. Allah dilerse, başlarınızı tıraş etmiş, saçlarınızı kısaltmış olarak güven içinde, korku duymadan Mescid-i Haram'a mutlaka gireceksiniz. Allah, sizin bilmediğinizi bildi de bundan önce size yakın bir fetih nasip etti. 48. sure (FETİH) 27. ayet (Resmi: 48/İniş:109/Alfabetik:27)
2. RÜYALAR
Allah onları sana uykunda az gösteriyordu. Eğer onları sana çok gösterseydi, yılgınlığa düşer, işi kotarmada çekişmeye başlardınız. Ama Allah, sizi selamete çıkardı. O, göğüslerin içindekini çok iyi bilir. 8. sure (ENFÂL) 43. ayet (Resmi: 8/İniş:93/Alfabetik:22)
"Yavrucuğum, dedi, rüyanı kardeşlerine anlatma; sonra sana bir oyun oynarlar. Hiç kuşkusuz şeytan, insan için açık bir düşmandır." 12. sure (YÛSUF) 5. ayet (Resmi: 12/İniş:53/Alfabetik:110)
Onu satın alan Mısırlı, karısına şöyle
dedi: "Ona iyi bak, kendisine güzel bir yer hazırla. Bize yararı
dokunabilir. Belki de evlat ediniriz onu." İşte bu şekilde biz Yûsuf'a
yeryüzünde imkân verip o toprağa yerleştirdik ki, ona olayların/haberlerin
yorumunu öğretelim. Allah, kendi emrine Gâlib'dir/kendi emrine hükmeder. Ama
insanların çokları bilmiyorlar. 12. sure (YÛSUF) 21. ayet (Resmi:
12/İniş:53/Alfabetik:110)
Onunla birlikte zindana iki genç daha girmişti. Bir tanesi dedi ki: "Rüyada gördüm, şarap sıkıyordum." Öteki de şöyle dedi: "Ben de gördüm ki, başımın üstünde ekmek taşıyorum, kuşlar ondan yiyor. Bunun yorumunu bize bildir. Biz senin, güzel düşünüp güzel davrananlardan olduğun kanısındayız." 12. sure (YÛSUF) 36. ayet (Resmi: 12/İniş:53/Alfabetik:110)
Kral dedi ki: "Düşümde yedi semiz inek görüyorum. Bunları yedi cılız inek yiyor. Ayrıca yedi yeşil başak, yedi de kuru başak görüyorum. Ey bendelerim! Eğer rüya tabir ediyorsanız, bu rüyam hakkında bana bir fetva verin." Dediler ki: "Bunlar, demet demet hayallerden ibarettir. Biz, hayal ve kuruntuların yorumunu bilenler değiliz." 12. sure (YÛSUF) 43-44. ayet (Resmi: 12/ İniş:53/Alfabetik:110)
Ana babasını
tahtın üstüne çıkardı. Hepsi, Yûsuf'un önünde secde eder gibi eğildiler. Yûsuf
dedi: "Babacığım, işte bu, benim önceden gördüğüm rüyanın yorumudur.
Rabbim onu gerçekleştirdi. O, bana çok güzel lütuflarda bulundu, şeytan,
benimle kardeşlerim arasına yamukluk soktuktan sonra, O beni zindandan çıkardı.
Sizi de çölden getirdi. Rabbim, dilediği şeyde çok ince lütuflar sergiliyor.
Alîm olan O'dur, Hakîm olan O'dur." "Rabbim, sen bana mülk ve
saltanattan bir nasip verdin. Olayların ve düşlerin yorumundan bana bir ilim
öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Benim dünyada da âhirette de Velî'm
sensin. Beni müslüman/sana teslim olmuş olarak öldür ve beni barışsever hayırlı
kullar arasına kat." 12. sure (YÛSUF) 100. ayet (Resmi:
12/İniş:53/Alfabetik:110)
Çocuk onunla
birlikte koşacak yaşa gelince, İbrahim dedi: "Yavrucuğum, uykuda/düşte
görüyorum ki ben seni boğazlıyorum. Bak bakalım sen ne görürsün/sen ne
dersin?" "Babacığım, dedi, emrolduğun şeyi yap! Allah dilerse beni
sabredenlerden bulacaksın." Böylece ikisi de teslim olup İbrahim onu
şakağı üzerine yatırınca, Biz şöyle seslendik: "Ey İbrahim!"
"Sen rüyayı gerçekleştirdin. İşte biz, güzel düşünüp güzel davrananları
böyle ödüllendiririz." 12. sure (YÛSUF) 100-105. ayet (Resmi:
12/İniş:53/Alfabetik:110)
Acaba bunu onlara hayalleri mi emrediyor
yoksa bunlar azmış bir topluluk mu? 52. sure (TÛR) 32. ayet
(Resmi: 52/İniş:76/Alfabetik:106)
RESUL KUR'AN'IN KUR'AN MESAJLARI - M. Kemal Adal
Selam...
T.C. / M. Kemal Adal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder