Ahmet B. ERCİLASUN
22 Mayıs
2016 Pazar 00:00
Siz milletin ordusu,
siz milletin askerisiniz. Siz mukaddes bir
ocak, siz peygamber ocağısınız.
Siz Tanrıkut Motun'un demir bir disiplinle kurup geleceğe bıraktığı, alınları
nice zaferle taçlanmış şanlı birliklersiniz.
Siz Malazgirt, Mohaç, Çanakkale, Dumlupınar'sınız. Siz Köl Tigin'siniz,
Alpaslan'sınız. Siz Yıldırım, siz Temür Bek'siniz. Siz Fatih, siz Gazi Osman
Paşa, siz Mustafa Kemal'siniz.
Siz yaşayanlardan
ibaret değilsiniz. Siz bir şehitler ve gaziler ordususunuz. Siz milletin
geleceğisiniz, siz umutsunuz.
Siz milletin gözbebeğisiniz, siz milletsiniz.
Fakat...
Fakat bugün yaşayanlar, bugünün kurmayları, bugünün komutanları! Siz bu ülkede
yaşamıyor musunuz? Siz herkesin
gördüğünü görmüyor musunuz, herkesin işittiğini işitmiyor musunuz?
Siz ülkenin nereye götürüldüğünün farkında değil misiniz?
Silah arkadaşlarınıza yapılanları da mı
görmediniz? Nice arkadaşınızın istikbalinin karartıldığını, hatta nicesinin
hayatının söndürüldüğünü de mi görmediniz? "Aldatılarak" bu işleri yaptılar. Onlar aldatıldı, siz de mi
aldatıldınız?
"Aldatılarak" daha neler yaptılar?Oslo'da, Habur'da, İmralı'da aldatıldılar; Dolmabahçe'de aldatıldılar. Ve
bu aldanışlar nice askerimizin, nice insanımızın hayatına mal oldu; nice
şehitler verdik. Yoksa bunların da mı farkında değilsiniz?
Bu ülkede
yaşamıyor musunuz? Bunların yaptıklarının, bunların söylediklerinin, söylemediklerinin
farkında değil misiniz? Atatürk'ün her konuşmasında, âdeta bir
vecit hâlinde, âdeta kutsal bir kelimeyi söyler gibi söylediği "Türk" kelimesini telaffuz
etmekten nasıl kaçtıklarını görmüyor musunuz? Anayasa'da dahi Türk'e tahammül
edemediklerini bilmiyor musunuz? Türk'ü, ancak etnik gruplarla bir araya getirdiklerini
bütün millet işitiyor da siz işitmiyor musunuz?
Siz bunların millî bayramları nasıl geçiştirdiklerini,
hatta sudan bahanelerle nasıl kaldırdıklarını da mı görmüyorsunuz? Yoksa siz bu ülkede yaşamıyor
musunuz?
Siz bunların laikliğe
de tahammül edemediklerinin ve bunu açıkça dile getirdiklerinin farkında değil
misiniz?
Herkesin işittiğini siz
işitmediniz mi? Ülkeyi nereye
götürdüklerini anlamıyor musunuz? Hangi "tramvay"a bindiklerini,
hedeflerinin ne olduğunu bilmiyor musunuz?
Milleti nasıl
gerdiklerini, nasıl bir nefret dili kullandıklarını biz görüyoruz da siz
görmüyor musunuz? Siz bu toplumun içinde değil misiniz? Herkesin rahatsız olduğundan siz rahatsız olmuyor
musunuz?
Biz sizin devlet terbiyenizden elbette eminiz. Yasalara aykırı
davranmayacağınızdan eminiz. Kanunlara aykırı olmadıkça, verilen
talimatları yerine getireceğinizden de eminiz.
Fakat sevgili komutanlarım!
Bu bir
devlet işi değildi ki... Bu bir yasa emri değildi ki... Bu bir zorunluluk
değildi ki... Bunca gerginlik içinde ne işiniz vardı oralarda? Bizi
inciteceğinizi, milletin büyük bir kısmını inciteceğinizi düşünmediniz mi?
Fakat biz sizi yine seviyoruz. Çünkü siz bizim şanlı geçmişimiz, geleceğe dönük
ümidimizsiniz. Siz varsanız biz varız. Siz milletin gözbebeğisiniz, siz
milletsiniz!
http://www.yenicaggazetesi.com.tr/ sitesinden 22.05.2016 tarihinde
yazdırılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder