Dipnot: 3/3*: İtikat: Peygamberlik: Kitaplar: Kur'an: Kur'an'ın kendinden önceki kitaplarla bağlantısı. Bak: 3/4; 5/48; 7/157; 10/37; 12/111; 26/196-197; 29/48; 35/31; 41/43; 46/10,
12; 87/18-19.
3/3**: İtikat: Peygamberlik: Kitaplar: Kur'an'dan Önce Vahyedilen
Kitaplar: Tevrat. Bak: 3/48, 50, 65, 93; 5/41, 43-46; 66, 68, 110; 6/91; 7/145, 147; 9/111;
11/17; 17/2; 28/48; 32/23; 48/29; 51/6; 62/5. 2
3/3***: İtikat: Peygamberlik: Kitaplar: Kur'an'dan Önce Vahyedilen
Kitaplar: İncil. Bak: 3/48, 65, 79-80; 5/14-15; 46-47, 66, 68, 110; 9/30-32, 111; 48/29;
57/27. 5
Ayrıca Bak: 3/184**: İtikat: Peygamberlik: Kitaplar: Kur'an'dan Önce
Vahyedilen Kitaplar: Zebur. Bak: 4/163; 16/44; 17/55; 21/105; 34/25. 7
Kur'an'ın kendinden önceki kitaplarla bağlantısı: 3/3-4.
3/3
Y.N. Öztürk
O, sana Kitap'ı, önündekileri tasdikleyici olarak hak bir
yoldan indirdi. Tevrat'ı ve İncil'i de indirmişti.
M. Esed
(Geçmişte vahyedilenlerden) bugüne ulaşan doğru haberleri
tasdik eden bu ilahi kelamı sana safha safha indiren O'dur. Tevrat'ı ve İncil'i
de O indirmişti;
Dipnot: 3/3*: İtikat:
Peygamberlik: Kitaplar: Kur'an: Kur'an'ın kendinden önceki kitaplarla bağlantısı.
Bak: 3/4; 5/48; 7/157; 10/37; 12/111; 26/196-197; 29/48;
35/31; 41/43; 46/10, 12; 87/18-19.
3/3*: KURAN'IN KENDİNDEN ÖNCEKİ KİTAPLARLA BAĞLANTISI:
Kur'ân-ı Kerîm, kendinden önceki kitapları tasdik
etmiş, fakat onların koymuş olduğu bazı hükümleri ortadan kaldırarak yeni
hükümler getirmiştir.
'Hiç kuşkusuz, bu Kur'an, ilk sayfalarda da elbette vardır. İbrahim'in ve
Mûsa'nın sayfalarında.' 87/18-19.
'Onlar ki, yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılmış bulacakları ümmi peygambere
uyarlar; o onlara iyiliği emreder, kötü ve çirkinden onları alıkoyar. Güzel
şeyleri onlara helal kılar, pis şeyleri onlara yasaklar. Sırtlarından
ağırlıklarını indirir, üzerlerindeki zincirleri, bağları söküp atar. Ona inanan,
onu destekleyen, ona yardım eden, onunla indirilen ışığa uyan kişiler,
kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.' 7/157.
'Kitap'tan sana vahyettiğimiz, kendinden öncekini tasdikleyici hakkın ta
kendisidir. Allah, kullarından tam haberdardır, onları iyice görmektedir.'
35/31
.
'O, elbette ki öncekilerin kitaplarında da var. Beni İsrail bilginlerinin de
onu bilmesi bunlar için bir belirti/kanıt değil mi?' 26/196-197.
'Bu Kur'an, Allah'ın berisinden birilerince yalan isnatlarla oluşturulmuş
değildir. O, kendinden öncekinin tasdiki ve Kitap'ın ayrıntılı kılınmasıdır.
Kuşku ve çelişme yoktur onda. Âlemlerin Rabbi'ndendir o.' 10/37.
'Yemin olsun ki, resullerin hikâyelerinde, aklını ve gönlünü çalıştıranlar için
bir ibret vardır. Bu Kur'an, uydurulacak bir hadis/bir söz değildir; aksine o,
önündekini tasdikleyici, her şeyi ayrıntılı kılıcıdır. İnanan bir topluluk için
de bir kılavuz ve bir rahmettir.' 12/111.
'Senin için söylenen, senden önceki resuller için söylenenden başka şey
değildir. Hiç kuşkusuz, senin Rabbin hem çok affedicidir hem de acıklı bir
azabın sahibidir.' 41/43.
'De ki: 'Hiç düşündünüz mü? Eğer bu, Allah katından ise ve siz onu
tanımamışsanız, İsrailoğullarından bir tanık da onun benzerine tanıklık edip
inandığı halde, siz böbürlenmişseniz haliniz nice olur! Allah, zalimler
topluluğuna kılavuzluk etmez.' 46/10.
'Hâlbuki ondan önce, bir önder ve bir rahmet olarak Mûsa'nın kitabı var! Bu
Kur'an da öncekileri tasdikleyen bir kitaptır. Zulmedenleri uyarsın, güzel
davrananlara müjde olsun diye Arap dilindedir.' 46/12.
'Sen bundan önce herhangi bir kitap okumuyordun; onu sağ elinle de yazmıyorsun.
Eğer öyle olsaydı bâtıla saplananlar mutlaka kuşku duyacaklardı.' 29/48.
'O, sana Kitap'ı, önündekileri tasdikleyici olarak hak bir yoldan indirdi. Tevrat'ı
ve İncil'i de indirmişti. Daha önce insanlara bir yol gösterici olarak Furkan'ı
da indirdi. Şu bir gerçek ki, Allah'ın ayetlerini örtüp inkâr edenler için
şiddetli bir azap vardır. Ve Allah hem Azîz'dir hem intikam alıcı...' 3/3-4.
'Sana da Kitap'ı hak olarak indirdik. Kitap'tan onun yanında bulunanı
tasdikleyici ve onu denetleyip güvenilirliğini sağlayıcı olarak... O halde
onlar arasında Allah'ın indirdiğiyle hükmet, Hak'tan sana gelenden uzaklaşıp
onların keyiflerine uyma. Sizden her biri için bir yol/şerîat ve bir yöntem
belirledik. Allah dileseydi sizi elbette bir tek ümmet yapardı. Ama size vermiş
olduklarıyla sizi imtihana çeksin diye öyle yapmamıştır. O halde hayırlarda
yarışın. Tümünüzün dönüşü Allah'adır. O size, tartışmış olduğunuz şeylerin esasını
bildirecektir.' 5/48.
MKA.
3/3**: İtikat:
Peygamberlik: Kitaplar: Kur'an'dan Önce Vahyedilen Kitaplar: Tevrat. Bak: 3/48, 50, 65, 93; 5/41,
43-46; 66, 68, 110; 6/91; 7/145, 147; 9/111; 11/17; 17/2; 28/48; 32/23; 48/29;
51/6; 62/5.
3/3**: TEVRAT:
O, sana Kitap'ı, önündekileri tasdikleyici olarak hak bir yoldan indirdi.
Tevrat'ı ve İncil'i de indirmişti.3/3. ayet
Ona Kitap'ı, hikmeti, Tevrat'ı ve İncil'i öğretecek. 3/48.
'Tevrat'tan önümde bulunanı doğrulayıcıyım. Size haram kılınmış olanın bir
kısmını size helal yapacağım. Rabbinizden bir mucize getirdim size. Artık
Allah'tan sakının ve bana itaat edin.' 3/50.
Ey Ehl-i Kitap! İbrahim hakkında neden çekişiyorsunuz? Tevrat da İncil de ondan
sonra indirildi. Hâlâ aklınızı işletmeyecek misiniz? 3/65.
Tevrat indirilmeden önce İsrail'in kendi nefsine haram kıldığı şeyler dışında
tüm yiyecekler İsrailoğullarına helaldi. Onlara de ki: 'Tevrat'ı ortaya
getirin; doğru sözlü iseniz onu okuyun.' 3/93.
Ey resul! Kalpleri inanmamış olduğu halde ağızlarıyla 'inandık' diyenlerin
küfürde yarışırcasına koşanları seni üzmesin. Yahudilerden bazıları yalancılık
etmek için dinlerler; huzuruna çıkmamış olan başka bir topluluk için dinlerler.
Yerlerine oturmuş kelimeleri, yapılarını bozup değiştirirler. 'Size şu
verilirse alın, eğer o verilmezse çekinin.' derler. Allah birini fitneye
çarptırmak isterse sen onun için Allah karşısında hiçbir şey yapamazsın. Bunlar
o kişilerdir ki, Allah kalplerini temizlemek istemiyor. Dünyada bir rezillik
vardır onlar için; âhirette de büyük bir azap var onlara. 5/41.
İçinde Allah'ın hükmü bulunan Tevrat yanlarında iken, nasıl oluyor da senin
hakemliğine başvuruyorlar? Daha sonra da verilen hükümden yüz çeviriyorlar.
Bunlar inanan kişiler değillerdir. Biz indirdik Tevrat'ı, biz. İyiye ve güzele
kılavuz var onda, ışık var. Allah'a teslim olmuş peygamberler, Yahudilere
onunla hakemlik yaparlardı. Kendini Rabb'e adayanlarla ilim ve hikmette
derinleşmiş olanlar da Allah'ın Kitabı'ndan korumakla görevli olduklarıyla
hükmederlerdi. Zaten onlar Allah'ın Kitabı'na tanıklardı. Artık insanlardan
korkmayın, benden korkun da ayetlerimi basit bir ücret karşılığı satmayın.
Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, kâfirlerin ta kendileridir. O Kitap'ta
onlar üzerine şöyle yazmıştık: Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak,
dişe diş... Yaralamalar karşılığında da kısas. Kim kısası bağışlarsa, bu
bağışlaması kendisi için günahlara bir perde olur. Allah'ın indirdiğiyle
hükmetmeyenler zalimlerin ta kendileridir. Ardından o peygamberlerin izleri
üzere Meryem oğlu İsa'yı gönderdik. Tevrat'tan yanında bulunanı doğruluyordu.
Ona İncil'i verdik. Hidayet ve ışık vardı onda. Tevrat'tan yanında olanı
tasdikleyici idi. Doğruya ve güzele kılavuzdu, takvaya sarılanlara bir öğüt.
5/43-46.
Eğer onlar Tevrat'ı, İncil'i ve kendilerine indirilmiş olanı gerektiği şekilde
uygulasalardı elbette ki hem üstlerinden hem ayaklarının altından
rızıklanacaklardı. İçlerinde orta yolu izleyen bir topluluk var. Ama onların
çoğunluğunun yapmakta olduğu ne kadar da kötü! 5/66.
De ki: 'Ey Ehlikitap! Siz, Tevrat'ı, İncil'i ve Rabbinizden size indirileni tam
uygulamadıkça hiçbir şey değilsiniz.' Rabbinden sana indirilen, onlardan
birçoğunun küfür ve azlığını elbette artıracaktır. Küfre batan topluluk için
tasalanma artık. 5/68.
Hani, Allah şöyle demişti: 'Ey Meryem'in oğlu İsa! Senin ve annenin üzerindeki
nimetimi hatırla. Seni Ruhulkudüs'le desteklemiştim, beşikte iken ve erginlik
çağında insanlarla konuşuyordun. Sana Kitap'ı, hikmeti, Tevrat'ı, İncil'i
öğretmiştim. Benim iznimle çamurdan kuş görünümünde bir şey yaratıyor, içine
üflüyordun da o benim iznimle kuş oluyordu. Doğuştan körü, abraşı benim iznimle
iyileştiriyordun. Benim iznimle ölüleri çıkarıyordun. İsrailoğullarını senden
uzak tutmuştum. Hani, sen onlara açık-seçik ayetleri getirdiğinde, küfre
sapanları şöyle deyivermişti: 'Açık bir büyüden başka bir şey değil bu.' 5/110.
Allah'ı, kadrine/şanına yaraşır şekilde tanıyamadılar. Çünkü, 'Allah, insana
hiçbir şey vahyetmemiştir.' dediler. De ki 'Mûsa'nın insanlara bir ışık, bir
kılavuz olarak getirdiği Kitap'ı kim indirdi? Siz o Kitap'ı birtakım
parşömenler yapıp ortaya sürüyorsunuz, birçoğunu da saklıyorsunuz. Size, sizin
de atalarınızın da bilmediği şeyler öğretildi.' 'Allah' de, sonra bırak onları
saplandıkları batakta oynayadursunlar. 6/91.
Biz Musa için levhalarla her şeyi yazdık: Öğüt olarak, her şeyin ayrıntısı
olarak. 'Kuvvetle tut bunları ve emret toplumuna da onları en güzel şekliyle
tutsunlar. Fasıklar yurdunu göstereceğim size.' 7/145.
Onlar ki, yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılmış bulacakları ümmi peygambere
uyarlar; o onlara iyiliği emreder, kötü ve çirkinden onları alıkoyar. Güzel
şeyleri onlara helal kılar, pis şeyleri onlara yasaklar. Sırtlarından
ağırlıklarını indirir, üzerlerindeki zincirleri, bağları söküp atar. Ona
inanan, onu destekleyen, ona yardım eden, onunla indirilen ışığa uyan kişiler,
kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. 7/157.
Allah, müminlerin canlarını ve mallarını, karşılığında kendilerine cennet vermek
üzere satın almıştır. Allah yolunda çarpışırlar da öldürürler, öldürülürler.
Allah'ın; Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da kendi üzerine hak olarak yazdığı bir
vaattır bu. Ahdine, Allah'tan daha vefalı kim var? Perçinlediğiniz bu
antlaşmanızdan ötürü müjdeler olsun size. İşte budur o büyük başarının ta
kendisi. 9/111.
Böyleleri şu kimse gibi olur mu: Rabbinden bir beyyine üzerinedir, O'ndan bir
tanık da kendisini izler. Tanıktan önce de bir kılavuz ve rahmet olarak
Mûsa'nın kitabı var. Onlar ona inanırlar. Hiziplerden onu inkâr edenin varış
yeri ateştir. Ondan asla kuşkuya düşme; o Rabbinden bir haktır ama insanların
çokları inanmıyorlar. 11/17.
Mûsa'ya Kitap'ı verdik ve onu, 'benden başka bir vekil tutmayın' buyruğuyla
Beniisrail'e bir kılavuz kıldık. 17/2.
Fakat hak, katımızdan kendilerine geldiğinde şöyle dediler: 'Mûsa'ya verilenin
aynısı buna da verilseydi ya!' Bunlar daha önce Mûsa'ya verileni inkâr
etmemişler miydi? Şöyle demişlerdi: 'Birbirini destekleyen iki büyü/sırt sırta
iki büyücü.' Ve dediler: 'Biz bunların ikisine de inanmıyoruz.' 28/48.
Yemin olsun ki, Mûsa'ya Kitap'ı vermiştik. Böyleyken sen ona kavuşacağından
kuşkuda olma! Biz onu İsrailoğullarına bir kılavuz yapmıştık. 32/23.
Muhammed, Allah'ın resulüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çok
çetin, kendi aralarında çok merhametlidirler. Sen onları rükû eder, secdeye
kapanır halde görürsün. Allah'tan bir lütuf ve hoşnutluk ister dururlar.
Görünüşlerine gelince, yüzlerinde secde eseri/izi vardır. Bu onların
Tevrat'taki nitelikleri. İncil'deki nitelikleri de şöyle: Tıpkı bir ekin ki
filizini çıkarmış, o filizi kuvvetlendirmiş. Filiz kalınlaştı, gövdesi üzerine
dikildi. Ziraatçıları da imrendirir/hayran bırakır bu ekin. Allah böyle yapar
ki, onlar sayesinde, inkâr edenleri öfkelendirsin. Allah onlardan iman edip
hayra ve barışa yönelik işlen yapanlara bir bağışlanma ve büyük bir ödül vaat
etmiştir. 48/29.
Meryem oğlu İsa'nın da şöyle dediğini hatırla: 'Ey İsrailoğulları! Ben size
Allah'ın elçisiyim. Benden önce Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek
Ahmet adında bir elçiyi müjdeleyici olarak gönderildim.' Fakat İsa'nın
müjdelediği elçi onlara apaçık deliller getirdiğinde: 'Bu, katıksız bir
büyüdür!' dediler. 61/6.
Sırtlarına Tevrat yükletilip de sonra onu taşımayanların durumu, kutsal kitap
parçaları taşıyan eşeğin durumuna benzer. Allah'ın ayetlerini yalanlayan
topluluğun vücut verdiği örnek ne kötüdür! Allah, zulme sapmış bir topluluğu
doğruya ve güzele ulaştırmaz. 62/5.
MKA.
3/3***: İtikat:
Peygamberlik: Kitaplar: Kur'an'dan Önce Vahyedilen Kitaplar: İncil. Bak: 3/48, 65, 79-80; 5/14-15;
46-47, 66, 68, 110; 9/30-32, 111; 48/29; 57/27.
3/3***: İNCİL:
Yanlarındakini doğrulamak üzere kendilerine Allah katından bir kitap
geldiğinde, daha önce inkâr edenlere karşı zafer isteyip durdukları halde,
tanıyıp bildikleri kendilerine gelince, onu inkâr ettiler. Küfre sapanların
üstüne olsun Allah'ın laneti!... Allah'ın, kullarından dilediğine lütfunun
eseri olarak indirdiğini zalimce kıskanarak, Allah'ın vahyettiğini inkar etmeleri
uğruna öz benliklerini sattıkları şey ne çirkindir! Bu yüzdendir ki gazap
üzerine gazaba çarpıldılar. Gerçeği örtenler için rezil edici bir azap vardır.
Onlara, 'Allah'ın indirmiş olduğuna inanın' denildiğinde şöyle konuşurlar:
'Biz, bize indirilene inanırız.' Ve ondan ötesini inkâr ederler. Oysaki o,
kendilerinin yanındakini doğrulayıcı bir gerçektir. Söyle onlara: 'Madem iman
sahibiydiniz, daha önce Allah'ın peygamberlerini niye öldürüyordunuz?' 2/89-91.
O, sana Kitap'ı, önündekileri tasdikleyici olarak hak bir yoldan indirdi.
Tevrat'ı ve İncil'i de indirmişti. 3/3.
Ona Kitap'ı, hikmeti, Tevrat'ı ve İncil'i öğretecek. 3/48.
Ey Ehl-i Kitap! İbrahim hakkında neden çekişiyorsunuz? Tevrat da İncil de ondan
sonra indirildi. Hâlâ aklınızı işletmeyecek misiniz? 3/65.
Hiçbir insana yakışmaz ki, Allah kendisine kitap, hüküm-hikmet ve peygamberlik
versin de sonra o, insanlara 'Allah'ı bırakıp bana kullar olun' desin. O ancak
şöyle der: 'Öğrettiğiniz şu Kitap'a ve okuyup araştırdıklarınıza dayanarak benliklerini
Allah'a adamış kullar/Rabbânîler olun!' Ve size melekleri ve peygamberleri
rabler edinmenizi de emretmez. Siz, müslümanlar haline geldikten sonra inkârı
mı emreder size? 3/79-80.
'Biz Hıristiyanlarız!' diyenlerden de mîsaklarını almıştık. Onlar da öğütlenmek
üzere çağırıldıkları şeyden nasiplenmeyi unuttular. Bu yüzden, aralarına
kıyamete değin düşmanlık ve şiddetli nefret saldık. Sınaat/teknoloji olarak
ürettikleri şeylerin ne olduğunu Allah onlara yakında haber verecektir. Ey
Ehlikitap! Resulümüz size geldi. Kitap'tan saklamış olduklarınızın çoğunu size
ayan-beyan açıklıyor; çoğundan da geçiyor. Şu bir gerçek ki, size Allah'tan bir
ışık ve apaçık bir Kitap gelmiştir. 5/14-15.
Ardından o peygamberlerin izleri üzere Meryem oğlu İsa'yı gönderdik. Tevrat'tan
yanında bulunanı doğruluyordu. Ona İncil'i verdik. Hidayet ve ışık vardı onda.
Tevrat'tan yanında olanı tasdikleyici idi. Doğruya ve güzele kılavuzdu, takvaya
sarılanlara bir öğüt. İncil bağlıları Allah'ın onda indirdiğiyle hükmetsinler.
Allah'ın indirdiğiyle hükmetmeyenler sapıkların ta kendileridir. 5/46-47.
Eğer onlar Tevrat'ı, İncil'i ve kendilerine indirilmiş olanı gerektiği şekilde
uygulasalardı elbette ki hem üstlerinden hem ayaklarının altından
rızıklanacaklardı. İçlerinde orta yolu izleyen bir topluluk var. Ama onların
çoğunluğunun yapmakta olduğu ne kadar da kötü! 5/66.
De ki: 'Ey Ehlikitap! Siz, Tevrat'ı, İncil'i ve Rabbinizden size indirileni tam
uygulamadıkça hiçbir şey değilsiniz.' Rabbinden sana indirilen, onlardan
birçoğunun küfür ve azlığını elbette artıracaktır. Küfre batan topluluk için
tasalanma artık. 5/68.
Hani, Allah şöyle demişti: 'Ey Meryem'in oğlu İsa! Senin ve annenin üzerindeki
nimetimi hatırla. Seni Ruhulkudüs'le desteklemiştim, beşikte iken ve erginlik
çağında insanlarla konuşuyordun. Sana Kitap'ı, hikmeti, Tevrat'ı, İncil'i
öğretmiştim. Benim iznimle çamurdan kuş görünümünde bir şey yaratıyor, içine
üflüyordun da o benim iznimle kuş oluyordu. Doğuştan körü, abraşı benim iznimle
iyileştiriyordun. Benim iznimle ölüleri çıkarıyordun. İsrailoğullarını senden
uzak tutmuştum. Hani, sen onlara açık-seçik ayetleri getirdiğinde, küfre
sapanları şöyle deyivermişti: 'Açık bir büyüden başka bir şey değil bu.' 5/110.
Onlar ki, yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılmış bulacakları ümmi peygambere
uyarlar; o onlara iyiliği emreder, kötü ve çirkinden onları alıkoyar. Güzel
şeyleri onlara helal kılar, pis şeyleri onlara yasaklar. Sırtlarından
ağırlıklarını indirir, üzerlerindeki zincirleri, bağları söküp atar. Ona
inanan, onu destekleyen, ona yardım eden, onunla indirilen ışığa uyan kişiler,
kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. 7/157.
Yahudiler: 'Uzeyr, Allah'ın oğludur.' dediler; Hıristiyanlar da: 'Mesih,
Allah'ın oğludur.' dediler. Kendi ağızlarının sözüdür bu. Kendilerinden önce
inkâr edenlerin sözlerine benzetme yapıyorlar. Allah onları kahretsin! Nasıl da
yüz geri çevriliyorlar! Allah'ın yanında hahamlarını ve ruhbanlarını da rabler
edindiler. Meryem oğlu Mesih'i de öyle. Oysa kendilerine, tek olan Allah'tan
başkasına ibadet/kulluk etmemeleri emredilmişti. İlah yok o tek Allah'tan
başka. Onların ortak koştuklarından arınmıştır O. Allah'ın nurunu ağızlarıyla
söndürmek istiyorlar. Allah ise kâfirler hoşlanmasa da nurunu tamamlamaktan
başka bir şey istemiyor. 9/30-32.
Allah, müminlerin canlarını ve mallarını, karşılığında kendilerine cennet
vermek üzere satın almıştır. Allah yolunda çarpışırlar da öldürürler,
öldürülürler. Allah'ın; Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da kendi üzerine hak
olarak yazdığı bir vaattır bu. Ahdine, Allah'tan daha vefalı kim var?
Perçinlediğiniz bu antlaşmanızdan ötürü müjdeler olsun size. İşte budur o büyük
başarının ta kendisi. 9/111.
Muhammed, Allah'ın resulüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çok
çetin, kendi aralarında çok merhametlidirler. Sen onları rükû eder, secdeye
kapanır halde görürsün. Allah'tan bir lütuf ve hoşnutluk ister dururlar.
Görünüşlerine gelince, yüzlerinde secde eseri/izi vardır. Bu onların
Tevrat'taki nitelikleri. İncil'deki nitelikleri de şöyle: Tıpkı bir ekin ki filizini
çıkarmış, o filizi kuvvetlendirmiş. Filiz kalınlaştı, gövdesi üzerine dikildi.
Ziraatçıları da imrendirir/hayran bırakır bu ekin. Allah böyle yapar ki, onlar
sayesinde, inkâr edenleri öfkelendirsin. Allah onlardan iman edip hayra ve
barışa yönelik işlen yapanlara bir bağışlanma ve büyük bir ödül vaat etmiştir.
48/29.
Sonra onların eserleri üzere, resullerimizi art arda gönderdik. Meryem'in oğlu
İsa'yı da onların ardınca gönderdik. Ona İncil'i verdik; ona uyanların
gönüllerine şefkat ve merhamet koyduk. Bir bid'at olarak ortaya çıkardıkları
ruhbaniyeti, onlar üzerine biz yazmamıştık. Allah'ın rızasını kazanmak için
ortaya çıkardılar. Ama ona gerektiği şekilde saygılı olmadılar. Onların, iman
edenlerine ödüllerini verdik. Onlardan çoğu yoldan çıkmış olanlardır. 57/27.
MKA.
Ayrıca Bak: 3/184**:
İtikat: Peygamberlik: Kitaplar: Kur'an'dan Önce Vahyedilen Kitaplar: Zebur. Bak: 4/163; 16/44; 17/55;
21/105; 34/25.
3/184**: ZEBUR:
Seni yalanladılarsa, senden önce de resuller yalanlandı. Açık-seçik deliller,
kutsal sayfalar ve aydınlatıcı Kitap'ı getirmişlerdi onlar. 3/184.
Biz, tıpkı Nûh'a ve ondan sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da
vahyettik. Biz İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, torunlarına, İsa'ya,
Eyyûb'e, Yûnus'a, Hârun'a, Süleyman'a da vahyettik. Dâvud'a da Zebur'u verdik.
4/163.
Açık delillerle, kitaplarla gönderdik. Sana da bu zikiri / Kur'an'ı vahyettik
ki, kendilerine indirileni insanlara açık seçik bildiresin de derin derin
düşünebilsinler. 16/44.
Rabbin, göklerdeki ve yerdeki kimseleri de daha iyi bilir. Yemin olsun biz,
peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kılmışızdır. Davûd'a da Zebur'u
verdik. 17/55.
Yemin olsun, zikirden sonra Zebur'da şunu yazmıştık: Yeryüzüne benim iyilik ve
barış seven kullarım vâris olacaktır. 21/105.
De ki: 'Bizim işlediğimiz suçlardan siz sorumlu olmayacaksınız; biz de sizin
yaptıklarınızdan sorguya çekilmeyeceğiz.' 34/25.
MKA.
3/4.
Y.N. Öztürk
Daha önce insanlara bir yol gösterici olarak Furkan'ı da
indirdi. Şu bir gerçek ki, Allah'ın ayetlerini örtüp inkâr edenler için
şiddetli bir azap vardır. Ve Allah hem Azîz'dir hem intikam alıcı...
M. Esed
Geçmişte insanlığa yol gösterici olarak; yine O indirmişti,
doğruyla eğriyi birbirinden ayırt etmeye yarayan gerçeklik bilgisini...
Allah'ın mesajlarını inkâra şartlanmış olanlara gelince; onları acı bir azap
beklemektedir: Zira Allah kudret sahibidir, kötülüğü cezalandırandır.
M. KEMAL ADAL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder